6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerin en çok yıkıma neden olduğu illerden biri de Hatay’dı. Deprem felaketi sonrasında Hataylıların yaşadığı zorluklar ve siyasi dinamikler oldukça karmaşık bir tablo ortaya çıkardı. İnsanlar, hem deprem psikolojisini atlatıp kenti yeniden kalkındırmaya çalışırken hem de ihtiyaçlarının karşılanması için hükümetten yardım bekliyor. Ancak siyasi çekişmeler ve seçim atmosferi bu süreci daha da karmaşık hale getiriyor.
Hatay’da çözülmesi gereken sorunlar, kaldırılması gereken enkazlar, yıkılması gereken ağır hasarlı binalar ve sarılması gereken yaralar var. Depremin üzerinden bir seneden fazla zaman geçmiş olmasına rağmen sorunlar bir türlü çözülmedi.
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın deprem ve sonrasındaki performansının vatandaşlar tarafından eleştirilmesi ve protestolarla karşılaşması CHP’nin Hatay’daki seçmendeki imajını zedelemiş görünüyor. Bu durum değişim ve şehrin düzeltilmesini isteyen bazı vatandaşların AKP’ye yönelmesine yol açarken, diğer yandan da Erdoğan’ın sözleri ise şehirde büyük bir tedirginlik yaratmış durumda.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, depremin birinci yıldönümünde Hataylılara gözdağı vererek, “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı. Nerede belediye başkanı? Yok” diye konuştu.
Erdoğan’ın bu sözleri Hataylıları sadece tedirgin etmekle kalmayıp aynı zamanda oy vermeye mecbur bırakmış gibi gözükse de bu sözleri tehdit olarak algılayanlar da var. Erdoğan’ın bu sözlerini sorduğumuz vatandaşların cevabı ise şöyle:
- “Cumhurbaşkanı ‘Oy vermezseniz size destek yapmıyoruz, Hatay öksüz kalacak’ dedi. Biz acımızı içimize gömdük, hâlâ 6 Şubat’ta yaşıyoruz, unutamıyoruz.”
- “Hatay gariban oldu, evet. Bu laflardan çok etkilendik ama zaten çekiyoruz çekeceğimiz kadar. Böyle bir şey olamaz, tabii ki biz her zaman onun arkasındayız.”
- “CHP’ye oy vereceğim çünkü cumhurbaşkanı ‘Oy vermezseniz buraya yardımı keseceğim’ diyerek bizi tehdit etmeye başladı. Böyle demesi gerekmiyordu, bizim zaten içimiz yanmış, ailemizi kaybetmişiz”
- “Hatay’ın kalkınması için AK Parti’nin kazanması lazım. Bunu cumhurbaşkanı da açıkladı. Bana ‘Oy vermeyene yardım yapmayacağım’ dedi. O zaman yardım etmeyecek, yani biz sürünmeye muhtacız.”
- “Geçen gün ne dediler ‘Bize oy verirsen düzelir’, böyle olunca Hataylılar yoğun çoğunluk da ‘AK Parti’ diyorlar.”
- “Hiçbirine oy vermeyi düşünmüyorum. Çünkü ‘Hatay’ı öksüz bıraktı’ diyor ya adam, gerçekten öksüz bırakıldık”
- Erdoğan: “Merkezi yönetim ile yerel yönetim el ele vermezse o şehre bir şey gelmez, Hatay’a geldi mi?”
Hatay’da 31 Mart Yerel Seçimleri’nde üç isim öne çıkıyor. AKP’nin adayı Mehmet Öntürk, CHP’nin adayı Lütfü Savaş ve Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) adayı Gökhan Zan.
CHP’nin Hatay’da mevcut başkan Lütfü Savaş’ı yeniden aday göstermesi üzerine TİP, mayıs seçimlerinde İYİ Parti’den milletvekili adayı olan Hataylı eski milli futbolcu Gökhan Zan’ı büyükşehir belediye başkan adayı gösterdi. Zan’ın adaylığını açıklayan TİP, açıklama yaptı, CHP’ye seslendi: “Eğer Hatay halkının üzerinde mutabık kalacağı bir aday gösterilir ve Lütfü Savaş çekilirse biz de kararımızı gözden geçiririz.”
