Avrupa Konseyi’nin icra organı Bakanlar Komitesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına rağmen serbest bırakılmayan iş insanı Osman Kavala davasının AİHM’e havale edilmesine dair kararı oyçokluğuyla kabul etti. Böylece Türkiye’ye karşı ihlal prosedürü resmen başlamış oldu. Şimdi AİHM, Türkiye’nin yükümlülüğünü yerine getirip getirmediğini inceleyecek.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Ankara’nın yanıtını ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) iş insanı Osman Kavala ile ilgili kararını bugün düzenlediği oturumda değerlendirdi ve Türkiye’nin AİHM’e havale edilmesine dair bir kararı oyçokluğu ile kabul etti.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Osman Kavala davasının AİHM’e havale edilmesine dair ara kararı oy çokluğuyla kabul etti
Dışişleri: "Dava süreci gözardı edilerek siyasi saiklerle alınan kararın Avrupa insan hakları sisteminin itibarını zedelediği aşikar"https://t.co/1iPqsSNJjT— Medyascope (@Medyascopetv) February 2, 2022
Dışişlerinden sert tepki
Dışişleri Bakanlığı, komitenin Kavala kararına yazılı bir açıklama ile tepki gösterdi:
“Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi bugün (2 Şubat) Kavala davasının AİHM’e havale edilmesine dair bir ara kararı oyçokluğuyla kabul etmiştir. Böylelikle, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi ülkemizde devam eden bağımsız yargı sürecine müdahale niteliği taşıyan yaklaşımını devam ettirmiş ve yargı sürecine saygı ilkesini ihlal etmiştir.”
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin 1423. Toplantısında AİHM’in Kavala (28749/18) Kararının İcrasına İlişkin Alınan Karar Hk. https://t.co/IMmoa3G3gZ pic.twitter.com/hQTsIcODW5
— T.C. Dışişleri Bakanlığı (@TC_Disisleri) February 2, 2022
Komitenin gündeminde başka ülkeler ile ilgili çok sayıda uygulanmayan karar olduğu belirtilen açıklamada, “Kavala kararının sürekli olarak gündemde tutulmasını, iyi niyetten uzak, kasıtlı ve de tutarsız bir yaklaşım olarak görüyoruz” denildi.
Şimdi ne olacak?
Prosedüre göre, Konseyin AİHM’e resmi bir bildirim yapması ve süreci resmen başlatmasıyla birlikte AİHM’in Türkiye’den savunma istemesi ve bu savunmanın ardından bir karara varılması öngörülüyor. AİHM’den de “Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni (AİHS) ihlal etmiştir” yönünde bir karar gelmesi durumunda konunun yeniden Bakanlar Komitesi’nde görüşülmesi bekleniyor.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Komitenin bir sonraki aşamada Türkiye’nin kurucusu olduğu Avrupa Konseyi üyeliğinden çıkarılması, oy hakkının askıya alınması ve Avrupa Konseyi’nde bulunan üst düzey görevlere Türkiye’den personel atanmaması gibi yaptırımlar uygulayabilmesi ihtimalleri bulunuyor.
Tek örnek Azerbaycan
Avrupa Konseyi’nin siyasi karar merci olarak bilinen Bakanlar Komitesi, 30 Kasım ve 2 Aralık 2021 tarihleri arasında Fransa’nın Strazburg kentinde bir araya gelmiş ve Türkiye için ihlal sürecinin başlatılması kararını almıştı. Böylece Türkiye, Azerbaycan’dan sonra hakkında ihlal prosedürü başlatılması kararı alınan ikinci ülke olmuştu.
Azerbaycan’da bir muhalefet partisinin kurucusu olarak bilinen ve kendi internet sitesi üzerinden iktidara muhalif yazılar paylaşan Ilgar Mammadov, kamu düzenini bozma ve güvenlik güçlerine karşı direnme suçlarından ötürü tutuklanmıştı. Bunun üzerine AİHM, 2014 yılında, Azerbaycan’ın Mammadov’u serbest bırakması yönünde bir karar vermiş fakat Bakü bu kararı hayata geçirmemişti.
Bakü’nün Mammadov’u serbest bırakmamasının ardından Bakanlar Komitesi, AİHM’e başvuruda bulunmuş ve AİHM de Azerbaycan’ın AİHS’i ihlal ettiğine yönelik kararını açıklamıştı. Bakü ile Strazburg arasındaki süreç altı yıl sürmüş ve Azerbaycan, Mammadov’u 2018 yılında şartlı tahliye etmişti. 2019 yılında Azerbaycan Yüksek Mahkemesi’nin Mammadov’u tamamen serbest bırakacak bir adım atmasının ardından Bakanlar Komitesi, Azerbaycan dosyasını 2020 yılında rafa kaldırmıştı.
Ne olmuştu?
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, 30 Kasım 2021’de başlayan ve üç gün süren toplantısında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) “Osman Kavala tahliye edilmeli” kararını yerine getirmeyen Türkiye için ihlal prosedürünü başlatma kararı almış ve Kavala’nın davasıyla ilgili Türkiye’den 19 Ocak’a dek görüş bildirmesini istemişti.
İş insanı Osman Kavala’nın tek tutuklu sanık olduğu Gezi ve Çarşı davalarının duruşması 17 Ocak’ta İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüş ve mahkeme heyeti Kavala’nın tutukluluk halinin devamına oyçokluğu ile karar vermişti. Akabinde Ankara, Kavala’nın tutukluluğuna dair resmi görüşün 20 Ocak’ta Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne gönderildiğini duyurmuştu.
Osman Kavala, 1555 gündür tutuklu.