Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Yüz yüze eğitimde üçüncü hafta: 774 sınıf karantinada, 22 bin öğrenci okula devam edemiyor

Yüz yüze eğitim, 1,5 yıllık aranın ardından 6 Eylül’de yeniden başladı. Koronavirüs salgını sürerken okullarda alınan önlemlerin ne kadar yeterli olduğu yeni eğitim-öğretim yılının başından beri tartışılıyor. Eğitim Sen’in verilerine göre en az 774 sınıf karantinada. Türk Tabipleri Birliği’ne (TTB) göre ise 22 bin öğrenci okula devam edemiyor. Medyacope’tan Sema Kızılarslan, İstanbul-Sancaktepe’deki Sarıgazi Ahmet Keleşoğlu İlkokulu’nu gezdi, okullardaki eksiklikleri ve alınması gereken önlemleri TTB Okul Sağlığı Çalışma Grubu Üyesi Dr. Tomris Cesuroğlu, İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Güray Kılıç ve Eğitim Sen Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Muşlu ile konuştu. 

Yüz yüze eğitim üçüncü haftayı geride bıraktı. Öğrenci Veli Derneği’nin (Veli-Der) 17 Eylül’de açıkladığı rapora göre yüz yüze eğitimin ikinci haftasında karantinaya alınan sınıf sayısı en az 611. Eğitim Sen’in verilerine göre ise okulların açıldığı günden bu yana 774 sınıf karantinaya alındı.

Sarıgazi Ahmet Keleşoğlu İlkokulu’nda sınıflar 40-45 kişilik

İstanbul-Sancaktepe’deki Sarıgazi Ahmet Keleşoğlu İlkokulu’nda 41’i sınıf toplam 53 öğretmen, 1371 öğrenciyle eğitim veriyor. Metro çalışması sebebiyle öğrenci, öğretmen ve veliler, okula gidiş ve dönüşlerde çok dar bir alandan geçiyor. Okula giremeden önce görüştüğümüz bir veli, sınıfların kalabalık olmasından dolayı endişelendiğini belirterek, şunları söyledi:

“Bu mahalleye taşındıktan sonra evimize yakın olduğu için bu okulu tercih ettik. Okulların yüz yüze eğitime geçtiğini duyduğum ilk andan beri endişelerim vardı ve çocuklarımı okula gönderince endişelerimde ne kadar haklı olduğunu gördüm. Sınıf mevcutları 40-45 kişilik. Çocuklar zaten mesafe, maske gibi şeylere dikkat etmiyor. Bu kadar kalabalık sınıfların sonunun iyi bir yere gittiğini düşünmüyorum.

“Maddi gücüm olsa çocuklarımı bir dakika bile bu okulda okutmazdım”

Çocuklarını başka bir okula göndermek istediğini ancak servis ücretlerinin yüksek olduğunu vurgulayan veli, “Maddi gücüm olsa çocuklarımı bir dakika bile bu okulda okutmazdım. Mecbur kaldık. Çocuklarımızın eğitimi her şeyden daha önemli. Zaten iki yıldır doğru düzgün eğitim alamadılar. Ne yapalım? Çaresizce bir şey olmaması için dua etmekten başka bir şey gelmiyor elimden” diye konuştu. 

“Müdürümüz nasıl uygun görüyorsa öyle olur”

Okulun kantininde karşılaştığımız bir başka veli ise sınıf mevcutlarından ve alınan tedbirlerden gayet memnun olduğunu söyledi. “Daha az öğrenci ile ders işlenmesini ister misiniz?” diye sorduğumuzda, “İsterim ya da isteyemem diye bir şey yok, müdürümüz nasıl uygun görüyorsa öyle olur. İsterseniz onunla konuşun. Bence şu an için bir sorun yok” yanıtını verdi.

Sınıflar kalabalık, camlar kapalı, maske ve mesafeye dikkat edilmiyor

Okulun 2-A sınıfını gezdiğimizde sürekli havalandırılması gerek sınıfın camlarının kapalı olduğunu ve öğrencilerin çoğunun maske takmadığını gördük. Okulda sınıf mevcutları 30 ile 40 arasında değişiyor. Salgında mücadelede en önemli tedbirlerden biri olan mesafe kuralına da pek dikkat edildiği söylenemez.

