Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Erdoğan seçim sürecinde “Öcalan” kartını devreye mi sokuyor?

Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri, zamanında yapılsa bile en geç bir yıl sonra, 18 Haziran 2023’te yapılacak. Anketlerin, AKP ve CHP arasındaki oy farkının azaldığını, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ise muhalefet adaylarına karşı kaybettiğini göstermesi, Erdoğan’ın seçimleri kazanmak için geçmişte olduğu gibi Öcalan kartını devreye sokacağı tartışmalarını gündeme getirdi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) geçen hafta Öcalan’ın avukatları ve yakınlarıyla görüştürülmesi için eylem yaparken, Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi’nin bugün “kulis bilgilerine” dayandırdığı köşe yazısında Öcalan’ın ziyaretine izin verileceğini açıklaması, Erdoğan’ın seçimlerde Öcalan kartını yeniden devreye sokacağı tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı.

2019 yerel seçimleri Türkiye tarihinin “en tartışmalı yerel seçimleri” olarak kayda geçmişti. AKP’nin İstanbul’u kaybedince itirazda bulunduğu Yüksek Seçim Kurulu (YSK), seçimlerin 23 Haziran’da “tekrar edilmesine” karar vermişti. Bu aşamada, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın ziyaretine izin verilip, yazdığı mektup kamuoyuna duyurulmuş, Öcalan’ın kardeşi Osman Öcalan TRT’ye çıkarılmıştı. Bu hamleler, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim sonuçlarını değiştirmek amacıyla yaptığı hamleler olarak değerlendirilmişti.

“‘Çözüm sürecini bitirmenizi kim istedi’ diye sorun”

Muhalefet partileri geçtiğimiz yıl eylül ayında bir araya gelerek Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem çalışmaları yaparken cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin 2022 Haziran’ında yapılıp yapılmayacağı kamuoyu gündemindeydi. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan 2022 yılına, Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve İmralı gerilimini tırmandırarak girdi. 12 Ocak 2022’de yapılan AKP Grup toplantısında konuşan Erdoğan,   Edirne’de tutukluğu süren eski HDP Eş Genel Başkanı  Selahattin Demirtaş’ı kastederek şunları söylemişti:

“Edirne’deki, en büyük hesabı İmralı’dakine verecek. Zannediliyor ki her yer şu anda toz pembe. Değil. Onların da kendi içlerinde ayrı bir hesaplaşmaları var. Ve bu hesaplaşmayı da yapacaklar.”

Van Beşyol Meydanı’nda 11 Haziran’da toplu açılış töreninde konuşan Erdoğan, Temmuz 2015’te sonlandırılan çözüm sürecini ise “‘Yeniden silaha sarılarak çözüm sürecini bitirmenizi sizden kim istedi’ diye sorun. Bakalım ne cevap verecekler” sözleriyle yeniden gündeme getirdi.

“Öcalan iktidarını kaçırmak istemiyor, ben bunu daha ileri taşıyorum”

2019 yılında yaklaşık iki yıldır avukatları ve yakınları ile görüşmesine izin verilmeyen Öcalan’ın, 23 Haziran’da yinelenen İstanbul seçimi öncesinde Tunceli Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ali Kemal Özcan ile görüşülmesine izin verilmişti. Özcan, Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeye ilişkin basın açıklaması düzenleyerek Öcalan’ın seçimlere ilişkin tutumuna dair bir mektup açıklamıştı. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, Öcalan’ın mektubunda Demirtaş’a hesap sorduğunu iddia etmiş ve şunları söylemişti:

“Bizim derdimiz o değil çünkü oralardan ne gelir ne gelmez az çok kestiriyoruz. Burada aslında bir iktidar mücadelesi var. HDP-PKK kanadında yaşanan bu savaş, tabii Öcalan ve Demirtaş noktasında da ciddi bir iktidar mücadelesine doğru bir kayma gösteriyor. Hatta daha ileri, dağ da bu mücadelenin içerisinde, ben bunu biraz daha ileri taşıyorum, Avrupa da. Öcalan, iktidarını bunların hiçbirine kaçırmak istemiyor. Bununla ilgili de çok sert açıklamaları var.”

“Öcalan ziyaretine Adalet Bakanlığı karar veriyor”

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, 26 Haziran 2019 günü G20 zirvesi için Japonya’ya doğru yola çıkmadan önce yaptığı açıklamada, Prof. Ali Kemal Özcan’a, Öcalan’la görüşme izninin nasıl verildiğiyle ilgili soruya Adalet Bakanlığı ve yasaları işaret ederek yanıt vermişti. Cezaevinde yatan kişileri ziyaret edebilmek için müsade eden ve ziyaretin şartlarını belirleyen kurumun Adalet Bakanlığı olduğunu dile getiren Erdoğan, “Müracaat yapılmıştır ve bunun üzerine böyle bir adım atılmıştır. Bununla ilgili olarak da bakanlığımız, hatta ben daha da ileri gidiyorum, kime nasıl izin vereceğini yasalara kayıtlı olarak bu adımları atar ve ona göre de değerlendirmesini yapar” diye konuşmuştu.

“Osman Öcalan’ın kırmızı bültenle arandığını bilmiyordum”

Erdoğan, kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan’ın seçim sürecinde TRT Kurdi’ye çıkarılmasıyla ilgili soruya ise şu yanıtı vermişti:

Osman Öcalan

“Doğrusu ben Osman Öcalan’ın kırmızı bültenle arandığını bilmiyorum. Ancak TRT’ye müracaat etmiş ve TRT Kurdi de böyle bir program yapmışsa, bunu da TRT’deki arkadaşlarımız bilirler. Ben o kurumdaki arkadaşlarımızın da bu hassasiyet içinde adım attıklarına inanıyorum çünkü bu konularda kendilerine güveniyorum. TRT Kurdi’nin reytingini nasıl yükselteceğini de düşünür, ülkeye nasıl faydalı olacağını da düşünür, buna göre de adımlarını atmıştır.”

Kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan’ın yerel seçim döneminde TRT’ye çıkarılması 15 Temmuz 2021 tarihli Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda tartışma çıkmasına neden olmuştu. AKP Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, “Osman Öcalan TRT’ye çıkmadı, TRT Kurdî’ye çıktı, bu bir. TRT Kurdîye çıktı ve konuşması Kürtçe verildi, Türkçe altyazı bile verilmedi” diye savundu.

Erdoğan çözüm sürecini sahipleniyor

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Genel Koordinatörü Burhanettin Duran 14 Haziran 2022’de yazdığı yazıda, Erdoğan’ın Van’daki açılış töreninde yaptığı konuşmada “çözüm süreci dönemindeki pozisyonunu sahiplendiği” yönünde mesajlar verdiğini belirtti ve şunları savundu:

“Seçim döneminde kimlik tartışmalarının ikinci düzleminde (milli kimlik) ise yoğun tartışmalara tanık olacağız. Dış politika ve güvenlik konularının milli çıkarlarımız/kimliğimiz açısından nasıl ele alındığı iktidar ve muhalefet arasında kıyasıya bir söylem rekabetine dönüşecek.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.

İlgili içerikler