Formula 1’de 2023 sezonunun 13. yarışı Belçika GP, geçen pazar günü (30 Temmuz) koşuldu. Medyascope Spor yazarı Muhammed Kaya, yılın 13. yarışında hayal kırıklığı yaratan ve beklentilerin ötesinde performans gösterenleri yazdı.
Düşenler ve çıkanlar: Formula 1 Belçika GP analizi
Normal sıralama, sprint sıralama, sprint yarış, yağmur, normal yarış, yağmur ve değişmeyen tek şey Max Verstappen zaferi…
Lastiklerin ve yağmurlu havalardaki FIA kararlarının tartışıldığı haftada değişmeyen tek durum Red Bull yani Max Verstappen zaferi oldu. Yaz arasına kadar yapılan tüm yarışları Red Bull kazandı, yaz arasına dominasyon ile giriyoruz… Gelin yaz arasından hemen önce yapılan Belçika yarışında düşenlere ve çıkanlara beraber bakalım…
Düşenler
Carlos Sainz
Henüz ilk turda, ilk viraj olan La Source’da Oscar Piastri ile temas yaşayan Carlos Sainz hem kendi aracına hem de Oscar Piastri’nin aracına zarar vermiş oldu. Her iki pilot da yarış dışı kaldı. Her iki pilot da suçlanabilir her iki pilot da suçlanamaz aslında ama görece daha tecrübeli olan Carlos Sainz’ın aynalarını kontrol etmesi gerekiyordu.
Carlos Sainz, yaşanan temasın ardından bir süre pistte kaldı. Ferrari kuvvetle muhtemel olası bir yağmur veya kırmızı bayrak ile şans bulabilecek Carlos Sainz’ı pistte tuttu. Bu şansın gelmeyeceği anlaşılınca da (23. Tur) araç pistten çekildi.
Sprint yarışında Charles Leclerc’ten daha hızlı görünen hatta 0,40 saniye daha iyi tempo tutturan Sainz, takım arkadaşının podyum aldığı haftada puan almadan yaz arasına girdi. Tehlike çanları Sainz için daha yüksek sesle çalmaya devam ediyor.
McLaren
Son haftalarda gösterdiği performans ile en iyi ikinci araç dediğimiz McLaren, sprint yarışta gösterdiği performansı yarışa yansıtamadı. Sprint yarışta Oscar Piastri ile ikinci olan McLaren yine aynı ismin cesur refleksinden dolayı yalnızca Lando Norris ile puan alabildi.
Düzlüklerde net bir şekilde hız kaybeden MCL60, Lando Norris’te denenen sert hamur stratejisini çalıştıramayınca iyice gerilere düştü. Neyse ki yumuşak hamur ile tırmanışa geçen Lando Norris, bu hafta olabileceği en iyi yerde bitirerek puan almayı başardı. Büyük bir arka kanat ile Belçika’ya gelen McLaren, düzlükte bu kadar hız kaybettireceğini tahmin etmemiştir muhtemelen. Bu yarışa kalanların nazar boncuğu diyebilecek miyiz, bunu göreceğiz fakat burada alınan puanın çok değerli olduğu da aşikâr.
McLaren’in sprint yarıştaki hızı da görece pist koşullarının daha dengesiz oluşundan kaynaklıydı. Nitekim yarışta gerçek durumu net bir şekilde gördük. Sprint yarışın tempolarında en iyi ikinci isim Oscar Piastri idi.
Sergio Perez
Normal sıralamada 3. olarak Max Verstappen’in cezasından dolayı ilk çizgiden başlayan Sergio Perez, yarışta da fena bir tempo çizmedi ancak hafta boyunca yine dengesizdi. Sprint sıralamada yine arkalarda kaldı; sprint yarışta da Lewis Hamilton ile temas yaşadıktan sonra yarıştan çekilmek zorunda kaldı.
Ana yarışa dönecek olursak, iyi bir start alarak liderliği ele geçirmesi takdir edilesiydi. İlk pitlerden önce de Max Verstappen’i arkasında tutmayı başardı ancak orta hamurlu lastiklerden sonra RB19 ve Max Verstappen uyumu şahlandı.
Sergio Perez dirense de Max Verstappen’e karşı koyamadı ve damalı bayrak çıktığında takım arkadaşları arasında 22 saniyelik bir fark vardı. Yarış temposunda da aralarındaki hız farkı 0,53 saniye dolaylarındaydı, Max Verstappen neredeyse her tur bu şekilde farkı açmıştı. Yaz arasına girerken Sergio Perez de koltuğu adına endişe eden isimlerin başında geliyor.
Williams
Bu hafta olağan akışta Williams için her şeyin iyi gitmesi gerekiyordu ancak pek de öyle olmadı. Normal sıralama turlarında Albon da Sargeant da ilk bölümde elendi ardından Sprint Sıralamada da ikinci bölümde elendiler. Sprint yarışta da her iki isim puan barajının dışında kaldı.
Ana yarışa geldiğimizde uzun stintler ile şans bulabileceğini düşündüğümüz Williams pistte lastikleri pek çalıştıramadı. Düzlüklerde rakiplerinin DRS açmalarına gerek kalmadan geçildiler. Bu bir uyanış olabilir Williams için çünkü Alfa Romeo da HAAS da burada pek de iyi değillerdi.
