Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılan Şebnem Korur Fincancı cezaevinden çıktı

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılandığı davanın üçüncü duruşması İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılan Fincancı, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nden tahliye edildi.

TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak’ın kuzeyindeki operasyonlarında “kimyasal silah kullandığı” iddialarına yönelik değerlendirmelerinin ardından 20 Ekim 2022’de soruşturma başlatılmıştı. Fincancı, 27 Ekim’de “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklanmıştı. Şebnem Korur Fincancı’nın yargılandığı davanın üçüncü ve son duruşması bugün (11 Ocak) İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.

Fincancı duruşma salonunda “Seni seviyoruz Şebnem” sloganlarıyla karşılandı. Diğer duruşmalarda olduğu gibi Fincancı’yı getiren jandarmalar bu duruşmada da yanında durdu. 

Savcıdan bir kez daha tutukluluk talebi

Mahkeme başkanı, Milli Savunma Bakanlığı’ndan (MSB) bir kez daha katılma talebi geldiğini açıkladı. Duruşma savcısı da bir önceki celse açıkladığı esas hakkındaki mütalaasını tekrar etti ve Fincancı’nın üzerine atılı suçtan cezalandırılmasını ve tutukluluk halinin devamını istedi.

Avukat Özkan Yücel’den savcıya: “Telefonla oynuyorsun”

Şebnem Korur Fincancı’nın avukatları önceki celselerde olduğu gibi duruşma salonun değiştirilmesini talep etti. Duruşma salonuna avukatların bile giremediğini söyleyen Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, “Neden salonun değiştirilmemesi için ısrar ediyorsunuz?” diye sordu. 

Avukat Özkan Yücel de adliye önünde alınan güvenlik önlemlerine değindi. Adliyenin girişinde tek kapının açıldığını söyleyen Yücel, duruşmayı izlemeye gelenlerin engellenmeye çalışıldığını belirtti. Yücel, “Adliye teslim alınmış durumda, yurttaşlar giremiyor. Bu korku neden?” diye sorarken davanın savcısına, “Beni dinlemiyor ve telefon ile oynuyorsunuz” diye seslendi. Mahkeme başkanı, avukatların taleplerini reddetti.

Çizim: Murat Başol

Fincancı: “Korkunun ecele faydası yok”

Avukatların usule ilişkin itirazlarının ardından Şebnem Korur Fincancı savunmasını yaptı. Fincancı kendisi üzerinden Türkiye’de korku iklimi yaratılmaya çalışıldığını söyledi. Geçen duruşmalarda da saldırıların sadece kendisine yönelik olmadığını, hedefte TTB’nin bulunduğunu söyleyen Fincancı, “Ama nafile. Korkunun ecele faydası yok. Bu yıl TTB’nin yasayla kuruluşunun 70. yılını kutlayacağız. Geçen duruşmalarda da ifade ettim, bu saldırının tabii ki bana ve ifade özgürlüğüne dönük yönü var. Hedef TTB. Bu hedef almayı, meslektaşlarımız şaşkınla izliyor. Siz ne yaparsanız yapın hangi kararı verirseniz verin, biz şaşırmaya devam edeceğiz. Bizim örgütümüz TTB” dedi.

“Her türlü canlıya sahip çıktığımız için hedefteyiz”

Neden TTB’nin hedefte olduğunu örneklerle anlatan Fincancı, “Sağlıkta şiddete karşı durduğumuz, salgın sırasında iktidarın tablosunun gerçek yüzünü gösterdiğimiz, beş dakikada sağlık olmaz dediğimiz, doğaya, ağaca, yeşile her türlü canlıya sahip çıktığımız için hedefteyiz” diye konuştu.

Bekir Ağırdır’ın son kitabındaki verileri aktaran Fincancı, toplumun yüzde 60’ının adalete güvenmediğini söyledi, mahkeme heyetine “Hakkınızda bu tür düşüncülerin olması sizi çok üzüyor olmalı” diyerek seslendi.

İstanbul’a sevk edilmeden önce Ankara’da belgeselci Sibel Tekin ile aynı koğuşta kaldığını söyleyen Fincancı, “Sanırım savcımız aynı. Bana işimi öğrettiği gibi Sibel’e de ‘Karanlıkta belgesel çekilmez’ demiş. Belgesel çekmeyi de biliyormuş” dedi.

Fincancı’nın savunmasının ardından İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Başkanı Öztürk Türkdoğan söz aldı.

Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 7/2 suçlaması yönünden anayasaya aykırılık talebinde bulunan Türkdoğan, Fincancı hakkındaki suçlamaların, tutukluluk kararının ve üst dereceden ceza talebinin hukuki dayanağı olmadığını belirtti.

Türkdoğan ayrıca, yargılamanın siyasi iktidarın açık beyanlarıyla başladığına dikkat çekti. Anayasaya aykırılık talebine ilişkin dilekçesini yazılı olarak mahkemeye sunan Türkdoğan, Fincancı’nın beraatını talep etti. 

Türkdoğan’ın ardından avukat Hülya Yıldırım söz aldı. Yıldırım, davanın başından beri alınan tutukluluk halinin devamı kararlarının Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı şekilde hukuksuzca alındığını söyledi. 

Yıldırım’ın ardından söz alan avukat Meriç Eyüboğlu, duruşma savcısının ilk duruşmadan önce mütalaasını hazırladığına ve her celsede mütalaayı okuduğuna dikkat çekti. Eyüboğlu, savcı hakkında Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) şikayette bulunacağını da belirtti.