Ancak CHP, depremin ardından protestoların odağında olan ve adaylığı tartışılan Savaş ile yola devam etme kararı aldı.
Peki, tüm bu siyasi çekişmeler halkta nasıl karşılık buluyor?
Enkazların büyük bir bölümünün kaldırıldığını ancak şehrin çok kötü bir durumda olduğunu söyleyen bir Hataylı, yerel seçimlerde eskilerin gitmesini gerektiğini söyledi:
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“Hiç kimseyi görmedik, ne çadırımıza geldiler ne de hatırımızı sordular. Depremin ilk gününden beri acılar içinde yaşıyoruz. Benim için yeni kişi AK Parti adayı Mehmet Öntürk’tür. Lütfü Savaş aday olsa da kazanamaz, kendini rezil eder. Efendi gibi çekilsin, o babayiğitlikle kalsın, onu bu memlekette hiç kimse istemiyor.”
Antakya’da mikrofonumuza konuşan vatandaşların ortak bir söylemi var, “Lütfü savaş seçimi kaybeder”, nedenini sorduğumuzda ise şöyle yanıtlıyorlar: “Deprem zamanı halkının yanında olmadı, bizi terk etti. Şimdi seçim var diye mi ortaya çıktı?”
Hâlâ kayıplarının yasını tutan vatandaşlar, birbirlerine destek olarak Hatay’ı ayağa kaldırmaya çalıştıklarını söyledi: “Hepimiz bir yumruk gibi birbirimize destek oluyoruz. Lütfü Savaş’ı depremin ilk gününden beri gören varsa, ‘gördüm’ desin.”
Hatay’ın problemlerinin çözülmediği aşikâr, bu problemlerin çözülmesi için siyasi parti fark etmeksizin “çalışacak kişi” kazansın diyen Hataylı sayısı da epey fazla. CHP’ye oy vermeyeceğini söyleyenlerin ise alternatifi henüz belli değil. Ancak Hataylılar, CHP’ye küskün kesimin AKP’ye oy vereceğini söylüyor: “Sağdan düzgün birini çıkarırlarsa ona vereceğim ama yok, bulamıyoruz”
Hatay’ın kalkınması için merkezi yönetimlerle yerel yönetimlerin aynı siyasi partiye ait olması gerektiğini söyleyen vatandaşlar, gerekçe olarak ise Erdoğan’ın sözlerini hatırlatıyor. Savaş’ın performansını yeterli görmeyenler ise AKP’nin kazanması halinde Hatay’a yatırım yapılacağını ve sorunların çözüme kavuşacağına inanıyor:
- “Düzeltirse AK Parti düzeltir, başka kimse düzeltemez. CHP zaten Hatay’da öldü, Lütfü Savaş’ı da buradan yuhalıyorum.”
- “Sessiz yürüyüş esnasında ikisinin de protesto edilmesi gerçekten şahsım olarak benim hoşuma gitti çünkü millet acılar içerisinde yaşıyor, bunlar siyaset yapıyor, Lütfü Savaş’ı istemiyoruz.”
- “Tek başımıza bırakıldık. Kendi çabamızla bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bizim elimiz maalesef CHP’den başkasına gitmez ama onlar da hak etmiyor.”
- “Ben CHP’liyim ama CHP kazansın istemiyorum. Lütfü Savaş’ı depremde gördük. Belediye seçimleri partiye bakmıyor, adaya bakıyor. İş yapacak olan gelir umarım.”
- “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan el atarsa Hatay düzelir, ondan başka kimse burayı düzeltemez. Cumhurbaşkanı el atmazsa basit insanlar burayı kaldıramaz.”
- “Gücün bir yerde toplanması lazım, bugün hükümet burada kalır, büyükşehir bir başkasına giderse, güç ikiye bölündüğü zaman asla burası kalkınmaz.”
- “Ben kesinlikle Lütfü Savaş’a günahımı bile vermem. Hani deseler ki ‘Lütfü savaşa günahını ver cennete gideceksin’, ‘Yok günahım bende kalsın, cehenneme gideyim’ derim.”
