Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Beyoğlu Belediyesi, Fetihtepe’de kentsel dönüşüm için imza vermeyenlerin evini Hazine’ye devrediyor – Avukat Onur Cingil: “Özne müteahhit, amaç rant”

İstanbul-Okmeydanı’na bağlı Fetihtepe Mahallesi’nde kentsel dönüşüm çalışmaları devam ederken, imza vermeyen mülk sahiplerinin evleri 6306 sayılı Kanun kapsamında hazineye devrediliyor. Mahallenin avukatlarından Onur Cingil kanunu ve bu kanunun hukuka uygunluğunu değerlendirdi. 

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Beyoğlu Belediyesi’nin, Fetihtepe Mahallesi’deki kentsel dönüşüm çalışmaları, vatandaşın ise bu kentsel dönüşüme karşı mücadelesi devam ediyor. İlk başta, kentsel dönüşüm için imza vermeyen yurttaşların elektrik, doğalgaz ve suları kesilirken, şimdi tapuları Beyoğlu Belediyesi tarafından hazineye devrediliyor. 

6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’a 4 Temmuz 2019 tarihinde bir madde eklendi. Kanuna eklenen 6/A maddesiyle, mülk sahiplerinden herhangi bir muvafakat alınmaksızın tapunun hazineye devredilmesine imkan tanındı:

“Yıkılacak derecede riskli yapıların bulunduğu alanlar ile kendiliğinden çöken veya zeminin kayması, heyelan, su baskını, kaya düşmesi, yangın, patlama gibi sebeplerle ağır hasar gören veya ağır hasar görme riski bulunan yapıların bulunduğu alanlarda dönüşüm uygulamaları maliklerin ve ilgililerin muvafakati aranmaksızın Bakanlıkça resen yapılabilir veya yaptırılabilir. Uygulama yapılacak alanın sınırları uygulama bütünlüğü gözetilerek belirlenir”

Avukat Onur Cingil

6306 sayılı Kanun, 31 Mayıs 2012 Resmi Gazete’de yayımlanarak kanunlaştı. Avukat Onur Cingil 2012’den bu yana, bu kanunda çok fazla değişiklik yapıldığını ve bu yapılan değişikliklerin amacının da rant alanı olduğunu belirtiyor. Cingil, 2019’da eklenen 6/A maddesinin yarattığını sıkıntıları anlattı ve maddenin asıl amacının deprem riskini azaltacak bir kentsel dönüşüm olmadığını söyledi:

“Bu maddeyle birlikte AKP aslında deprem riskini azaltacak bir kentsel dönüşüm yapmayıp, inşaat ekonomisini canlandırmak adına rant alanları yaratıyor. Bu çerçevede önlerine çıkan ‘engelleri’ kaldırıcı yasal düzenleme değişiklileri yapıyorlar. 6306 sayılı Kanun uzun yıllardan beri olan bir yasa değil ama neredeyse bu yasada Kamu İhale Kanunu’nu kadar değişiklik oldu. Bu yasaya 6/A, yani altıncı ve yedinci maddenin arasına bir madde eklediler. Bu madde, devlet tarafından kentsel dönüşüm yapılan alanlarda ⅔ çoğunluk sağlandığı takdirde, ⅓ ‘lük kısımda kalanların tapuların hazineye devredilmesini ve hazineye devredildikten sonra kentsel dönüşüm süreci devam etmesini öngörüyor. Devam eden süreçte de burada bir inşaat, yapı stoğu çıkar ve bu yapı stoğunun içerisinde yeteri kadar daire varsa hak sahiplerine daire olarak verir. Yeteri kadar yapı çıkmazsa da metrekare birim fiyatından mülk sahibine geri verilir.”

“Kanuna uygun, hukuka aykırı”

Kanuna bu maddenin eklenmesi, tapuların mülk sahiplerinden alınmasının yolunu açtı. Peki, bu hukuki mi, barınma ve mülkiyet hakkını nasıl ihlal ediliyor? Avukat Cingil, bir mesajla tapuların alınmasını Kılıfına uygun ama hukuka aykırı bir işlem” olarak özetliyor: 

“Kanuna uygun ama hukuka aykırıdır. Ben, bu yasa maddesinin er ya da geç iptal edileceğini düşünüyorum. Bu, mülkiyet hakkına aykırı bir durumdur. Sen benim tapumu ele geçiremezsin. Uzlaşmaya gelebilirler, pay satış hakları da var. Ama bir mesaj ile tapuya el koyuyorlar. Bu, şu demek oluyor; Türkiye’de kimsenin mülkiyet hakkı korunamaz. Bir de barınma hakkı da var sadece olay tapudan ibaret değil. Aynı zamanda da anayasal ve uluslararası hukukta kurulan bir barınma hakkı var tıpkı mülkiyet hakkı gibi. Her iki hakkın da ihlali anlamına geliyor. Yani özetle, kılıfına uygun ama hukuka aykırı bir işlem.”

“Özne müteahhit, amaç rant

Şu anda Fetihtepe Mahallesi’nde imza vermeyen mülk sahipleri e-Devlet’e baktıklarında tapularını görmüyorlar. Türkiye’de kentsel dönüşümün yapılmadığını söyleyen Onur Cingil, bakanlığın projelerinde öznenin insan değil, müteahhit olduğunu belirtti: 

“Türkiye’de kentsel dönüşüm yapılmıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un bir toplantıda söylediği açıklama niyeti ortaya koyuyor. Bir toplantıda hak sahipleri şartları uygun bulmamıştı bunun üzerine Kurum, ‘Beğenmeyen evini satar gider, Güngören’de iki-üç tane daire alır’ demişti. Şimdi bu vatandaş için önemli olan, gayrimenkul edinmesi mi, yoksa depreme dayanıklı evde oturması mı? Burada mantığı değiştirmek gerekiyor. Şunun denmesi lazım; ‘Buradan lütfen gitmeyin çünkü sizi dönüştürüyoruz’. O yüzden biz hep şunu söylüyoruz; bakanlığın projelerinde, devletin hamlelerinden özne insan ve amaç deprem riskini azaltmak olmadı. Özne müteahhit, amaç rant oldu.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.