Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Yurtdışı temsilciliklerde oy kullanma işlemi bugün sona eriyor | CHP’nin yurtdışı sandıklarında performansı nasıldı?

Yurtdışında oy verme işlemi bugün bitecek olmasına rağmen kullanılan oy sayısı 2018’i geride bıraktı. Yurtdışında seçmenin sandığa artan ilgisini ve CHP’nin yurtdışında yürüttüğü sürecin ayrıntılarını CHP Yurtdışı Örgütlenmelerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ve Dortmund Üniversitesi’nde araştırma görevlisi & Duisburg-Essen Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalışan İnci Öykü Yener-Roderburg ile konuştuk.

Yurtdışındaki sandıklara kayıtlı 3 milyon 416 bin 98 seçmen için oy verme işlemleri 27 Nisan’da başlamıştı. Yurtdışı seçmenleri yerel saatlerle 18.00-21.00’e kadar oy vermeye devam edebilecek. Gümrük kapılarında oy verme işlemi ise 14 Mayıs saat 17.00’de sona erecek.

Kullanılan oy sayısında ciddi bir artış var. 2018’de yapılan seçimlerde yurtdışı sandıklara kayıtlı 3 milyon 32 bin 206 seçmenden 1 milyon 355 bin 901’i oy kullanmış ve katılım oranı yüzde 44,7’de kalmıştı. Bu sene ise yurtdışı sandıklarında şu ana kadar 1 milyon 763 bin 361 kişi oy kullandı ve katılım yüzde 51,6’ya çıkmış oldu.

Daha önceki son üç genel seçimde yurtdışı katılım oranları şöyleydi:
2018 – Yüzde 44,7
2015 Kasım – Yüzde 39,9
2015 Haziran – Yüzde 32,5

Cumhurbaşkanlığı seçimleri 28 Mayıs’taki ikinci tura kalırsa, yurtdışı temsilciliklerde oy verme işlemleri 20-24 Mayıs’ta yapılacak.

CHP Yurtdışı Örgütlenmelerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Bülent Tezcan’la, yurtdışında yürüttükleri seçim süreci hakkında konuştuk. Tezcan, katılım oranının daha fazla olmasını beklediklerini söyledi:

“Katılım oranı, 2018 seçimlerine göre yüksek ama biz daha da yüksek olacağına dair bir duyguya kapılmıştık. İlk gün katılım yüksekti, bu bizi sevindirdi. Yine de biz, katılımın yüzde 60’ları geçmesini istedik. Gümrüklerdeki sandıklar da kapandığında yüzde 55’i bulacak gibi duruyor.”

“Yurtdışı sandıklarında yaşanan gerilimler, iktidarın organize ettiği gruplarla oldu”

Tezcan, özellikle Avrupa kentlerinde yaşanan gerilimlerin, CHP’ye engel olmadığının altını çizdi:

“Zaman zaman gerilimler oldu ama genel olarak uyumlu ve düzenli bir seçim süreci geçirdik. Yaşanan gerilimler, iktidarın organize ettiği ve tahrik ettiği gruplardan doğdu. Bu grupların Hollanda’da, Berlin’de, Fransa’da ve diğer bölgelerde olaylar çıkardığını, sandıkta gerilimler yaratttığını gördük. Biz mümkün olduğunca gerilimi düşürmeye çalıştık. Özellikle Osmanlı Ocakları’nın Berlin’de sandıklara yönelik saldırılarını gördük. Konsolosluklar bunlara önlem almaya çalıştı. Ne olursa olsun, sandık görevlilerimiz ve müşahitlerimiz sandıklarını terk etmedi. Biz her sandıkta görevli ve müşahit bulundurduk. Çeşitli usulsüzlükler tespit ettik ve onları bildirdik. Recep Tayyip Erdoğan kısmında nokta mührü bulunan pusulaları bizim görevlilerimiz tespit etti. Tutanakları tuttuk. Avustralya’da önceden mühür vurulmuş pusulalar bulundu. Onu da YSK’ya bildirdik. YSK olay hakkında soruşturma başlattı. Biz her aşamada müşahit ve sandık kurulu üyelerimizle süreci yakından takip ettik.”

“Yurtdışında çok iyi bir sınav verdik”

Tezcan, oy güvenliğinin her aşamasının sağlandığını vurguladı:

“74 ülkenin kargoları tamamlandı. Diplomatik kargoyla gelen her uçağa gözlemci yerleştirdik. Gözlem zincirini kırmamaya özen gösteriyoruz. Çok ufak oy oranı olan yerler hariç her uçakta görevlimiz vardı. Yarından itibaren Avrupa’ya gidecek her uçakta bir milletvekilimiz olacak. Yurtdışı görevlilerimiz çok heyecanlı ve etkiliydi. Çok organize hareket ettiler.”

“Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun yurtdışından birinci çıkmasını bekliyoruz. Büyük ilgi gördük, sandıklardan gelen haber bu yönde. Seçim ilk turda bitecek” diyen Tezcan, bazı sandıklarda CHP’nin görevli ve müşahit bulunduramadığı iddialarıyla ilgili ise her şikayeti takip ettiklerini ve sandıkların boş kalması gibi bir durumun olmadığını söyledi. Kritik bölgelerin sık sık denetlendiğini belirten Tezcan, “Yurtdışında çok iyi bir sınav verdik” dedi.

