“NATO Liderler Zirvesi çerçevesinde Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın görüşeceği liderlere feminist hatırlatmalar yapıldı. Farklı ülkelerden feminist örgütlerin özellikle Biden-Erdoğan görüşmesi öncesi büyük bir beklentiye girdiğini gördük. Basın açıklamalarıyla İstanbul Sözleşmesi hakkındaki kararın geri çekilmesi yönünde uluslararası ortamda liderler tarafından Erdoğan üzerinde baskı kurulması istendi. Sözleşme konusunda her türlü baskı çok kıymetli ama baskının kimden geleceğine dikkat etmek gerek. ABD, Kadınlara Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi‘ni (CEDAW) imzalamayan bir ülke. Joe Biden, altı yıl önce başkan yardımcısı olarak Türkiye’ye geldiğinde sivil toplumun yönelttiği CEDAW sorusuna “Başkan olsam hiç tereddütsüz derhal imzalarım” demişti. Altı ayı geçti o “derhal anı” hâlâ gelmedi. Bu nedenle Erdoğan’a kadın hakları konusunda akıl verecek durumda değil. Kadınlara yönelik ayrımcılık yasağını kabul etmeyen ABD, CEDAW karşıtı duruşuyla bizdeki sözleşme karşıtlarının birebir aynı tutumu resmi politika olarak uyguluyorken sözleşmemizi savunması bizi güçlendirmezdi zaten tersine zayıflatırdı.”
Berrin Sönmez yorumluyor: