Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Haiti devlet başkanı suikastı nedeniyle iadesi talep edilen eski BM çalışanı Samir Handal’ın Sincan Cezaevi’ne uzanan hikâyesi

Uzun yıllardır ABD’de yaşayan Haiti vatandaşı Samir Handal, Haiti Devlet Başkanı Jovenel Moïseın geçen sene evinde uğradığı suikastın şüphelisi olduğu gerekçesiyle iade talebiyle yargılanıyor. ABD’den Filistin’e gitmek için uçağa bindiği sırada Interpol tarafından hakkında kırmızı bülten çıkarılan Handal, aktarma yaparken İstanbul Havalimanı’nda gözaltına alındı. Mahkemenin kararını vermesinin ardından Handal’ın iadesine ilişkin son kararı cumhurbaşkanı verecek. Halen Sincan Cezaevi’nde tutuklu bulunan Handal’ın eşi Mirna Handal ve avukatı Mahmut Barlas, Medyascope’a konuştu. 

Samir Handal, Mirna Handal ve torunları

Haiti Devlet Başkanı Jovenel Moïse, 7 Temmuz 2021 tarihinde evinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. 2017’de başkanlık koltuğuna oturan Moïse’ın öldürüldüğü suikastın planlanması ve uygulamasına 26 Kolombiyalı suikastçının yanı sıra iki de Haiti vatandaşı katıldı. Suikastın şüphelilerinden biri Christian Emmanuel Sanon. Sanon, suikasttan bir gün sonra tutuklandı. Florida’da yaşayan Sanon, Haitili yetkililer tarafından cinayeti tasarlayan isimlerden biri olarak görülüyor. 

Jovenel Moïse

Sanon, Handal’ın evini kiralamıştı

Sanon, 2011 yılında YouTube’da “Haiti’nin liderliği” başlığıyla yaptığı konuşmada Haitili siyasetçileri yolsuzlukla suçlarken kendisini “potansiyel yeni lider” diye tanıtarak siyasî iddiasını ortaya koyuyordu. Sanon, suikasttan iki ay önce Samir Handal’ın evini üç aylığına kiraladı ve iki ay boyunca burada yaşadı. Haitili yetkililer bu nedenle Handal’ın suikast ile bağlantısı olduğunu iddia ediyor. 

Christian Emmanuel Sanon

Medyascope’a konuşan Mirna Handal, Sanon’u yalnızca fotoğraflardan gördüğünü ve kendisiyle hiç tanışmadığını söyledi. Avukat Mahmut Barlas ise Sanon’un Haiti’de tanınan biri olduğunu belirtirken, Handal’ın da Sanon’u tanıdığını ancak Sanon’un suikast planından haberdar olmadığını vurguladı. Evini mayıs ayında kiralayan Sanon’un, burada başka insanlarla toplanarak suikast planları yaptığı iddia ediliyor. Avukat Barlas’ın verdiği bilgiye göre Sanon, geçen hafta hapishanede hâkim huzurunda verdiği ifadesinde Samir Handal’ı tanıdığını ancak Handal’ın hiçbir siyasî toplantıya katılmadığını ve suikast ile ilgisi olmadığını beyan etti. 

Sanon’un hâkim huzurundaki ifadesi

Handal, suikasttan iki gün sonra ABD’ye döndü

1978 yılında, doğduğu Filistin’den Haiti’ye göç eden Handal, yaklaşık 20 sene Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nde (UNHCR) çalıştı. ABD’ye yerleşen Handal burada Yeşil Kart aldı. Miami’de yaşayan ve yılın üç-dört ayını Haiti’de geçiren Handal, suikast sırasında da Haiti’deydi. Handal Haiti’ye geldiği zamanlarda kızının evinde kalıyordu. Avukatın verdiği bilgiye göre 27 Haziran’da ABD’deki kardiyoloğundan 13 Temmuz tarihine randevu alan Handal, suikast sonrası havalimanının kapatılacağı iddiaları nedeniyle, 9 Temmuz’da uçakla Miami’ye gitti. Handal normalde iki gün sonraki uçağa binmeyi planlamıştı. 

