Millet İttifakı liderleri bayramı deprem bölgesind karşıladı. Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, Adana’daydı. Karamollaoğlu, iktidarı kutuplaşma ve ötekileştirme üzerinden eleştirdi.
“Bu seçim aynı zamanda bir referandum olacak”
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Adana’daki Halil İbrahim Sofrası Buluşması’nda vatandaşlarla kahvaltı etti. Burada konuşan Karamollaoğlu, depremde yaşamını yitirenleri andı ve dayanışma çağrısı yaptı. Karamollaoğlu, “Maddi ve manevi tüm yaralarımızı sarana dek hep birlikte bu güzel dayanışmayı sürdürmek durumundayız. Yıkılan şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmalı, vatandaşlarımızın tamamını güvenli evlere yerleştirmeli, bölgede ekonomik hayatı yeniden canlandırmalıyız. Bu felaket döneminde tarihi bir seçime de gidiyoruz. Artık sadece seçim gününe üç hafta kaldı. Değişimin ve yeni bir başlangıcın şafağındayız inşallah. Bu seçim aynı zamanda bir referandum olacak. Sadece ülkemizin 13. cumhurbaşkanını ve 28. dönem TBMM’de görev alacak 600 milletvekilini seçmeyeceğiz bu seçimde. Vereceğimiz her bir oy ile Türkiye’nin gidişatına bir istikamet belirleyeceğiz ve karar vereceğiz. Sandıkta bu ucube sistemi değiştirmek adına bir tercihte bulunacağız.Yatırım ve üretim ekonomisi mi beton, yolsuzluk, israf ekonomisi mi buna karar vereceğiz. İnanıyorum ki kullandığımız oylarla ahlaki yozlaşmayı, adaletsizliği, yolsuzluğu ve yoksulluğu ortadan kaldıracağız” dedi.
“Kutuplaştırma ve ötekileştirme siyasetine artık son vermek mecburiyetindeyiz”
Milyonların adalete susadığını, işsiz gençlerin karamsarlığa kapıldığını, emekçilerin alın terininhakkını alamadığını dile getiren Karamollaoğlu şöyle devam etti: “Geçinemeyen 100 binlerce hatta milyonlarca ailelerimiz var. Omuzlarımızdaki sorumluluk hakikaten ağır. Ancak bir ve beraber olursak bunun üstesinden gelebileceğimize samimiyetle inanıyorum. Adaletten ekonomiye, eğitimden sağlığa, tarımdan dış politikaya varıncaya kadar hemen her alanda hızlı bir toparlanmaya mecbur. Ancak el ele vererek bu işlerin altından kalkabiliriz. Kutuplaştırma ve ötekileştirme siyasetine, öfke ve nefret diline artık son vermek mecburiyetindeyiz. Dikkatinizi çekerim, bu konunun üzerinde duran sadece Millet İttifakı mensuplarıdır. İktidardan böyle bir barış sesini hiç duymuyorsunuz. Sanki kendileri bir tarafa, karşılarında bulunan herkes düşman. Allah’tan korkun ya! Bu memlekette böyle huzur sağlanmaz. Onun için iktidarın gideceğine samimiyetle inanıyoruz.”
“Hedefimiz kaybedeni olmayan bir zafer”
“Kutuplaştırıcı değil kucaklayıcı, ayrıştırıcı değil birleştirici, kuvveti değil hakkı üstün tutan, siyasi rantı değil halka hizmeti esas alan bir anlayışla 85 milyona hizmet götüreceğimiz yeni bir dönemi hep birlikte başlatacağız” diyen Karamollaoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Bizler her işimizde ahlakı, adaleti, dürüstlüğü, liyakati, istişareyi, şeffaflık ve denetimi, plan ve programı esas alarak ülkemizin problemlerine çözüm üretme adına kollarımızı şimdiden sıvadık. Özgürlüklerin teminat altına alındığı, tam bağımsız, müreffeh, güçlü ve öncü bir Türkiye’yi hep birlikte inşa ve ihya edeceğiz. Hedefimiz kaybedeni olmayan bir zafer olacak. Hedefimiz ahlakın ve adaletin iktidarını inşa etme olacak. Bu inançla hep beraber omuz omuza çalıştığımız takdirde 14 Mayıs’ta iklim değişecektir. Buna samimi olarak inanıyorum.”