Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Kurutulan göller ve iklim krizi Antalya-Elmalı’da tarımı bitiriyor: “DSİ, yaklaşık 50 yıl önce 10 bin dönüm yer için 500 bin dönümlük ovayı kuruttu, bölge doğal haline döndürülmeli”

Antalya’nın Elmalı ilçesinde bulunan Karagöl ve Avlan gölleri, 1975-80 yılları arasında Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün (DSİ) projesi ile kurutuldu. Dağlardan gelen kar ve yağmur suları, o yıllarda yaygın olan sıtma hastalığını önlemek ve tarım arazilerini genişletmek için düdenlere (yüzeydeki suları yeraltına nakleden doğal kuyular) döküldü. Göle gelmesi gerekirken düdenlere dökülen tatlı suyun miktarı yıllık 175 milyon metreküp. İsraf edilen su miktarı ile birkaç yıl içinde Karagöl ve Avlan gölleri canlanabilir, bölgede bozulan ekolojik denge düzelebilir.

İYİ Partili Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk, ilçede suların çekilmesi ile ekolojik dengenin bozulduğunu belirtti:

“Karagöl ve Avlan’ın kurutulmasının ardından ilçemizde yetiştirdiğimiz elmalarımız meşhur kırmızı rengini kaybetti. Çiftçimiz farklı cinste elma yetiştirmeye başladı. Göllerimiz kuru olduğu için yağmur yağmıyor. Yöre halkımız yağmur duasına çıkıyor. Halbuki çözüm oldukça basit. DSİ’nin 70’li yıllardaki başarılı projesi bugün güncelliğini korumuyor, bölgeyi susuz bırakıyor. Belediye olarak israf edilen sudan motorlar ile su çekip Avlan Gölü’nü hayatta tutmaya çalışıyoruz fakat DSİ’nin yöre halkının sesine kulak vermesi gerekiyor. DSİ kuruttuğu Karagöl’e ve Avlan’a ait olan su yollarını doğal haline çevirmezse bölgede kuraklık, felakete yol açacak.”

Eski Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı da su zengini Elmalı bölgesinin devlet imkanları ile su fakiri yapılmasının günümüzde kabul edilemez olduğunu söyledi.

Subaşı, Elmalı Ovası’nın dört bir tarafının dağlar ile çevrili olduğunu, Karagöl ve Avlan’ın, ovanın bütün kaynak sularını biriktirdiğini sözlerine ekledi. Yaklaşık 50 yıl önce DSİ’nin sıtma hastalığını önlemek için Karagöl ve Avlan’ı kuruttuğunu belirten Subaşı, “O dönem için yapılan proje çok başarılı olmuştur. Fakat Avrupa’da ve dünyada o yıllarda yapılan bu tür projeler, bölgenin ekolojisini bozduğu için tekrar eski haline getirilmiştir. Elmalı’da bu yapılmadı ve geçen yıllar içinde Karagöl tarım topraklarının da olduğu bir yerleşim alanı oldu. Karagöl kuruduktan sonra, ondan beslenen Avlan Gölü de kurudu” diye konuştu.

Karagöl’deki bir arpa tarlası.

Devletin acilen göllerde kamulaştırma çalışmalarına başlaması gerektiğini söyleyen Subaşı, şöyle devam etti:

“10 bin dönümlük Karagöl’de tarım arazisi oluşturmak için 500 bin dönümlük Elmalı Ovası kurutulmuş oldu. Geçmişte tarım topraklarını sulamak için 20 metreden çıkarılan taban suları bugün 140 metrelerden çamurlu su olarak çıkarılıyor. Devletimiz acilen Karagöl’de kamulaştırma çalışmaları yapmalı ve israf edilen suyu ait olduğu yere, Karagöl’e yönlendirmeli. Su zengini olan Elmalı Ovası’nda kuraklık gün geçtikçe artmaktadır. 150 milyon metreküp suyu hiçbir toplumun ziyan etme lüksü yoktur. Bir an önce seferber olup, düdenlere dökülen içme suyunu ve sulama sularını kurtarmalıyız.”

Elmalı Ovası’nı gezdiğimizde, birçok tarım toprağının sulanamadığı için ekilmediğini gördük. Bölgede yetişen elma ağaçları artık meşhur Elmalı elması değil ve mevcut ağaçların verimi her mevsim daha da düşüyor. Karagöl bölgesinde konuştuğumuz bir çiftçi ise ekinlerini yeteri kadar sulayamadıklarını, bu yüzden geçen yıllarda 1,5 metre olan arpa boylarının 40 santime kadar düştüğünü söyledi. 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.