FBI, Handal’ın ifadesini aldı

ABD’ye gidişinden yaklaşık dokuz gün sonra FBI, suikast hakkındaki iddialar nedeniyle Handal’ın ifadesini aldı. Avukat Mahmut Barlas, ifadenin ardından Handal hakkında herhangi soruşturma açılmadığını, yaklaşık dört ay boyunca ABD’de hiçbir adli işlem uygulanmadığını ve Haiti’nin ABD’den Handal’ın iadesini istemediğini anlattı. Yine Barlas’ın verdiği bilgiye göre, FBI tarafından ABD’de konuya ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında birden fazla kişi yargılanmak üzere ABD’ye iade edildi.

Kırmızı bülten uçağı havadayken çıkarıldı

Samir Handal, Filistin’deki annesini ziyaret etmek için 15 Kasım’da ABD’den kalkan uçağa bindi. Ancak uçak kalktıktan sonra Haiti devleti tarafından ifadeye çağrıldığı gerekçesiyle Uluslararası Polis Teşkilatı (Interpol) tarafından Handal hakkında kırmızı bülten çıkarıldı. Aktarma için İstanbul Havalimanı’na inen Handal, hakkındaki kırmızı bülten nedeniyle gözaltına alındı. 40 gün süre ile geçici olarak tutuklanan Handal Maltepe Cezaevi’ne gönderildi. Ardından Ankara Sincan Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu’na nakledildi.

Avukat Mahmut Barlas, kırmızı bültenin uçak kalktıktan sonra çıkarılmasına anlam veremediğini söyledi. Kırmızı bültenin sebebi ise Haiti yönetimi tarafından çıkarılan söz konusu ifadeye çağrı kağıdı. 

Handal hakkında çıkarılan kırmızı bülten

Handal’ın tutuklanmasının ardından Türkiye, Haiti’den iade talep evrakı istedi. Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’de Haiti temsilciliği olmadığı için sınır komşusu Dominik Cumhuriyeti’nin Haiti Büyükelçiliği üzerinden bir yazı yazarak Handal aleyhindeki her türlü delilin paylaşılmasını talep etti. Notada, suçluların iadesinin 6706 sayılı kanuna göre düzenlendiği belirtilirken 19 Kasım 2021 tarihinde “çok acil” notuyla iletilen bir başka yazıda da, “Bugün itibariyle Haiti tarafından sunulan belgeler söz konusu 6706 nolu Kanunun gerekliliklerine uymamaktadır” denildi. Notada 24 Aralık’a kadar talep edilen belgelerin gelmemesi halinde geçici tutuklama emrinin kaldırılacağı da aktarıldı. 

Yazılı talep son gün iletildi

Yazılı talep ise 40 günlük geçici tutuklama süresinin son gününde geldi. Avukat Barlas’a göre iade yargılamasında esas incelemesi yapılmasa da Handal’ın suikast ile bağlantısının kurulabileceği hiçbir delil paylaşılmadı. Haiti tarafından gönderilen iade talebi yazısında “Polis raporları, Sayın Samir Handal’ın alelacele ülkeyi terk ettiğini ve adli polisin de sorgu hâkiminin de çağrılarına icabet etmediğini ortaya koymuştur” ifadelerine yer verildi. Avukat Barlas ise dosyadaki belgelere göre kararın 21 Eylül’de çıktığını, ancak müvekkili 9 Temmuz’dan beri Haiti’ye gitmediği için çağrı kağıdının kendisine hiçbir zaman tebliğ edilmediğini söyledi.

İfadeye çağrı kağıdı

Haitili yetkililer yazılı iade talepnamesinde “Samir Handal hakkında ve aleyhinde açıklığa kavuşturulması gereken ipuçları ve şüpheler var. Soruşturma ve yargılamanın düzgün bir şekilde yürütülebilmesi, kendisine isnat edilen eylemlere yanıt verilebilmesi için Bay Handal’ın hazır bulunması gereklidir” ifadelerini kullansa da, Avukat Mahmut Barlas ve Mirna Handal, başta BM olmak üzere pek çok uluslararası kuruluş ve insan hakları örgütünün raporlarından hareketle Samir Handal’ın Haiti’ye iade edilmesinin çok büyük insan hakları ihlallerine ve telafisi mümkün olmayan sonuçlara yol açabileceğini dile getirdi.  

