Türkiye’de yaklaşık bir buçuk yıl aranın ardından okullar yüz yüze eğitime başladı. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) okullarda vaka tespit edilmesi halinde izlenecek uygulamaları açıkladı. MEB, pozitif vaka çıkan sınıftaki diğer öğrenciler ve bu sınıfta görev alan öğretmenlerin okula devam edebileceğini ancak bu öğrencilerin 14 gün boyunca okul girişinde, günde en az iki kez semptomları olup olmadığı sorgulanarak, ateşlerinin ölçüleceğini açıkladı. Bakanlık ayrıca, sınıflarda iki vaka tespiti sonrası sınıftaki bütün öğrencilerin yakın temaslı sayılacağını ve öğrencilerin karantinaya alınacağı bildirdi. Diğer yandan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca dünkü (9 Eylül) açıklamasında, Erciyes Üniversitesi (ERÜ) ile Sağlık Bakanlığı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) işbirliğiyle geliştirilen yeni tip koronavirüs aşısı “Turcovac”ın, acil kullanım onayına müracaat edebilecek aşamaya geldiği ve onay alması halinde ekim ayı içinde seri üretime geçileceğini açıkladı. Medyascope yayınında bugün, hem okullarda vaka tespiti halinde izlenecek adımları hem de yerli aşı Turcovac tartışmalarını Koç Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Önder Ergönül ile konuştuk.
“Sonbaharda sınıflarda bir değil beş vaka da görülebilir”
Okullarda vaka tespiti halinde MEB’in açıkladığı uygulamanın yeterli olduğunu belirten Prof. Dr. Önder Ergönül, “Bir öğrencide koronavirüs tespit edildiği zaman okulu tatil ederseniz okulları hiç açmamamız gerekirdi. Okullarda vaka beklenen bir şeydi. Sonbaharda bir değil beş vaka da çıkabilir. Virüsün influenza gibi bir hastalığa dönüşmesi söz konusu, bu nedenle çocuklar zaten ileride koronavirüsle bir şekilde karşılaşacaktır. Türkiye gibi bir ülkede birkaç vaka çıktığı zaman sınıfı kapatamazsınız. Burada en önemli olan şey yakın takip. Tabii aşılama yaparak salgını azaltmaya çalışıyoruz. Aşı karşıtları dünyanın her yerinde var, Türkiye’de de çıktı. Ancak aşı karşıtları şunu atlıyorlar: Dünya genelinde bilim insanlarının kabul ettiği tek koruma yöntemi aşı” dedi
“Zaman içerisinde Sinovac’ın koruyuculuğunun azaldığını biliyoruz, inaktif aşı olduğu için Turcovac’ın da başına gelecek olan muhtemelen bu olacak”
Yerli aşı Turcovac’ın acil kulanım onayına müracaat edebilecek aşamaya geldiği ve onay alması halinde ekim ayı içinde seri üretime geçileceği açıklandı. Yerli aşı ile ilgili konuşan Ergönül, “Türkiye açısında Turkovac gibi bir aşının yapılması çok önemlidir. Bu çalışmaların devam etmesi gerekir. Ancak Turcovac inaktif bir aşı ve aşının toplumsal gerçek yaşam verilerinin Sinovac inaktif aşısıyla benzer olmasını bekliyoruz. Faz 1, 2, 3 çalışmaları yapıldı fakat gerçek yaşam verisini sunmak, sunabilir olmak çok daha önemli. Tabii bunun için çok iyi bir dijital altyapınızın olması lazım. Biz hiçbir aşı yoksa elbette Sinovac diyoruz. Hiç aşı olmamaktan elbette çok iyi. Zaman içinde Sinovac’ın koruyuculuğunun azaldığını da biliyoruz. İnaktif aşı olduğu için Turcovac’ın da başına gelecek olan muhtemelen bu olacak. Turcovac’la insanları ne kadar koruyabileceğiz, bu bir sorun. Mantıklı bir bakış açısıyla BioNTech aşısını sağlamamız lazım. BioNTech’ine etkisi zamanla azalıyor olsa da inaktif aşılara göre etkisi daha fazla” diye konuştu.
