Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

ABD, Güney Kıbrıs’a yönelik silah ambargosunu kaldırdı: KKTC ve Türkiye karar için “kabul edilemez” dedi

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı, Vaşington’un Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne (GKRY) uyguladığı silah ambargosunu bir yıllığına kaldırdıklarını açıkladı. ABD’nin bu kararına Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ve Türkiye Dışişleri Bakanlığı sert tepki gösterdi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne (GKRY) uyguladıkları silah ambargosunu bir yıllığına kaldırdıklarını açıklamıştı. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın GKRY’nin gerekli koşulları yerine getirdiğini tespit ettiği ve Kongre’ye tebliğ ettiği belirtildi. Söz konusu koşulların bir yıllığına değerlendirildiği vurgulanan açıklamada, “2023 mali yılında GKRY için savunma ticaret kısıtlamaları kaldırıldı” denildi. Price, uluslararası silah ticareti düzenlemelerinin 1 Ekim 2022’den itibaren geçerli olacağını da sözlerine ekledi.

KKTC’den sert tepki

ABD’nin aldığı bu karara Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı sert tepki gösterdi. KKTC Dışişleri Bakanlığı, GKRY’ye yönelik silah ambargosunun tamamen kaldırılmasını kınayan bir açıklama paylaştı. Bakanlıktan paylaşılan yazılı açıklamada, “Amerikan yönetiminin adadaki ve bölgedeki gerginliği artırma pahasına aldığı bu karar kabul edilemez” denildi. Öte yandan bakanlık, GKRY’nin askeri malzeme temin etmeye yönelik çabalarını son dönemde artırdığının da altını çizdi. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne (GKRY) on yıllardır uyguladığı silah satış kısıtlamasını 2020 yılında kısmen kaldıran Amerika Birleşik Devletleri (ABD), 2021 yılında aynı kararı yinelemiş ve son olarak 16 Eylül 2022 tarihinde aldığı yeni bir kararla GKRY’ye uyguladığı silah ambargosunu tamamen kaldırdığını açıklamıştır. ABD Yönetiminin ada ve bölgedeki gerginliği artırma pahasına aldığı bu karar kabul edilemezdir.

Rum tarafına her tür silah satışını serbest bırakma kararı, Rum tarafının son dönemde endişe verici boyutlara ulaşan silahlanma ve askeri faaliyetlerinin ABD Yönetimi tarafından desteklendiğini açıkça göstermektedir. Rum tarafının Fransa ile saldırı helikopterleri satış anlaşması imzaladığı, füze sistemi, radar sistemleri ile askeri malzeme temin etmeye yönelik çabalarını artırdığı bu dönemde, ABD’nin Rum tarafına silah satışını serbest bıraktığını açıklaması endişe vericidir.  

Bir taraftan Rum tarafını silahlandırmaya karar verirken, diğer yandan adadaki iki taraf arasında bir anlaşmaya varılmasını ve bölgede istikrarın sağlanmasını desteklediğini iddia eden ABD Yönetiminin samimiyetine inanmak güçtür. ABD Yönetiminin Rum tarafına satacağı silahların ve askeri teçhizatın hedefinin kim olduğu açıktır. Bu nedenle, bölgedeki ve adadaki meşru hak ve çıkarlarımızı korumak için Garanti Anlaşması ile temin edilen Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devamının hiçbir koşulda tartışılması bile söz konusu olamaz ve bu şartlarda her zamankinden daha hayati olduğu ortadadır.

ABD dâhil üçüncü tüm taraflardan GKRY’nin kışkırtıcı politikalarına destek vermekten vazgeçmeleri ve adadaki iki devletin egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüleri zemininde sürdürülebilir bir anlaşmaya varmalarına yardımcı olmalarını beklediğimizi bu vesileyle bir kez daha vurgulamakta fayda vardır.”

Türkiye: “KKTC’nin karara ilişkin tepkisini tümüyle destekliyoruz”

Konuya dair bir açıklama da Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan geldi. ABD’nin aldığı bu kararın şiddetle kınandığını ve KKTC makamlarının konuya dair tepkisinin desteklendiği vurgulanan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Ada’daki iki tarafın eşitliği ilkesiyle çelişen ve Rum tarafını daha uzlaşmaz kılacak bu karar, Kıbrıs meselesinin çözülmesi yönündeki çabaları olumsuz etkileyecek; Ada’da bir silahlanma yarışına yol açacak ve Doğu Akdeniz’de barış ve istikrara zarar verecektir. ABD’yi bu kararı gözden geçirmeye ve Ada’daki iki tarafa karşı dengeli bir politika izlemeye davet ediyoruz. ABD dahil uluslararası toplum Kıbrıs Türk halkının 1959-1960 Antlaşmalarıyla da teyit edilen egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünü tescil etmeli ve buna göre hareket etmelidir. Her halükarda Türkiye, garantör ülke sıfatıyla, Kıbrıs Türkünün varlığını, güvenliğini ve huzurunu sağlamak amacıyla, tarihi ve hukuki sorumlulukları çerçevesinde, gerekli adımları atmaya devam edecektir.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.