Fincancı’ya tahliye

Meriç Eyüboğlu’nun savunmasının ardından Şebnem Korur Fincancı’ya son sözleri soruldu.

Avukat Özkan Yücel, müdafilerden birinin esasa ilişkin savunma yapmadığını ve bir avukatın daha savunmaya ilişkin söz hakkı alması gerektiğini söyledi. Mahkeme heyeti de bu talebi kabul etti. Talebin kabul edilmesinin ardından Yücel savunmasına başladı. Mahkeme başkanı, Yücel’in savunmasının ardından yeniden “Yargılamayı sonlandıracağız” diyerek Fincancı’nın son sözünü sordu. Fincancı davanın hukuki olmadığı, siyasi bir dava olmadığını yineledi ve “TTB’yi, demokratik ilkelerimizi, toplumun haklarını arama iradesini yok etmeyi hedefliyor bu dava” dedi.

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Şebnem Korur Fincancı’yı “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı ve tahliyesine hükmetti.

Fincancı bugün (11 Ocak) Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nden tahliye edildi.

Dava öncesi dayanışma: “Geçmişte olduğu gibi bugün de kazanan, hekim meslek örgütümüz olacaktır”

Duruşma öncesi Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde açıklama yapıldı. Adliye önünde önceki duruşmalara göre daha yoğun bir güvenlik önlemi vardı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Oya Ersoy, Filiz Kerestecioğlu, Hüda Kaya; Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu; Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, Ankara ve İstanbul Tabip Odası, Dünya Tabipler Birliği temsilcileri duruşmayı takip etti. Duruşma öncesi TTB Merkez Konseyi adına Ali İhsan Ökten, şu açıklamayı yaptı:

“Geldiğimiz noktada mevcut iktidar çevreleri topluma demokrasi ve halk sağlığı için yıkım dışında bir şey vaat etmemektedir. Bu yıkım, hekimlerin meşru örgütü olan TTB’nin yargı eliyle muktedirler tarafından baskı altına alınmasında, Merkez Konseyi Başkanı’nın keyfi ve hukuksuz bir biçimde tutuklanmasında kendini göstermektedir. Bu süreci hep birlikte, dayanışmayla aşacağımızı, Şebnem hocamızı özgürlüğüne kavuşturacağımızı ve yine hep birlikte hekimlik değerleri, mesleki bağımsızlık, toplumun sağlık hakkı, demokrasi ve özgürlük için mücadelemizi sürdüreceğiz. Geçmişte olduğu gibi bugün de kazanan, hekim meslek örgütümüz olacaktır.”

Önceki duruşmalarda neler yaşandı?

Davanın ilk duruşması 23 Aralık 2022’de yapıldı. Duruşmanın büyük bir salona alınmaması ve mahkeme başkanın Fincancı’ya hitap tarzı nedeniyle dava gergin başladı. Savunmasını yapan Fincancı, bugüne kadar adli tıp hekimi ve insan hakları savunucusu olarak çalışmalarını örnekleriyle açıkladı. Medya Haber’de söylediklerine değinen Fincancı, bunun tıbbi bir değerlendirme ve ön tanı olduğunu belirtti. Milli Savunma Bakanlığı’nın (MSB) avukatı, Fincancı’nın savunmasının ardından bakanlık adına davaya katılma talebinde bulundu. Duruşma savcısı, “suçtan zarar görmediği gerekçesiyle” bakanlık avukatının katılma talebini reddetti. Fincancı’nın avukatı Meriç Eyüboğlu, katılma talebinin kabul edilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Bunun üzerine bakanlığın avukatı katılma gerekçesini açıklamak istedi, Fincancı’nın avukatları karar verildiğini söyleyerek itiraz etti. Avukat savunmalarının ardından mütalaasını açıklayan savcı, Fincancı’nın programda “PKK/KCK terör örgütü propaganda eylemine aktif bir şekilde katıldığı” gerekçesiyle Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 7/2 maddesi uyarınca cezalandırılmasını talep etti. Fincancı için üst sınırdan ceza isteyen savcı, aynı zamanda tutukluluk halinin devamını talep etti. 

İkinci duruşma ise 29 Aralık 2022’de yapıldı. Şebnem Korur Fincancı, duruşma salonuna yedi jandarmanın eşliğinde getirildi, duruşma boyunca da jandarmalar Fincancı’nın yanında durdu. Savcı mütalaasını tekrar ederek, Fincancı’nın tutukluluğunun devamını istedi. MSB’nin avukatı ise müdahillik talebini yineledi, mahkeme heyeti talebi yine reddetti. Fincancı’nın avukatları reddi hakim talebinde bulundu mahkeme heyeti, reddi hakim talebini de reddetti. Fincancı’nın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, üçüncü duruşmayı bugüne erteledi.

Okuyun: Şebnem Korur Fincancı ikinci kez hakim karşısında: Reddi hakim talebi reddedildi, Fincancı’nın tutukluğuna devam kararı verildi

Okuyun: Şebnem Korur Fincancı hâkim karşısında | Savcı üst sınırdan ceza istedi, duruşma 29 Aralık’a ertelendi

Ne olmuştu?

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Kuzey Irak’taki operasyonlarında kimyasal silah kullandığına ilişkin iddiaların araştırılması gerektiğini söyledikten sonra iktidarın hedef gösterdiği TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında soruşturma başlatıldı.

Fincancı, 26 Ekim Salı İstanbul’da gözaltına alındı ve 27 Ekim’de de “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklandı. Ankara Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Fincancı’nın ikamet adresinin İstanbul olması nedeniyle dosya İstanbul’a gönderildi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.