Furkan Vakfı’ndan Semra Kuytul, eşi Alparslan Kuytul’un tutukluluğunu ve Furkan Vakfı’nın karşılaştığı baskıları Medyascope’a değerlendirdi. Semra Kuytul, Furkan Vakfı mensuplarının Osmaniye’de Kuran-ı Kerim okuduğu evin mühürlenmesi hakkında, “AK Parti memleketi aldığı gibi teslim etmeye, 28 Şubat dönemine geri götürmeye mi çalışıyor? Ülkedeki adaletsizliğin, hukuksuzluğun yanı sıra ülkeye bir fayda getirmediler. İslami faaliyetlere zarar verdiler” dedi.
2018’de tutuklanan ve 22 ay cezaevinde kaldıktan sonra hakkındaki terör suçlamalarından beraat eden Alparslan Kuytul, Mayıs 2022’de yeniden cezaevine girdi. Kuytul’un bu seferki tutukluluğu, Furkan Vakfı mensupları tarafından kaçırıldığını ve 13 gün alıkonularak kendisine zorla senet imzalattırıldığını ileri süren iş insanı Koray Sarısaçlı’nın şikayeti üzerine başlayan soruşturmadan kaynaklanıyor.
Alparslan Kuytul’un eşi Semra Kuytul’a göre, Sarısaçlı’nın iddiaları hakkında somut deliller yok. Ancak soruşturma kapsamında daha önce tutuklanan dört kişinin Alparslan Kuytul’un talebeleri olması sebebiyle bir organize suç örgütü kurgulanmaya çalışılıyor.
“Arkadaşlarımız Ağrı’ya gidip Alparslan Kuytul’a destek veremesin diye yolda bir güvenlik koridoru oluşturuldu”
2018-2019 dönemindeki 22 aylık tutukluluğunu Bolu’da geçiren Alparslan Kuytul bu defa Ağrı-Patnos’ta tutuluyor. Semra Kuytul, Ağrı’daki cezaevinin özellikle seçildiği görüşünde: “Adana’dan arkadaşlarımız Ağrı’ya gidip Alparslan Kuytul’a destek veremesin diye yolda bir güvenlik koridoru oluşturuldu. Yoldaki kontroller ve güvenlik tedbirleriyle yıldırma operasyonu yapıyorlar. Ağrı’ya gitmek çok yorucu ve aynı zamanda maliyetli. Hem ailesinin hem de Furkan Hareketi mensuplarının Alparslan Kuytul’a destek vermesini engellemeye çalışıyorlar.”
“Artık bizi de susturmak istiyorlar”
Alparslan Kuytul cezaevine girdikten sonra, “Özgürlük Yürüyüşü” eylemlerini tekrar başlatan Furkan Vakfı, Adana’daki faaliyetlerinde engellemelerle karşılaşıyor. Farklı kentlerdeki Furkan Vakfı mensupları da idarenin baskısını hissediyor.
Bunun son örneği, Osmaniye’deki bir evin mühürlenmesi oldu.
Önce zabıta ekiplerinin, ardındansa polislerin kaçak Kuran-ı Kerim öğretimi yapıldığı gerekçesiyle mühürlediği Osmaniye’deki bir cemaat evi hakkındaki görüşlerini sorduğumuz Semra Kuytul, “Alparslan Kuytul’u susturma aşamasını geçtiler. Artık bizi de susturmak istiyorlar. Osmaniye’deki olayda bu görüldü” dedi.
“İslami faaliyetlere zarar verdiler”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Osmaniye’deki evin mühürleneceği söylentileri üzerine kente giden Furkan Hareketi mensupları polis tarafından gözaltına alınmış, üç kişi polise mukavemet ettikleri gerekçesiyle tutuklanmıştı.
Kendisi de bir gece gözaltında tutulan Semra Kuytul, Osmaniye’deki olayların 28 Şubat dönemini andırdığını aktardı:
“AK Parti seçimi kaybederse ülkeyi aldığı yerde mi bırakacak? Hani, ‘Kazanımlar olacak, bazı şeylerin önü açılacak, serbestlik olacak’ diyorlardı ya… Memleketi aldığı gibi teslim etmeye, 28 Şubat dönemine geri götürmeye mi çalışıyorlar? Alparslan Kuytul, bu yaşadıklarımızın bunun önemli bir göstergesi olduğunu düşünüyor. Ülkedeki adaletsizliğin, hukuksuzluğun yanı sıra ülkeye bir fayda getirmediler. İslami faaliyetlere zarar verdiler.”