Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Yaptırımlar, yardımlar, sahada ve diplomaside son durum: 100. günde Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaşın bilançosu

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Moskova’nın Ukrayna’nın doğusundaki Donbas bölgesine “askeri bir operasyon” ismiyle bir savaş başlatmasının ardından 100 gün geçti. Sahada ve diplomasideki son durum da dahil olmak üzere Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaşta bilmeniz gereken her şeyi Medyascope sizin için derledi. 

Yayınlarımız: Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı

Cephede neler yaşandı? 

24 Şubat’ta başlayan savaşın ilk günlerinde, Ukrayna’nın başkenti Kiev de dahil olmak üzere birçok önemli kent Rus birlikleri tarafından hedef alındı. Rusya’nın bu saldırılarında bölgede bulunan birçok havalimanı, köprüler, altyapı tesisleri ve sivil yerleşkeler de ağır hasar gördü. 

Rusya, füze saldırılarının yanı sıra bir paraşüt indirme operasyonu ile Kiev’in 25 kilometre uzağında bulunan Hostomel Havalimanı’na, kara ve denizden bir harekât ile de Ukrayna’nın önemli liman kenti Mariupol’e saldırdı. Sınır boyunca ilerleyen Rus işgal kuvvetleri, Ukrayna’nın kuzey komşusu Belarus’un topraklarını da kendisi için bir üs olarak kullandı ve bu bölgeden Çernihiv başta olmak üzere pek çok kuzey kentine taarruza geçti. 

Savaşın 50. gününde Rusya’nın Karadeniz filosunun amiral gemisi “Moskva”, Ukrayna tarafından batırıldı. Rus medyasında ise geminin fırtına sebebiyle battığı iddia edildi.

Üç haftalık görece daha sakin bir sürecin ardından Ukrayna hükümeti, Rusya’nın Donbas çevresinde yeni bir taarruz başlattığını duyurdu. Cephe boyu konuşlanmış büyük Ukrayna taburlarını çevrelemeyi hedefleyen taarruz özellikle Ukrayna’nın İzyum kenti yakınlarında yoğunlaştı. 

Savaşın ilk gününden itibaren kuşatma altında bulunan Mariupol’de ise Ukrayna birlikleri kent arazilerinden her geçen gün biraz daha çekilerek Azovstal Çelik Fabrikası’nı savunmaya odaklandı. Putin fabrikanın “Bir sineğin bile dışarı çıkamayacağı biçimde” kuşatılmasını istese de, bölgeye herhangi bir saldırıda bulunmadı.

Doğu cephesinde işlerin giderek durgun ilerlemesi ve Azovstal’da bulunan Ukrayna askerlerinin direnişe devam etmesi, Putin’in Rusya’da oldukça büyük öneme sahip 9 Mayıs Zafer Günü’nde Ukrayna’ya resmen savaş açacağı ve seferberlik çağrısında bulunacağı gibi spekülasyonlara yol açtı. Fakat Putin, 9 Mart’taki konuşmasında da önemli bir açıklama yapmadı.

Sığınaklarda saklandığı için aylarca güneş yüzü görememiş sivillerin tamamının tahliye edildiği Azovstal’deki Ukrayna kuvvetleri, 17 Mayıs’ta teslim oldu. Teslim olan askerler Rus birliklerince otobüslere doldurularak Rusya’ya götürüldü. Ukrayna tarafı askerlerinin esir takasları sonucu eve döneceğini belirtti ancak Rus yetkililer askerlerin yargılanabileceğini ima etti. 

Son birkaç haftadır Ukrayna’nın doğu kentleri Syevyerodonetsk ve İzyum civarında yoğunlaşan çatışmalar iki tarafın da mutlak üstünlük sağlayamadığı bir şekilde devam ediyor. Ancak Ukrayna birlikleri son bir haftadır ciddi baskı altında ve bu kentleri ne kadar savunabilecekleri merak konusu.

Diplomatik dengeler

Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından geçtiğimiz yıllarda bozulan transatlantik ilişkiler ve Fransa Devlet Başkanı Emmanuel Macron tarafından “beyin ölümü gerçekleşti” şeklinde nitelenen NATO’da müttefikler arası birlik, Soğuk Savaş sonrası doruk noktasına ulaştı.

ABD’nin Ukrayna’ya yönelik askeri desteği Ukrayna’nın yıllık askeri bütçesinin katbekat üzerine çıkarken; İngiltere, Kanada ve AB ülkeleri de toplamı milyarlarca doları bulan silah yardımında bulundu.

Ukrayna’ya ağır silah gönderilmesi konusunda uzun süre direnen Alman hükümeti de kamuoyundan ve müttefiklerinden gelen baskılar sonucu ikna edildi.

Amerikan yapımı anti-tank silahı “Javelin”, İngiliz yapımı karadan-havaya savunma silahı NLAW ve Türk yapımı silahlı insansız hava aracı Bayraktar TB-2, Ukrayna lehine savaşın seyrini değiştiren ve hatta uğurlarına şarkılar yapılan silahlar haline geldi. 


ABD, Avrupa Birliği (AB) ve İngiltere’nin yanı sıra Japonya, Güney Kore, Avustralya, Yeni Zelanda ve hatta yüzyıllardır tarafsızlık politikasını benimsemiş İsviçre dahi Rusya’ya karşı cephe alarak çeşitli yaptırımlar uyguladı. 

Yaptırımlar neler?

Batı’nın Rusya’yı hedef alan geniş çaplı yaptırımları arasında Rusya Merkez Bankası’nın 630 milyar dolar değerindeki varlıklarının dondurulması, Rusya’nın pek çok ülkede kamu varlıklarının erişime kapatılması, büyük Rus bankalarının uluslararası para transfer sistemi SWIFT’ten çıkarılması gibi finansal önlemler bulunuyor. 