Konuştuğumuz öğrenciler, okulların açılmasından dolayı mutlu olduklarını söyledi. Beslenme ve teneffüs saatlerinin kısa olmasından yakınan öğrenciler, okulların kapanmasını istemediklerini anlattı. 

Eğitim Sen Yönetim Kurulu Üyesi Muşlu: “Önlemler yeterli değil”

Okulların durumunu Medyascope’a değerlendiren Eğitim Sen Yönetim Kurulu üyesi Sinan Muşlu, öğretmen ve yardımcı hizmet personeli atamalarının bir an önce yapılması gerektiği vurgulayarak, şunları söyledi:

“Okullarda alınan önlemler yeterli değil. Seyreltilmiş sınıflar, ek öğretmen ve yardımcı hizmet personeli atamaları hayata geçirilmedi. Okullarda yeterli temizlikler yapılmıyor. Bize ulaşan bilgilerde karantinaya alınan sınıf sayısı 774’tür. Acilen ek bütçe ilan edilmeli. 15 bin öğretmen Ocak 2022’yi beklemeden hemen atanmalı ve Ocak-Şubat aylarında 60 bin öğretmen daha atanmalıdır. Yardımcı hizmet personel atamaları gecikmeksizin yapılmalıdır. Boş ve uygun olan kurum binaları, kapanan özel okul binaları eğitimin hizmetine sunularak seyreltilmiş sınıf uygulamasında kullanılmalıdır.”

Prof. Dr. Güray Kılıç: “Yeni derslikler açılmadı, sınıflar seyreltilmedi”

Okulların gereken önlemler alınmadan açıldığına dikkat çeken İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Güray Kılıç, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Sınıfların karantina altına alınması bir çözüm değil. PCR testleri konusu ve velilerin aşılanma durumu belirsiz. Sorunları bu şekilde çözmek mümkün değil. Birçok vaka atlanıyor üstelik. Kalabalık sınıflarda, derslikleri kapatmak çözüm değil. ‘Okulların açılması çok önemli’ dedik ama gerekli koşullar da sağlanmalıydı. Yeni derslikler açılmadı, sınıflar seyreltilmedi. Öğretmen sayısının artırılmasıyla, ders saatleri geniş tutulacak ve eğitim yedi gün boyunca devam edecekti. Bunların hiçbiri yapılmadı. Bunların yapılmamasının etkilerini görüyoruz ve daha da göreceğiz.”

Dr. Tomris Cesuroğlu: “22 bin öğrenci okula devam edemiyor”

TTB Okul Sağlığı Grubu ve Pandemi Çalışma Grubu üyesi Dr. Tomris Cesuroğlu ise sınıfların çok uzun süre kapatıldığına dikkat çekerek şöyle konuştu:

Okulları yüksek yayılımda açtık ve açmamız da gerekiyordu. Okullarda vaka olması şaşırtıcı değil. Okulları bu kadar yüksek yayılımda açmışken ve toplamda 200 bin derslik olduğunu düşünürsek çok yüksek bir rakam değil. Ama önlemlerin yeterli olmadığını ve alınmadığını da biliyoruz. Okullar toplumun bir aynası. Veliler çok endişeli ve haklılar. Şeffaf bir iletişim sağlaması gerekiyor okul yöneticilerinin. Rakamlar, beklenen rakamlar. Toplumda vaka varsa okulda da var. Türkiye’de sınıflar çok uzun süre kapatılıyor. Beşinci günden sonra test yapılarak okula dönme seçeneği gibi düzenlemeler gelmedi. 22 bin öğrenci şu anda okula devam edemiyor. Esas endişemiz başından beri eğitimin duraklaması. Okullar, toplumda bulaşın en az olduğu yer. Sınıfların karantinaya alınması gerekiyor ama çocukların eğitimi de önemli.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.