Hollanda’da 13,6 milyon seçmen siyaseti bırakma kararı alan Başbakan Mark Rutte’nin yerine geçecek ismi belirlemek için sandık başına gitti. Yarışı, İslam karşıtı popülist Geert Wilders’in lideri olduğu aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) kazandı. Wilders seçim zaferinin ardından yaptığı konuşmada, “PVV artık gözardı edilemez” dedi.
Ipsos tarafından yayımlanan sandık çıkış anketlerine göre Özgürlük Partisi (PVV) parlamentodaki sandalye sayısını 36’ya yükseltti. Partinin bir önceki dönemde 17 milletvekili vardı. Sonuçların kesinleşmesi halinde Wilders ve partisinin zaferi, Hollanda için yeni bir dönüm noktası olacak. Hollanda’nın Avrupa Birliği’nin (AB) kurucu üyelerinden biri. Bu yüzden Wilders’in zaferi Avrupa’da büyük bir şok yaratacak.
Ancak Wilders, diğer partileri koalisyon hükümeti kurmaya ikna etmeli. Hedefi ise 150 sandalyeli Hollanda Parlamentosu’nda 76 sandalye kazanmak.
60 yaşındaki Wilders seçim zaferinin ardından yaptığı konuşmada, “Biz Hollanda’yı yönetmek istiyoruz ve yöneteceğiz. (Koltuk sayıları hakkında) Bu çok büyük bir sorumluluk” diye konuştu. Camileri kapatmayacağının sinyalini veren Wilders, “Kuran ve camilerin yasaklanması gibi demokratik olmayan ya da anayasaya aykırı tedbirler almayacağız” dedi.
“Hollanda’yı geri alacağız” diyerek sözlerine devam eden Wilders, “Hollanda’nın umudu, insanların ülkelerini geri alması. Sığınma tsunamisinin sınırlanması ve insanların cüzdanlarına daha fazla para girmesi” ifadelerini kullandı.
Aşırı sağcı lider, koalisyon için kendisine sıcak bakmayan diğer partilere seslendi ve “Gölgenizi aşın, birlikte çalışalım” mesajı gönderdi. Oylamadan önce diğer üç büyük parti Wilders liderliğindeki bir hükümette yer almayı reddetmişti ancak durum değişebilir.
Eski Avrupa Birliği (AB) Komiseri Frans Timmermans liderliğindeki İşçi Partisi (PvdA) – Yeşil Sol Parti (GL) ittifakı, 25 sandalye ile seçimin ikincisi. Timmermans, Wilders’in kuracağı bir koalisyon hükümetinde hiçbir ilgisinin olmayacağını açıkça belirtmişti. Timmermans, “Hollanda’dan kimsenin gitmesine izin vermeyeceğiz. Burada herkes eşittir” demişti.
Seçimin kaybedeni: Dilan Yeşilgöz
Dilan Yeşilgöz liderliğindeki Özgürlük ve Demokrasi İçin Halk Partisi bir önceki seçimlere kıyasla 11 milletvekili kaybetti ve 24 sandalye kazandı. Yeşilgöz yenilgiyi kabul ederek şunları söyledi:
“Bizim için sonuç hayal kırıklığı yarattı. Bundan alacağımız büyük dersler var. Yeterince dinlenilmedi, yeterince uygulanabilir çözümler sunulmadı. Liderlik bizde değil. Bu bizim için yeni bir sayfa. Bugünden aldığımız derslerle inandığımız bir Hollanda inşa edeceğiz”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Pieter Omtzigt liderliğindeki merkez sağ Yeni Sosyal Sözleşme Partisi (NSC) ise parlamentoda 20 milletvekili kazanacak. 150 sandalyeden geri kalan 45-46 sandalyenin ise küçük partilere paylaştırılması öngörülüyor.
Yeşilgöz-Wilders ittifakı mümkün mü?
Seçimden önce Yeşilgöz, Wilders liderliğindeki kabinede görev yapmayacağını söylemişti ancak kazanması halinde Wilders ile çalışma ihtimalini de dışlamamıştı. Omtzigt de benzer bir şekilde, “seçmeninin güvenini eyleme dönüştürmeye hazır olduklarını” söylüyor.
Avrupa Birliği için büyük şok
Wilders’in zaferi AB için büyük bir şok. Seçim zaferinin ardından da milliyetçi ve aşırı sağcı liderler Wilders’in başarısını övdü. Fransa’da aşırı sağcı lider Marine Le Pen ve Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Wilders’i ilk tebrik eden liderler oldu.
Wilders, Hollanda’nın AB’den ayrılması için bir referandum hazırlığında. Adı da “Nexit”. İsmi tabiki İngiltere’nin AB’den ayrılmayı tercih ettiği “Brexit”ten geliyor. Fakat şu anda bunu düzenleyecek ulusal bir ruh hali de yok. Wilders, seçim öncesindeki İslam karşıtı söylemini de yumuşattı. Şu anda Hollanda için daha acil konular olduğunu vurgulayan Wilders, cami ve İslami okulların kapatılması gibi politikalarını askıya almaya hazır olduğunu söyledi.
Kaynak: BBC