“Katılımı artıran AKP’nin mobilizasyonu”

Almanya’da, Dortmund Üniversitesi Göç Sosyolojisi Bölümü’nde araştırma görevlisi ve Duisburg-Essen Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalışan İnci Öykü Yener-Roderburg ise CHP’nin yurtdışında yetersiz kaldığını söyledi. Yener-Roderburg’a göre yurtdışında oy kullanma oranının artmış olması, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) mobilize olmasıyla doğrudan bağlantılı.

İnci Öykü Yener-Roderburg’a göre şu an yüzde 51 seviyelerinde olan oy verme oranı, seçim metotları değişirse çok daha yukarı çıkabilir. Yener-Roderburg, AKP’nin yurtdışındaki gücünün altını şöyle çizdi: “Geçen seçimlere kıyasla ilk günlerde oy kullanan seçmen sayısı yüzde 170 arttı. AKP’nin sandıklara seçmenini ilk günlerde ‘Yarın değil HEMEN’ sloganıyla çok organize bir şekilde taşıması bunun asıl sebebi olarak görülebilir. Sonrasında katılım azaldıysa da önceki seçimlere göre total katımın arttığını görüyoruz.”

“Muhalefet çok konuştu ama hiç çalışmadı”

İnci Öykü Yener-Roderburg’un aktardığına göre, oy verme işlemleri başladıktan sonra Almanya’da bazı oy verme noktalarının açılamayacağı anlaşıldı ve oy verilecek yerlerin sayısı azaldı. Yener-Roderburg, buna rağmen AKP’nin insanları oy verme noktalarına hızlı bir şekilde koordine olarak taşıdığını, CHP’nin ise yetersiz kaldığını söyledi:

“AKP’nin otobüs ve minivanları eksik olmadı. Muhalefet yurtdışı seçim çalışmalarına başlayalı çok oluyor fakat pratikte bunun karşılığını görmek mümkün değil. Bakıyorsunuz, Essen’de çoğu sandığa görevli dahi bulamadı CHP. Türkiye İşçi Partisi ve Türkiye Gönüllüleri üzerinden başka partilere mensup müşahit olarak seçim alanındaki kişilerle sandıkları doldurdular. Bu kişilerin sandık eğitimi yoktu ve doğal olarak bu kişilerden bir kısmının tedirginlikleri hissediliyordu. Çünkü Essen’de özellikle Cumhur İttifakı’nın görevlileri, diğer bütün muhalafet görevlilerinden sayıca epey üstün durumdaydı. Yani CHP’nin yarattığı aksaklıklar önlenebilir şeylerdi. Yıllardır burada teşkilatlanmış CHP’nin, -ki seçmen sayısı da az değil- 16 sandığı kendi eğitimli sandık görevlileriyle dolduramamasını hayretle karşılıyorum. CHP’liler ve Yeşil Sol Parti arasında bir dayanışma var alanda ve YSP’liler her sandıkta aktif müşahit bulunduruyor. Fakat her YSP’li müşahide yaklaşık dört AKP’li müşahit düşüyor. YSP’liler de zaten sandıklardan yükselen nefret söylemlerinin ilk hedefi olduklarından ortam genelde gergin. Sonuç olarak bu kadar psikolojik şiddet olan ortamın bu havasını CHP doğru bir teşkilatlanmayla kırabilirdi ama pasif kaldı. Yine de CHP’nin, özellikle Kılıçdaroğlu’nun oyu Almanya’da artacaktır fakat teşkilatlarının bu konuda ciddi bir katkısı olacağı inancında değilim.”

Yener-Roderburg, yurtdışı oyların 14 Mayıs seçimlerine etkisi konusunda ise şöyle konuştu:

“Yurtdışı oylarının Türkiye’ye özel bir etkisi yok. AKP veya Recep Tayyip Erdoğan’a çıkan oylar Türkiye’deki muhalifleri rahatsız ediyor ama Almanya’da insanların yüzde 50’si sandığa gitmiyor. Almanya’da aslında seçmenin dörtte biri AKP’yi destekliyor ama mobilize oldukları için oy oranları fazla diyebiliriz.”

Gelecekte yapılacak seçimlerde yurtdışında sandığa gitme oranlarında ciddi bir artış olma olasılığının düşük olduğunu fakat olursa bunun muhalefet partileri lehine olacağını belirten Yener-Roderburg, şunları dile getirdi:

“Beyin göçü var, evet bu kişiler yüksek ihtimalle muhalefet partilerini destekliyorlar fakat sayısal olarak totalin içinde çok etkisi olmayan bir kesimden bahsediyoruz. Kaldı ki bu kişilerin Türkiye’de halihazırda muhalif partilere oy veren kesimden olduğunu düşündüğümüzde toplamdaki muhalif partilerin oy oranında onların yaratacağı bir değişiklik olmayacak. Bu kişiler Türkiye’de oy kullanacağına, Almanya’da oy kullanacak yani. Almanya’da oy kullanacak olmaları, muhalefet açısından daha sorunlu olacak. Çünkü bu kişiler yurtdışından stratejik oy kullanamayacaklar. Kullandıkları oylar seçim bölgelerine dağıtılacak.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.