Medya ombudsmanı Faruk Bildirici, kişisel internet sitesinde yayımladığı yazısında, Türkiye’de işlediği suçlar nedeniyle yargılanan ya da ceza alan ancak aynı zamanda iktidara yakınlığıyla da bilinen bazı isimlerin, başta Gürcistan’ın Batum kenti olmak üzere yurtdışında yaşadıkları yerler bilinmesine rağmen neden Türkiye’ye getirilmedikleri ve basının da neden bunu sorgulamadığı sorusunu sordu.
“Benim asıl ilgimi çeken, İngiliz medyasının haber değeri gördüğü Galip Öztürk’ün bir türlü Türkiye medyasının radarına girememesi. Son zamanlarda Galip Öztürk’ün oradaki yaşamı ile ilgili olarak sadece Hürriyet’te Toygun Atilla imzalı bir haber gördüm. 29 Ocak 2021’de yayımlanan ‘Firarilerin ocak sefası’ başlıklı haberde şu bilgi veriliyordu:
‘Cinayetten müebbet hapse çarptırıldıktan sonra firar eden Metro Turizm’in sahibi Galip Öztürk ile Interpol tarafından kırmızı bültenle aranan sanal bahis çetesinin elebaşlarından Derkan Başer, Gürcistan’da buluştu. Batum’daki bir AVM’yi satın alarak ortak olan iki firari, Başer’in işlettiği ocakbaşında birlikte görüntülendi. Her iki ismin ortak noktası ise Türkiye’de yargılanıyor olmaları.’
Aslında medyanın hiç olmazsa Hürriyet’in bu haberinden sonra Galip Öztürk ve Derkan Başer’i takibe alması ve İçişleri Bakanlığı ile Emniyet yetkililerinin yakalayıp Türkiye’ye getirmek için harekete geçmesi beklenirdi. Tabii Batum’un Türkiye’den kaçanların barındığı bir merkez haline gelmesi de araştırmaya muhtaç bir durumdu. Öyle olmadı, üzerine gidilmedi. Ama hiçbir medya kuruluşu Türk firarilerin cenneti Batum’a muhabir gönderip Galip Öztürk gibi hükümlülerin nasıl olup da Türkiye’nin burnunun dibinde bu kadar rahat yaşayabildiğini irdelemedi. Sanırsınız yargıdan kaçanların, suç örgütü liderlerinin sınırın hemen öte yanında bu şekilde yaşaması normal bir durum…” diyen Faruk Bildirici‘nin yazısının tamamını okumak için tıklayınız.
