Seyir Derneği’nin düzenlediği Ayvalık Uluslararası Film Festivali, bugün (16 Eylül) başlıyor. Türkiye ve dünya sinemasından seçkilerle seyirciye yeni bir keşif alanı sunan festivali, direktör Azize Tan Medyascope’a anlattı.
Ayvalık Uluslararası Film Festivali, bugün kapılarını aralıyor. Seyir Derneği tarafından 16-21 Eylül tarihlerinde düzenlenen festival bu yıl 48 filme ev sahipliği yapıyor. Festivalin direktörlüğünü Azize Tan üstlenirken programda film gösterimlerinin yanı sıra çocuklara yönelik etkinlikler öne çıkıyor.
Açılış filmi Park Chan-Wook’un yönetmen koltuğunda oturduğu “Ayrılma Kararı” olan festival, sinema alanında kendini geliştirmek isteyen gençlere de eğitim veriyor. Festival başlamadan hemen önce yakaladığımız Azize Tan, yeniliği ve yeni olanı keşfetmenin izinde bize festivali anlattı.
Ayvalık Uluslararası Film Festivali, yalnızca Türkiye sinemasının değil; dünya sinemasının da kapılarını aralayan bir seçki sunuyor. Sinefillerle de hatırı sayılır bir bağınız var. Büyük şehirlerle özdeşleşmiş kültür sanat etkinliklerine bir alternatif olarak Ayvalık’ta bu festivali gerçekleştirmenin sizin için önemi nedir?
“Uzun yıllar İstanbul Film Festivali’ni düzenlemiş biri olarak daha küçük ölçekli yerlerde düzenlenen festivallerin daha etkili olduğunu gözlemledim. Bir süre Edinburgh’da da yaşadım. Festivallerle özdeşleşmiş bir şehir. Cannes derseniz Ayvalık’tan biraz büyük. Büyük şehirlerde ne yaparsanız yapın şehrin karmaşasında kayboluyorsunuz. Ayvalık gibi bir yerde festival yapınca herkes festivalin farkında oluyor. Biz de festivali herkese ulaştırmak için Eski Köylü Pazarı’nda ücretsiz açık hava gösterimleri yapıyoruz, şehrin farklı yerlerinde paneller düzenliyoruz, Küçükköy’de çocuklar için yine ücretsiz filmler gösterip atölyeler organize ediyoruz. Örneğin bu yılın çok konuşulan filmlerinden ‘Rabiye Kurnaz George Bush’a Karşı’yı’ Köylü Pazarı’nda ücretsiz göstereceğiz. Burada kalıcı bir sinema kültürü oluşturmak hedefimiz”.
Ayvalık halkının festivale yönelik ilgisi nasıl? Festival şehir kültürünün oluşması ve halkın entelektüel gelişimi için de ayrı bir yerde duruyor. İzleyici nasıl bir öngörüyle geliyor, nasıl bir dönüş yapıyor?
“Ayvalık’ı sadece bir tatil kasabası olarak görmek yanlış diye düşünüyorum. Burası şehir kültürü olan bir yer. Hem Ayvalık’ın yerlileri hem de buraya sonradan yerleşenler kültür sanata meraklı. Festivalin düzenlenmesi konusunda da yerel yönetimlerin ve Ayvalıklı kişi ve kuruluşların ciddi katkısını görüyoruz. Ayvalık, tarihi, kültürü ve doğasıyla özel bir yer. Büyük şehirler dışında kültür sanat aktivitelerine olan ihtiyaca cevap vermek ve Ayvalık civarındaki seyircileri de buraya çekmek istiyoruz. İzmir’den, Çanakkale’den, İstanbul’dan ve Midilli’den gelenler de oluyor”.
Bu yıl yine gençlerle bir aradasınız. Genç Sinema programı kapsamında, sinema alanında kendini geliştirmek isteyen öğrencilere eğitim de vereceksiniz. Ayvalık Uluslararası Film Festivali, sinema kültürünün devamlılığını sağlamak için kendini sorumlu hissediyor mu?
“Sinema kültürünün devamlılığını sağlamak için kendimizi sorumlu hissediyoruz. Sadece gençler için değil çocuklar için de özel filmlerimiz ve atölye çalışmalarımız var. Cüneyt Cebenoyan Çocuk ve Sinema Buluşmaları’yla işbirliği yapıyoruz. 17 ve 18 Eylül’de çocuklar için Sabancı Yaratıcı Teknolojiler Atölyesi’nde ücretsiz olarak ‘Çok Uzakta’ ve ‘Kurtarıcı’ filmlerini gösterip ardından yaratıcı drama eğitmenleriyle atölye çalışmaları yapacağız.
Genç Sinema programı çerçevesinde Kültür İçin Alan desteğiyle 30 üniversite öğrencisini festivalde ağırlıyoruz. Türkiye’nin farklı şehirlerinden geliyorlar. Hem festival organizasyonunda bizimle gönüllü çalışıp tecrübe kazanıyorlar, hem de onlar için festivale katılan sinemacılarla organize ettiğimiz atölye çalışmaları sayesinde kendilerini geliştiriyorlar. İlerleyen zamanlarda bu gençler belki de festival organizasyonunun sürekli bir parçası haline gelecek ya da sinema dünyasında adını duyuran yönetmenler, yapımcılar olarak tekrar Ayvalık’a gelecekler”.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Kamera önündeki kişilerin ödüllendirilmesine alışkınız. Ancak Ayvalık “sinemanın herhangi bir alanında gösterdiği başarıyla dikkatleri çeken” geniş bir kitleye sesleniyor ve bu yıl bir ilki gerçekleştiriyor. “Yeni Bir…” ödülünün arkasındaki fikirden bahsedebilir misiniz?
“Festivalde bu yıl Mey|Diageo sponsorluğunda “Yeni Bir…” ödülünü vereceğiz. Kariyerinin başındaki bir sinemacıyı teşvik etmek amacıyla vereceğimiz ödül 40 bin lira değerinde. Son bir yıl içinde Türkiye’de çekilmiş uzun metraj kurmaca filmleri değerlendirmeye alıyoruz. Ressam Levent Aygül; yazar, yönetmen, oyuncu Ercan Kesal; yapımcı Nadir Öperli; oyuncu Tülin Özen ve yönetmen Aslı Özge’den oluşan jürinin ödüllendirdiği isim 16 Eylül akşamı açılış töreninde açıklanacak. Festivalde bir yarışma düzenlemiyoruz. Ama sinemaya destek olmak, genç bir sinemacıyı bir nevi keşfedip yolun başında ona cesaret vermek festivalin amaçlarıyla da uyuşuyor. Mey|Diageo da bu konudaki desteğiyle bu hedefimizi imkanlı kıldı”.