Aynı zamanda Rus havayollarının AB, ABD, İngiltere ve Kanada hava sahalarından men edilmesi, araç parçaları gibi hem sivil hem askeri kullanım imkanı bulunan ürünlerin Rusya’ya ihracatının yasaklanması, Rusya’dan ithal edilecek ürünlere yüzde 35 gibi yüksek bir oranda gümrük vergisi getirilmesi benzeri ticari yaptırımlar da Batı’nın aldığı kararlar arasında yer alıyor.

Bu savaş ile Rusya’nın yıllık devlet bütçesinde önemli bir gelir kaynağı olan enerji sektörüne de önemli yaptırımlar uygulandı. ABD, 2022 sonuna kadar Rusya’dan petrol ve doğalgaz ithalatını tamamen sonlandıracağını, AB ise ağustos ayına kadar Rusya’dan kömür satın almayı durduracağını açıkladı. Almanya ise Rus gazını Baltık denizi üzerinden Avrupa’ya taşıyacak tartışmalı Kuzey Akımı 2 (Nord Stream 2) boru hattı projesinin açılışını iptal etti. 

AB ülkeleri ek olarak Rusya’dan petrol ithalatını tamamen durdurmayı değerlendirse de Moskova ile ilişkileri iyi olan Macaristan başta olmak üzere Rus enerjisine yüksek derecede bağımlı ülkelerin kaygıları nedeniyle yıl sonuna kadar ithalatın yüzde 90’ını durdurma kararı aldı. 

Öte yandan sadece devletler değil, şirketler de Moskova’ya birtakım yaptırımlar uygulamaya başladı. İsveçli mobilya devi IKEA’dan Amerikalı kredi kartı şirketleri Mastercard ve Visa’ya, dünyanın önde gelen spor giyim markası Nike’tan McDonalds ve Starbucks gibi sembol haline gelmiş yeme-içme işletmelerine yüzlerce devasa şirket Rusya’da faaliyetlerini durdurdu. 

Binden fazla uluslararası şirket Rusya’da faaliyetlerini durdurdu veya ülkeden tamamen çekildi. Bunlar arasında Coca Cola ve Rusya pazarına 1990’da giren McDonalds da bulunuyor. 

Aralarında Chelsea Futbol Kulübü’nün eski sahibi Roman Abramovich’in de bulunduğu pek çok Rus oligark, Putin’in çocukları ve Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un yakınlarını da kapsayan devlet görevlileri ve onların aile üyeleri de Batı yaptırımlarının hedefi oldu. Putin ve Lavrov’un ABD, AB, İngiltere ve Kanada’daki mal varlıkları donduruldu ve yakınlarına seyahat yasakları getirildi.

Sayılarla Rusya-Ukrayna savaşı

  • ​Bugün 100. gününe giren Rusya-Ukrayna savaşında 6,2 milyon kişi yerinden edildi. 
  • Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin ifade ettiğine göre ülkenin yüzde 20’si Rus işgali altında.
  • Batı medyası savaşta 1 Haziran’a kadar en az 15 bin Rus askerinin öldüğünü ve 40 bininin de yaralandığını tahmin ediyor. Ukrayna tarafının iddiasına göre ölen Rus askeri sayısı 30 binin üzerinde.
  • ABD’nin açıkladığı rakamlara göre 24 Şubat’tan 19 Nisan’a kadar 5 bin 500 ile 11 bin arası Ukrayna askeri öldü, 18 bin asker ise yaralandı.
  • Birleşmiş Milletler (BM), 31 Mayıs’a kadar 4 bin 149 sivilin hayatını kaybettiğini, 4 bin 945 sivilin de yaralandığını tahmin ediyor. Ukrayna hükümeti tarafından yayımlanan rakamlar ise 11 bin ile 27 bin arası sivilin hayatını kaybettiğini gösteriyor.
  • Batı yaptırımlarıyla beraber Rus rublesi kısa vadede yüzde 22 değer kaybederek ülkede bir kur şoku yarattı. Ruble, Rus merkez bankasının müdahaleleri ile toparlansa da ülkede enflasyon yüzde 17’ye kadar yükseldi.
  • Dünya Bankası tahminlerine göre Ukrayna ekonomisi 2022 yılında yüzde 45 küçülecek. Reuters’ın çeşitli analistlerden edindiği tahminlere göre Rus ekonomisinin ise bu yıl yüzde 7,6 küçülmesi bekleniyor. Artan enerji fiyatlarının ekonomik olarak Rusya’nın lehine olduğu belirtiliyor. 
  • Ukrayna’da meydana gelen fiziksel hazarın yüz milyarlarca doları bulduğu belirtiliyor. Ukrayna lideri Zelenskiy, ülkesinin savaştan sonra “yeni bir Marshall Planı’na” ihtiyaç duyacağını söylemişti.
  • Nisan 2022 itibarıyla Rusya – Ukrayna savaşı kapsamında AB’nin uyguladığı yaptırım sayısı bin 91. Rusya, dünya üzerinde en fazla yaptırım uygulanan ülke unvanına sahip. 
  • Ukrayna Demokratik İnisiyatifler Vakfı’nın ülkenin merkezi ve batısında yürüttüğü kamuoyu araştırmasına göre bu bölgelerde yaşayan Ukraynalıların yüzde 94’ü Rusya’nın mağlup edileceğine inanıyor. Bu kişilerin yüzde 89’u AB, yüzde 74’ü ise NATO üyeliğini destekliyor. 

Kaynaklar: BBC, Guardian, Statista, Euromaidan Press, Reuters, NPR

Derleyen: Alp Selim

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.