Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Cumartesi Anneleri 887. haftalarında 1992’de gözaltında kaybedilen Nezir Acar için adalet istedi

Cumartesi Anneleri, Galatasaray Meydanı’nın yasaklanmasının 188. haftasında, koronavirüs salgını nedeniyle sosyal medya hesabından açıklamada bulundu. 887. haftanın moderatörlüğünü Ferhat Tepe’nin kardeşi Ayşe Tepe yaptı. Cumartesi Anneleri, 1992’de Mardin-Dargeçit’te gözaltında kaybedilen Nezir Acar’ın akıbetini sordu.

“Kardeşimin kemiklerinin bize teslim edilmesini istiyoruz”

Salih Acar, kardeşi Nezir Acar’ın 8 Nisan 1992’de bir eve misafirliğe gittiğini, evin askerler veya JİTEM tarafından basıldığını, kardeşinin iki arkadaşıyla birlikte gözaltına alınarak jandarma taburuna götürüldüğünü anlattı. Arkadaşlarının Nezir Acar’ın çığlıklarını duyduğunu söylediğini aktaran Acar, o günden beri kardeşini aradığını dile getirdi. Acar, “Biz onu arıyoruz. Bize bir cevap verilmesini, kemiklerinin nerede olduğunu bilmek istiyoruz. Biz de başkaları gibi kardeşimizin mezarını ziyaret etmek istiyoruz. Nezir Acar, evliydi, üç çocuğu vardı. Sivil birisiydi, kimseye zarar vermemişti. Biz onun kabrinin olmasını, kemiklerinin bize teslim edilmesini istiyoruz. Onu kaybedenlerin hukuka teslim edilip adelet önünde hesap vermelerini, cezalandırılmalarını istiyoruz” dedi.

Acar ailesinin avukatı Veysel Vesek de Nezir Acar’ın kaybedilmesinin ardından yaşanan hukuki süreci anlattı.

Nezir Acar kaybedilmeden önce ölüm tehditleri aldı

887. haftanın açıklamasını ise Cumartesi Anneleri’nin avukatlarından Gurbet Yavuz okudu.

Nezir Acar dosyasında 30 yıldır süren inkâr ve cezasızlığa son verilmesi çağrısında bulunan Yavuz, şu bilgileri paylaştı:

“Mardin-Dargeçit’e bağlı Yalnız Köyü’nde yaşayan 28 yaşındaki Nezir Acar, hayvan alım satım işiyle uğraşıyordu. Üç çocuğu vardı. Kendisinin evde olmadığı günlerde evine askerler ve korucular tarafından baskın yapılmış, ailesi tehdit edilmişti. Daha önce hiç gözaltına alınmamış olan Nezir Acar, yakınlarının tavsiyesi ile evini değiştirdi. Ancak bir süre sonra yeni evleri de askerler tarafından basıldı. Nezir’i evde bulamayınca yerini söylemesi için eşi Celile Acar’ı darp edip, ‘Vallahi onu yakalayıp öldüreceğiz’ dediler. Nezir Acar, 8 Nisan 1992 tarihinde hayvan alımı için görüşme yapmak üzere Dargeçit’te bir eve gitti. O saatlerde Jandarma Astsubay Kemal Şen’in komutasındaki askerler bölgedeki evlere baskın yaptı, evler tek tek arandı. Acar’ın bulunduğu eve yapılan baskında Acar ve iki kişi gözaltına alındı. Askerler onları gözleri bağlı olarak Dargeçit İlçe Jandarma Komutanlığı’na götürdü. Gece geç saatlerde iki kişi serbest bırakıldı, Nezir Acar’dan ise bir daha haber alınamadı.”

“Oğlunu nasıl öldürdüysek seni de öyle öldürürüz”

Baba Halil Acar’ın Dargeçit Kaymakamı’na, Mardin Valisi’ne, Mardin Alay Komutanlığı’na başvurarak oğlunun bulunmasını istediğini ancak başvurularının kayda alınmadığını belirten Yavuz, Halil Acar ve eşi Celile Acar’ın gözaltına alınarak jandarma karakoluna götürüldüğünü, Celile Acar’ın aynı gün serbest bırakıldığını, Halil Acar’ın ise beş gün gözaltında tutulduğunu ve işkence gördüğünü anlattı. Karakolda rütbeli bir komutanın Halil Acar’ı, “Oğlunu nasıl öldürdüysek seni de öyle öldürürüz” diyerek tehdit ettiğini söyledi.

Dosya zamanaşımı gerekçesiyle kapatıldı

Acar ailesinin baskılar nedeniyle akrabaları ile birlikte İdil’e göç etmek zorunda kaldığını, İdil’de de uzun yıllar polisin evlerine gelmeye devam ettiğini söyleyen Yavuz, “Bu korku atmosferinde hukuki girişimde bulunamayan Halil Acar ancak 28 Aralık 2005’te İdil Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Savcılık, 16 Ocak 2009’da sanıklar hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Ailenin etkin soruşturma yapılmadığı itirazı da, Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi. 16 Kasım 2012’de Nezir Acar dosyası, zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle işlemden kaldırıldı. Bunun üzerine aile 16 Ocak 2013’te Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi ise, soruşturmanın zaman bakımından mahkemenin yetkisinin başladığı tarihten önce kesinleştiği gerekçesiyle, başvuruyu kabul edilemez buldu” dedi.

Nezir Acar’ı gözaltına alanların ve Dargeçit İlçe Jandarma Komutanlığı’nda işkence ile sorguladıktan sonra kaybedenlerin devletin personel kayıtlarında yazılı olduğunu vurgulayan Yavuz, etkin bir soruşturma yürütülmesi halinde suçluların açığa çıkarılabileceğini dile getirdi.

“Kayıplarımız için adalet istemekten ve Galatasaray Meydanı’ndan vazgeçmeyeceğiz”

Avukat Gurbet Yavuz, sözlerini şu çağrıyla bitirdi:

“Zaman suçu perdelemenin aracı olarak kullanılamaz. Nezir Acar dosyasında verilen tüm zamanaşımı kararlarının kaldırılıp soruşturmanın yeniden açılması ve etkin bir soruşturma, kovuşturma yürütülmesini talep ediyoruz. Kaç yıl geçerse geçsin, Nezir Acar için, tüm kayıplarımız için, adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 188 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.