TCMB’nin rezervlerindeki iyileşme, kura müdahale için döviz satışını kestiği yorumları yapılmasına neden oldu. Medyascope’a konuşan ekonomist İris Cibre, döviz satışlarının devam ettiğine ancak TCMB’nin “nette alıcı” pozisyonunda olduğuna dikkat çekti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerine kadar kurları baskılamak için kamu bankaları aracılığıyla döviz satıyordu. Seçimlerden sonra müdahale gevşedi ancak sona ermedi. Ekonomist İris Cibre, TCMB’nin faiz kararını, net döviz pozisyonunu ve rezervlerini Medyascope’a anlattı.
“Müdahaleyi durdurmadı, sadece rezerve giren çıkandan daha yüksek”
Ağustos 2022’den itibaren, yaklaşık dokuz ay boyunca 18-19 TL arasında olan dolar kuru, seçimden iki gün sonra, 30 Mayıs’ta 20 TL’yi geçti. Dolar kurunun kısa sürede 23 TL’yi geçmesi, seçimlerin ardından TCMB’nin müdahaleyi gevşettiği ancak 20 gün boyunca 26 TL seviyesinde kalması yeniden müdahale edildiği şeklinde yorumlandı. Ekonomist İris Cibre, Medyascope’a yaptığı önceki değerlendirmede, “Bu müdahaleleri dönem dönem yapmak zorunda, elini çekmesi durumunda, kur çok daha farklı noktalara gelebilir” demişti. Cibre, güncel gelişmeleri şöyle yorumladı:
“Ben net döviz pozisyonuna bakıyorum. Net döviz pozisyonunda 2 Haziran’dan itibaren 17,3 milyar dolarlık bir iyileşme var. Bu, Merkez Bankası’nın nette rezerv topladığına işaret ediyor fakat piyasaya müdahaleyi durdurduğu anlamı taşımıyor. Sadece rezerve giren, çıkandan daha yüksek. Dolayısıyla nette rezerv toplayabiliyor. Normal şartlarda bu rezerv kaynakları kur korumalı mevduat, ihracatçılar ve reeskont dönüşleri. Fakat son dönemde reeskont dönüşlerinde bir azalma vardı. En son haziranda 113 milyon dolar reeskont dönüş var, bu çok düşük bir tutar.”
“Talep geldiğinde TCMB döviz satmak zorunda”
Ekonomim’de yer alan habere göre, TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan, 23 Haziran’da Türkiye Bankalar Birliği (TBB) yönetimiyle yaptığı toplantıda kuru baskılamak için rezerv satışı yapılmayacağını söylemişti. Cibre, Başkan Erkan’ın sözlerini şöyle yorumladı:
“Orada aslında kastettiği nette döviz satışı olmadığı. Nette rezervler güçleniyor. Zaten piyasada kotasyonlar ve likidite çok düşük, satıcı pek yok. Dolayısıyla Merkez Bankası talep geldiğinde, likidite sağlamak durumunda. Aksi halde kurun nereye fırlayacağı belli olmaz. Merkez Bankası dolar/TL’de kotasyonlar ya da likidite yükselene kadar aktör olmaya devam edecek diye düşünüyorum.”
Kurların kademeli olarak serbest bırakıldığını belirten Cibre, müdahalenin verilerde görünebildiğine dikkat çekti. Cibre, “17 Temmuz’da döviz pozisyonunda, en düşük seviyeyi eksi 57,37 milyar dolar ile görmüşüz. 19 Temmuz’a kadar 700 milyon dolarlık bir kötüleşme var. Yani bu sefer rezerve girenden daha çok müdahale edilmiş” diye konuştu.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Erkan’ın ne anlatacağını hayal edemiyorum”
Hafize Gaye Erkan, 27 Temmuz’da TCMB’nin 2023’ün üçüncü enflasyon raporu toplantısını yapacak ve gazetecilerin sorularını yanıtlayacağını hatırlattığımız Cibre, “Erkan’ın ne anlatacağını gerçekten hayal edemiyorum çünkü bir sözlü yönlendirme yok. Atılacak adımlar konusunda da bir açıklama yapılmadığı için ne konuşacağı hakkında bir fikrim yok. Sadece tahminim, enflasyon hedeflemesi ve rezervlerle ilgili konuşacağı” diye yanıt verdi.
“Faiz artışı yarı sıkılaşma görüntüsü sağlıyor ama enflasyon yükselecek, dolar talebi durmayacak”
Ekonomide atılan adımlarla Türkiye’nin bulunduğu yerden çıkamayacağını belirten Cibre, faizin yüzde 17,5’e çıkarılması kararı hakkında şunları söyledi:
“Faiz beklenenin çok altında arttırıldığı için yarı sıkılaşma gibi bir görüntü sağlıyor ama biz böyle yarım duracak bir pozisyonda değiliz. Çok daha net ve keskin, ne olduğu belli olan ve devamının belli olacağı bir şekilde hareket edilmesi gerekiyordu. Faiz artırımını zaten herkes yetersiz buldu, doğru noktada olduğumuzu düşünmüyorum. Daha sert ve keskin hareketler yapılsaydı zaman kaybedilmezdi. Bu bize çok büyük bir zaman kaybı olarak dönecek. Maalesef enflasyon yükselmeye devam edecek. Reelde negatif faiz de tekrar artmaya başlayacak. Bu da dolar talebini durdurmayacak.”
TCMB, temkinli beklentileri de karşılayamadı: Faizi yüzde 15’ten yüzde 17,5’e yükseltti