Hatay’ın problemleri için çözüm olarak AKP’yi görenler bir tarafa, oy kullanmayacağını söyleyenlerin sayısı da çoğunlukta. Siyasetçilere güvenmediklerini söyleyenler, siyasete olan inançlarını da kaybetmiş durumdalar.
- “Şu anda kimsenin Hatay’ı düzeltebileceğini zannetmiyorum, oy kullanmaya da gitmeyeceğim.”
- “Depremde ilk üç gün hiç kimse gelmedi, o zorluğu biliyoruz. Oy kullanmaya pek niyetim yok.”
Deprem zamanı yapılan yardımlar ve vatandaşlara olan desteklerinden ötürü TİP adayı Gökhan Zan’ın kazanmasını isteyenler olsa da yatırım gelmesi için AKP’ye oy vereceklerini söylüyorlar.
“Ölen arkadaşlarımın eşyalarını yakarak ısındım, hangi parti bunu çözebilir?”
Yine de seçim Mehmet Öntürk ve Lütfü Savaş ekseninde ilerliyor. Hataylılar Gökhan Zan’ın kazanmasını istese de öncelikleri Hatay’ın sorunlarının çözülmesi ve şehre yatırım gelmesi. Hatay-Kırıkhan’da mikrofonumuza konuşanlardan biri, aslında bunu şöyle özetliyor:
“Hatay’ın sorunları o kadar büyük ve insanları o kadar çaresiz ki. Ben şu an bu günümüzün siyasetçileri ve bugünümüzün koltuk sevdalılarının hiçbirini çözeceğini zannetmiyorum. Neden daha dün buraya gelirken halkı tehditvari bir konuşmayla, ‘Bendenseniz yaşarsınız, benden değilseniz ölümü hak ediyorsunuz’ zihniyeti ile yürütüyorlar. İnsanlar öldü, çocuklarını, ailelerini, eşlerini kaybettiler. Arkadaşlarımın hiçbirini sabah bulamadım ve çaresizce üç gün boyunca onların ölümünü izledim. Onların eşyasını yakarak kendimi ısıttım. Hangi siyasi parti bunu çözebilir?”
“Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı değil miyiz?”
Antakya’da konuştuğumuz bir vatandaş ise siyaset yapacak bir konumda olmadıklarını ve Hatay’ın sorunlarının çözümünün zor olduğunu şu sözlerle anlatıyor:
“Yıkımların, molozların arasında kendi yaşamımızdan vazgeçtik, çocuklarımızı bir yere getirmenin çabasındayız. Bu şekilde siyaset yapamayız. Şimdi buraya hangi siyasi parti gelirse gelsin burayı düzeltemez. Çünkü burada o kadar büyük yıkım var ki, bu bir gerçek, bunu saklayamazlar. Bir yıl geçmesine rağmen bir faaliyet yok, kim kimi kandırıyor? Siyaset alanı rant alanıdır. Biz bunu çok iyi öğrendik çünkü yaşadık. Günlerce moloz altında kaldık. Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı değil miyiz?”
“15 kişinin eleştirisine bakmayın, Lütfü Savaş sorunları çözer”
Hatay’da Lütfü Savaş’ı eleştirenler kadar, aday olmasının doğru olduğunu söyleyen ve kendisini destekleyenler de var. Lütfü Savaş’ın kişiliğini beğenenler, deprem zamanı belediye başkanı olmasının onun da bir depremzede olduğu gerçeğini değiştiremeyeceğini söylüyorlar:
- “Geçmişi olan Lütfü Savaş, Hatay’ın problemlerini çözebilir”
- “Lütfü Savaş’a eleştiri yapılıyor ama her şey iktidarın elinde. Depremde bazı şeyleri yanlış yaptı ama kendisi de bir depremzede”
- “Devletimiz Lütfü Savaş’a destek göstermediği için yapamadı, daha önceki çalışmalarını biz beğeniyoruz.”
- “Lütfü Savaş tecrübeli bir başkan, 15 kişinin eleştirisine bakmayın, sorunları o çözer.”
- “Lütfü Bey’e de haksızlık yapıldı ama yine de Hatay’ın sorunlarını çözerse AKP çözer.”