Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Sol rüzgar bu kez Kolombiya’da esti, eski gerilla cumhurbaşkanı oldu: Petro’nun zaferi ne anlama geliyor?

Kolombiya’daki cumhurbaşkanlığı seçimlerini eski gerilla Gustavo Petro kazandı. Oyların yüzde 50,5’ini alan Petro, ülkenin ilk solcu başkanı oldu. Peki Petro’nun zaferi Kolombiya için ne anlama geliyor? Kolombiyalılar bu yeni dört yıllık dönemden ne beklemeliler? Kolombiya üzerine çalışmalar yapan Ankara Bilim Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Başar Baysal ile konuştuk.

Latin Amerika’da değişim rüzgârları esiyor. Arjantin, Bolivya, Honduras, Meksika, Peru, Şili derken şimdi ise o rüzgârlar Kolombiya’nın başkenti Bogota’nın üzerinde. Ülkede 19 Haziran Pazar günü düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunu eski gerilla hareketi üyesi ve eski Bogota Belediye Başkanı Gustavo Petro kazandı. Sağcı popülist ve milyarder iş insanı rakibi Rodolfo Hernández ile arasında 700 bin oy farkı bulunan Petro, ülkenin ilk solcu başkanı oldu. 

Gustavo Petro

Petro’nun seçilmesine ne zemin hazırladı?

2020-2021 yılları arasında Kolombiya’nın başkenti Bogota’daki Universidad Del Rosario’da doktora sonrası araştırmacı olarak görev yapan ve çalışmalarını Kolombiya’daki barış süreci üzerine yoğunlaştıran Dr. Başar Baysal, Petro’nun seçim zaferini “Kolombiya’da bir tarih yazıldı” diyerek anlattı. Kolombiya’nın bağımsızlığını kazandığı günden bu yana ilk kez sol bir adayın başkanlık koltuğuna geldiğini belirten Baysal, Petro’nun seçimleri kazanmasının altında ekonomik nedenlerin yattığını belirtti:

Başar Baysal

“Kolombiya’da adaletsiz bir düzen var, sosyal devlet çok zayıf. Sağlık ücretleri ve eğitim ücretleri çok kötü. Eski Devlet Başkanı Alvaro Uribe döneminden başlayarak bu sorunlar derinleşti. Zenginler çok zenginleşti, fakirler çok fakirleşti. Devlet her zaman zenginlerin yanındaydı. Zaten yakın zamanda gördüğümüz protestoların nedeni de buydu.”

Petro: Başkanlık koltuğuna oturan eski bir gerilla

62 yaşındaki Petro aynı zamanda eski bir gerilla üyesi. 17 yaşındayken katıldığı M-19 isimli gerilla hareketi, 1990’lı yıllarda silah bırakmış ve hükümet ile bir barış anlaşması imzalamıştı. Gerilla hareketine 1970’li yıllarda katılan Petro, 1985’te tutuklanmış ve iki yılını hapiste geçirmişti. Petro’nun örgüt içindeki kod adı ise “Aureliano”ydu. 

Petro’nun eski bir gerilla üyesi olmasını “Bu durum Latin Amerika’da görülmeyen bir trend değil” diyerek yorumlayan Baysal, dünyanın en fakir devlet başkanı olarak örnek gösterilen eski Uruguay Devlet Başkanı Jose Mujica’yı hatırlattı. 

Mujica da 1960’lı ve 1970’li yıllarını, Uruguay’ın gerilla grubu Tupamaros saflarında yer alarak geçirmiş, altı kez vurulmuş ve 14 yılını cezaevinde geçirmişti. Mujica, Uruguay’ın demokrasiye döndüğü 1985’te serbest bırakılmıştı.

Jose Mujica

Kolombiyalılar yeni dönemden ne bekliyor?

Petro’nun seçim vaatleri arasında ülkede giderek artan eşitsizlik, yolsuzluk, şiddet, suç oranlarındaki artışı azaltma; fosil yakıtlara duyulan bağımlılığı tersine çevirme; milyarderlerden daha fazla vergi alma; tarımda reform ve Kolombiya Devrimci Silah Güçleri (FARC) ile yapılan barış anlaşmasına geri dönülmesi gibi maddeler vardı. 

Seçimleri Petro’nun kazanmasıyla Kolombiya’da görüştüğü kişilerin barış anlaşmasının uygulanması konusunda çok umutlu olduğunu belirten Baysal, “Sadece FARC değil, diğer silahlı gruplar ile de barış anlaşması yapılabileceği konusunda umutlular. Evet, Kolombiya’da bir barış anlaşması imzalandı ama 2018’de göreve Ivan Duque gelince anlaşmanın uygulanmasında sorunlar çıktı. Anlaşma sadece ‘silah bırakın, çatışma dursun’ anlamına gelmiyordu, ‘sorunlar kökünden çözülsün’ deniliyordu. Anlaşmada toprak reformu, uyuşturucu ile mücadele, eski FARC üyelerinin güvenliğinin sağlanması ile ilgili maddeler vardı. Fakat bunları çözebilmek için para gerekiyordu” dedi.

“Önünde çok engel var”

Seçimleri kazansa bile Petro’nun Tarihsel Pakt İttifakı’nın önünde çok zor bir süreç var. Meclisin iki kanadında da azınlık durumunda kaldıklarını belirten Baysal, Petro’nun işinin bu yüzden kolay olmayacağı görüşünde. Kolombiya’da 2002’den bu yana oturmuş ve yolsuzluğa batmış bürokrasi, iş dünyası, mafya ve silahlı grupların iç içe geçtiği bir yapı olduğunu hatırlatan Baysal, Petro’nun bu yapıyı kırmasının çok kolay olmayacağını düşünüyor:

“Petro önündeki engelleri ne kadar aşabilecek? Ne kadar başarılı olabilecek? Bu kökleşmiş yapıdan kazançlı gruplar var, muhalefet karşısında çok güçlü duracak. İşte önemli olanlar bunlar. Petro’nun bürokratik çemberi kırabilmesi lazım. İnsanlar ideallere oy veriyor evet ama uygulanabilirliği de görmeleri lazım. İşte bu dört yıl bunu gösterecek. Evet, sorunların çözümü için umut var ama kolay işleyecek bir süreç değil.”

Bir ilk daha: Siyah başkan yardımcısı

Alınan bu sonuçlar ile Kolombiya halkı, ilk solcu başkanın yanı sıra, ilk kez siyah bir başkan yardımcısı da seçti. Tarihsel Pakt İttifakı’nın seçim çalışmalarını yürüten 40 yaşındaki Francia Márquez, ülke tarihinde bu göreve gelen ilk siyah kadın oldu. 

Francia Márquez

Cumhurbaşkanının görev süresinin dört yıla düşürüldüğünü ve göreve gelen başkanın bir kez daha aday olamayacağını hatırlatan Baysal, böyle bir senaryoda başkan yardımcısına da kritik bir rol düştüğünü şu sözleriyle anlattı:

“Başkan yardımcılığı ve başkent Bogota gibi büyük şehirlerin belediye başkanlığını yapmak başkanlığa giden yol.”

Öte yandan Baysal, bu yeni dönemde Kolombiya’da enerji dönüşümü ve iklim değişikliği ile ilgili yeni adımlar atılacağını da düşünüyor. 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.