Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

AB Türkiye Delegasyonu Başkanı: “Suriyeli mültecilerin onurlu geri dönüş koşulları şu an yok”

Avrupa Günü resepsiyonunda konuşan Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Nikolaus Meyer-Landrut, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) aday üyeliği sürecini ve gezi davasında çıkan kararları değerlendirdi. Suriyeli sığınmacılar hakkında ise Türkiye’nin çabalarını “takdir ettiğini” vurgulayan Landrut, “Dünyanın pek çok yerinden Suriyeli mültecilerin onurlu, güvenli ve gönüllü geri dönüşü herkesi mutlu edecektir ama şu anda bu koşullar yok” dedi.

Fransız Dışişleri Bakanı Robert Schuman tarafından, 9 Mayıs 1950’de açıklanan ve Avrupa ülkeleri arasında savaşın imkansız hale gelmesini amaçlayan kanun teklifinin yıldönümü Avrupa Günü olarak kutlanıyor. 9 Mayıs Avrupa Günü kapsamında Ankara’da Cermodern’de düzenlenen resepsiyonda, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Nikolaus Meyer-Landrut gazetecilerin sorularını yanıtladı ve Uğur Gallenkuş’un “Paralel Evrenler” sergisini gezdi.

“Avrupa kara bulutlar altında”

Landrut, Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle Avrupa’nın “kara bulutlar altına girdiğini” söyledi ve “Bu sadece Ukrayna’ya değil aynı zamanda özgürlüklere karşı, kendi egemenliğini elinde tutmak isteyen bir ülkeye karşı açılmış bir savaştır. Barışın ne kadar önemli olduğunu bugün yine görüyoruz. Bugünün temelinde değerlerimiz yatıyor. Barış, insan hakları, hukukun üstünlüğü temel değerlerimizdir” dedi.

“Suriyeli mültecilerin geri dönüş koşulları şu an yok”

Türkiye’nin, dünyadaki en büyük mülteci topluluğuna ev sahipliği yaptığını Landrut, konuya ilişkin, “Bizim Türkiye’yi çok takdir ettiğimiz bir çaba. Birleşmiş Milletler himayesinde geri dönüşlerin mümkün olması sağlanırsa, dünyanın pek çok yerinden Suriyeli mültecilerin onurlu, güvenli ve gönüllü geri dönüşü herkesi mutlu edecektir ama şu anda bu koşullar yok” diye konuştu.

Türkiye’nin AB’ye aday üyeliği konusunda insan hakları alanındaki gelişmelerin ve hukukun üstünlüğünün dikkate alındığını belirten Landrut, şöyle konuştu:

“Son bir yıl içerisinde, Türkiye ile hayati öneme sahip, iklim değişikliği ile mücadele, sağlık, güvenlik, ticaret, tarım gibi pek çok alanda işbirliğimizi artırdık. Türkiye’nin aday ülke olmasıyla ilgili herhangi bir şüphe yok. Ne kadar ilerleme kaydedildiği Kopenhag kriterlerine göre ölçülüyor. İnsan hakları, hukukun üstünlüğü alanlarında değerlendirmeler yapılıyor.

Ne yazık ki Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan ilerleme raporunda, son yıllarda Türkiye’nin bu alanlarda geriye gittiği kaydedildi. Bu sonbaharda yayımlanacak raporda, AB kurumları tarafından bir geriye gidiş olarak adlandırılan gelişmeler de rapor edilecektir.”

Landrut, Osman Kavala’nın Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alması hakkında şunları söyledi:

“Avrupa Parlamentosu ve Yüksek Temsilci Sayın Josepp Borrell, Gezi davasından sonraki hayal kırıklığını ifade etmişti ve bu hayal kırıklığını da Türkiye’nin Avrupa Konseyi üyeliği ve AB aday üye olması bağlamına yerleştirerek anlattı. AB ve AB temsilcileri, son haftalarda özellikle Türkiye’nin diğer tüm Avrupa Konseyi üyeleri gibi, Avrupa Konseyi kararlarına uyması gerektiğini vurguladılar. Avrupa Konseyi’nde bir süreç başladı ve biliyorsunuz ki Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği değil. Bu sürecin sonuçlarının üye ülkelere yansıması olacaktır. Şu anda bu sürecin nasıl sonuçlanacağını söylemem mümkün değil.”

Avrupa Günü’nün gençlere atanması hakkında ise Landrut, “Tüm yılı gençlik yılı ilan ettik, Avrupa entegrasyonunun gençlere ne fırsatlar sunduğunu göstermek istedik çünkü her yerde gençler ülkelerinin umudu ve geleceğidir” dedi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.