Fransa’nın başkenti Paris’te düzenlenen Uluslararası Libya Konferansı dün (12 Kasım) sona erdi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe, Almanya Başbakanı Angela Merkel, İtalya Başbakanı Mario Draghi ve Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah Sisi’nin yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkan Yardımcısı Kamala Harris‘in de bulunduğu toplantıda, Libya’daki seçim süreci ve bölgede bulunan paralı askerlerin durumu ele alındı.
Paris’te toplanan liderler, ülke içinden veya dışından, Libya’daki seçim sürecini ve siyasi geçişi engellemeye, baltalamaya, manipüle etmeye ve tahrif etmeye teşebbüs edecek kişi ve kuruluşların yaptırımlar ile karşı karşıya kalabileceğine de karar verdi.
Toplantı sonrasında basına açıklamalarda bulunan Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Türkiye ve Rusya‘nın Libya’da bulunan paralı askerlerini bir an önce çekmesi gerektiğini vurguladı. Macron aynı zamanda 300 paralı askerin de Libya’dan çekildiğini açıkladı.
Macron şu ifadeleri kullandı: “Hafter güçlerine destek veren 300 paralı askerin geri çekilmesini açıklamasının ardından ilk adım atıldı. Bu sadece başlangıç. Şimdi Türkiye ve Rusya, bölgenin istikrarını ve güvenliğini tehdit eden paralı askerlerini geciktirmeden bölgede çekmeli.”
Uluslararası toplumun Libya’da 24 Aralık’ta düzenlenecek seçimleri tam olarak desteklediğini söyleyen Macron, Libya’nın karşı karşıya kaldığı zorlukların hafife alınamayacağını sözlerine ekledi.
İtalya Başbakanı Mario Draghi, 24 Aralık’ta düzenlenmesi gereken seçimler için “yeni bir seçim yasasının” oluşturulmasının şart olduğunu dile getirdi ve “Herkesin mutabakatıyla yeni bir seçim yasası şart, hem de önümüzdeki haftalarda değil önümüzdeki günlerde” dedi.
Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe de seçim yasasının ortak bir akılla oluşturulması gerektiğini belirtti. Reuters haber ajansının üst düzey bir yetkiliye dayandırdığı haberinde, Dibeybe’nin de 24 Aralık’taki seçimlerde cumhurbaşkanlığına aday olmayı planladığı belirtilmişti.
Türkiye konferansa Dışişleri Bakan Yardımcısı düzeyinde katıldı
Fransa’nın ev sahipliğinde düzenlenen Libya konulu konferansa Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İtalya Başbakanı Mario Draghi, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe, Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed Menfi, ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah Sisi, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Nikos Anastasiadis, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel ve diğer birçok ülkenin üst düzey yetkilisi katıldı.
Türkiye’yi ise konferansta Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Sedat Önal temsil etti.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Paris’teki Libya Konferansı’na katılan Bakan Yardımcımız Büyükelçi Sedat Önal Libya Milli Birlik Hükümeti’ne ve siyasi sürece desteğimizi vurguladı, bölgesel barış ve istikrarın sürdürülebilir kılınması için KKTC’nin müktesep egemen haklarının tanınması gerektiğinin altını çizdi. pic.twitter.com/EJY0B6uqs7
— T.C. Dışişleri Bakanlığı (@TC_Disisleri) November 12, 2021
Türkiye, Libya konulu İkinci Berlin Konferansı’na şerh koymuştu
24 Haziran 2021’de Birleşmiş Milletler (BM) ve Almanya’nın ortaklığında düzenlenen İkinci Berlin Konferansı’ndan çıkan yedi sayfalık sonuç bildirgesindeki “Yabancı güçler ülkeden tamamen ve derhal çekilsin” çağrısında Türkiye şerh koymuştu. Türkiye’nin, yabancı güçlerin geri çekilmesine ilişkin herhangi bir ibarenin taslak bildirgede yer almaması için mücadele ettiği ve bu ifadeyi “paralı askerler ya da militanlar” ile sınırlamayı teklif ettiği belirtilmişti.
Türkiye’nin Batı Libya’da resmi askeri gücü bulunuyor
Ülkede iç savaşın her iki cephesinde, 20 bin kadar yabancı askerin olduğu belirtiliyor.
Türkiye’nin bir yıldan fazla süredir Batı Libya’da resmi askeri gücü bulunuyor. Türkiye, Libya’daki askeri varlığını bir önceki Trablus merkezli resmi hükümetin davetine dayandırıyor ve bu yüzden yabancı askerlerin ülkeden çekilmesine ilişkin çağrıların Ankara’yı ilgilendirmediği görüşünü seslendiriyor.