HAAS
Bir Amerikan takımının takvim bu kadar Amerikan-vari iken geride kalmasına anlam veremiyorum. Özellikle Ferrari’nin uydu takımı refleksi gösterdikleri günden bu yana pek de yarışıyor havası vermeyen HAAS için özellikle Kevin Magnussen’in performansı endişe verici.
Tek turda iyi diye belirttiğim HAAS için bu performans giderek azalıyor maalesef çünkü takımı ileriye götürecek güncellemeler muhtemelen yapılmıyor. Son yıllarda bir Netflix takımı olmaktan öteye geçemeyen HAAS için Formula 1 serüveni yeni takımların gelmesi ile iyice kabusa ve alay konusu olmaya dönüşebilir.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Çıkanlar
Yuki Tsunoda
Nisan ayından bu yana ilk puanlarını alan Yuki Tsunoda için Daniel Ricciardo önemli bir sınav oluyor. Lando Norris, George Russell ve Esteban Ocon gibi görece daha iyi araçlara ssahip pilotlar ile neredeyse aynı tempoları sağladı.
Cumartesi gününü kötü geçiren Yuki Tsunoda, ana yarışın sıralama turlarında takım arkadaşı Daniel Ricciardo’yu alt etmeyi başardı. Yarışta da benzer tempolar tutturmalarına rağmen önde kalmayı başaran Yuki Tsunoda puan almayı başardı. Daniel Ricciardo ile Yuki Tsunoda arasındaki tempo farkı 0,06 saniye civarındaydı.
Charles Leclerc
Daha önceleri Charles Leclerc hakkında şampiyonluk yazıları yazıyorduk ancak bugün geldiğimiz nokta: yarım dakikadan fazla farkla Verstappen’in arkasında olmak. Evet, bu durum iyi görünmeyebilir ancak Monakolu Pilot için arkasında daha iyi bir araca sahip Lewis Hamilton’u tutmak (üstelik 44 tur boyunca) başarı olarak adlandırılır.
Lewis Hamilton ile aralarında yalnızca 0,01 saniye tempo farkına rağmen arkada tutmayı başarmasının yanında start anında aslında Sergio Perez’den 0,26 saniye daha iyi reaksiyon verdi ancak geçilmeyi önleyemedi. Ferrari’nin performansını da baz aldığımızda Leclerc, düşmekte olan bir çıkan olarak bu listeye eklendi.
Esteban Ocon
İyi yarış, iyi tempo, iyi strateji ve bir adet efsane geçiş. Esteban Ocon yarışta olması gereken her şeyi en iyi şekilde yaptı. Haftanın en afili geçişine de Les Combes’ta Yuki Tsunoda’ya karşı yaptı.
14. sıradan başlayıp yarışı 4 puan ile bitirmek hem Alpine için hem de Ocon için önemli bir adım. Takım patronu Otmar Szafnauer’in gönderildiği haftada bunu elde etmek takımı bir arada tutmak adına iyi bir iş oldu. Esteban Ocon şu ana kadar takımın lider pilotu olmayı çok iyi şekilde başardı. Yeni takım patronu ile neler yapacak? Hep beraber göreceğiz.
Fernando Alonso
Sezonun başını baz aldığımızda bu sonuç pek de iç açıcı değil ancak tıpkı Leclerc gibi mevcut durumda bu noktada her şeye rağmen puan mücadelesinde olmak ve hâlâ pilotlar şampiyonasında 3. olmak iyi bir iş.
Sıkıntılı başlayan haftada ana yarışta puan almak, üstelik daha iyi araçlarla kapışmak tam da Fernando Alonso’nun becerebileceği bir durumdu. Bu durumu da gayet iyi yönetti ve en iyi 5. araç olarak anılan Aston Martin ile 6. sırayı görmeyi başardı.
Yarış temposuna baktığımızda da takım arkadaşına (Lance Stroll) 1,16 saniye gibi; yarışta da yaklaşık 13 saniyeleri bulan fark atan Fernando Alonso bunun bir iyileşme olmadığının farkında. Lance Stroll Aston Martin’in gerçek performansını ortaya koyuyor, bu durum da eminim ki Fernando Alonso’yu pek de memnun etmiyor.
Max Verstappen
En yakın rakibi olan takım arkadaşı Sergio Perez’e 22 saniye gibi bir fark atan ve yarış temposunda da (eminim ki zorlamadan) yarım saniye fark tutturan Max Verstappen pistte olduğu sürece yenilmeyecek gibi duruyor.
Vites kutusu değişikliği nedeniyle aldığı cezadan dolayı 6. sıradan başlayınca kimse “kazanamaz” demedi. Liderliği alması da biraz sürdü ancak aldıktan sonra her turda neredeyse yarım saniye farkı açarak liderliğinin altını çizdi. Telsizden bir ara “En hızlı tur için pit yapalım. Pit-stop antrenmanı olur.” gibi sözler de takımına iletti. Bu sezonun yaz arasına girdik ancak sezonun geri kalanı da farklı olmayacak gibi duruyor. Şahane bir uyum.
Yazan: Muhammed Kaya
Editör: Doğa Üründül