Haiti’den gelen yazılı talep

Avukat Mahmut Barlas, Kolombiya devleti resmî makamlarının bu suçun şüphelilerini bizzat ziyaret ettiğini ve ifade vermeye gittikleri zaman başlarına gelenler hakkında çok ciddi şüpheler olduğu için Amerikalılar Arası İnsan Hakları Komisyonu’nda davalar açıldığını, dokuz aydır hâkim karşısına çıkmayan ve haklarında haber alınamayan insanlar olduğunu belirtti.  

Mirna Handal: “Eşim, Haiti’ye iade edilirse öldürülebilir”

Yaşanan süreç hakkında Medyascope’a açıklamalarda bulunan Mirna Handal şunları söyledi: “Oldukça kötü hissediyorum. Samir için endişeliyim, eğer Haiti’ye gönderilirse orada öldürülebilir, işkenceye maruz bırakılabilir. Eşim epilepsi hastası, düzenli ilaç alması lazım. Haiti’de insan hakları yok. Cezaevindeki insanlar duş bile alamıyor. Koşullar oldukça kötü. Normalde altı ayda bir Haiti’ye giderdim. Haiti’ye en son Eylül 2020’de gittim. Adaletin yerini bulacağına inanıyorum.”

Üç kızları olduğunu ve birinin Haiti’de yaşadığını anlatan Handal, babası hakkındaki iddialar nedeniyle kızına da gittiği her yerde kötü davranıldığını belirtti. Mahkemeden çıkacak karara güvendiğini belirten Handal, “Eşim suçlu değil, umarım gerçekler ortaya çıkar” dedi. Handal, eşini cezaevine girdiğinden beri hiç görmediğini de sözlerine ekledi.

“Eşim siyasete girmez”

Handal, eşinin hiçbir şekilde aktif siyasete katılmadığını ve yalnızca haberleri takip ettiğini söyledi. Mirna Handal, evlerini Sanon’a kiraladıktan sonra evin içine hiç girmediklerini ve yaşananlardan haberdar olmadıklarını aktardı. 

Mahkeme yalnızca iade kararı verecek

İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi yalnızca iade yargılaması yapıyor. Esasa ilişkin bir inceleme yapamıyor. Mahkeme Handal’ı şüpheli olarak değerlendirse bile iade edilmesine ilişkin kararı verirken Haiti’deki yargılamayı ve hukuk sistemini göz önünde bulunduracak. Avukat Mahmut Barlas, Handal hakkında iade yargılaması yapılması gerektirecek bir durum da olmadığını ancak yapılması halinde bile tutuksuz yargılanması gereken Handal’ın, “kaçma ve delil karartma şüphesi” nedeniyle tutuklu yargılandığını anlattı.

Son karar cumhurbaşkanının

Samir Handal hakkında mahkemeden iade kararı çıksa bile uygulama cumhurbaşkanının onayına tabi. 6706 sayılı “Cezaî Konularda Uluslararası Adlî İşbirliği Kanunu”na göre yargılaması sonuçlanan kişinin muhatap devlete iade edilip edilmeyeceğine ilişkin son kararı cumhurbaşkanı veriyor. Kanunun ilgili maddesinde şu ifadeler yer alıyor:

Aynı kanunun 11. maddesine göre kişinin işkence veya kötü muameleye maruz kalacağına dair kuvvetli şüphelerin bulunması halinde iade kabul edilmeyebilir.

Bir sonraki duruşma 15 Nisan’da

Handal, İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Haiti’ye iade talebiyle yargılanıyor. Davanın ilk duruşması 18 Ocak’ta yapıldı. Bir sonraki duruşma ise 15 Nisan’da yapılacak. 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.