Ayhan Bora Kaplan soruşturması kapsamında süren davada, Kaplan’ın azmettirmesiyle öldürüldüğü öne sürülen Mahfuz Tatar’ın kardeşi İlhan Tatar dinlendi. Tatar, kendisine soru soran Kaplan’a “Asıl uyuşturucu baronu sensin, seninle Süleyman Soylu” dedi. “Devlet büyüklerimiz hakkında doğru dürüst konuş” diye karşılık veren Kaplan, savunmasında “Devlet büyüklerinin ismini istediler ama vermedim” dedi ve tahliyesini talep etti.

Ayhan Bora Kaplan’ın lideri olduğu, “Kaplanlar” olarak bilinen suç örgütünden 20’si tutuklu 61 sanığın yargılandığı Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ikinci duruşması Sincan Cezaevi’nde 22 Mayıs Çarşamba günü devam ediyor. Duruşmanın üçüncü gününde, öldürülen Mahfuz Tatar’ın kardeşi İlhan Tatar dinlendi. Tatar “Bu cinayette bürokrasinin, hakimlerin ve savcıların olduğunu biliyoruz. Suç duyurularımız hiçbir şekilde dikkate alınmadı. Biz bu olayın aydınlatılmasını istiyoruz. Şikayetçiyim” diye konuştu.
- “Kaplanlar çetesi” davasında ikinci duruşma | Ayhan Bora Kaplan, kendisini işkence yapmakla suçlayan Erkan D.’ye sorular sordu
- İçişleri Bakanı’ndan Ayhan Bora Kaplan açıklaması: “Emniyet mensuplarıyla ilgili müfettiş raporu tamamlandı, bundan sonrası yargıda”
- Ayhan Bora Kaplan soruşturması: Bir komiser daha gözaltında, şüpheli kişi adli kontrolle serbest
Kaplan: “Devlet büyüklerimiz hakkında doğru dürüst konuş”
İlhan Tatar, Ayhan Bora Kaplan’ın davadan çekilmesi için kendisine çete üyeleri aracılığıyla para teklifinde bulunduğunu ileri sürdü. Tutuklu sanık Kaplan’ın “Ağabeyin uyuşturucu ticareti yapıyor muydu” sorusuna Tatar, “Asıl baron sensin, seninle Süleyman Soylu” diye yanıt verdi. Bunun üzerine Kaplan, Tatar’a “Devlet büyüklerimiz hakkında doğru dürüst konuş” dedi.
Tatar’ın avukatı: “Kaplan’ın azmettirici olduğu belirtilmesine rağmen mahkeme HTS kayıtlarını talep etmedi”
İlhan Tatar’ın avukatı ise “Müvekkilim Ayhan Bora Kaplan’ın, ağabeyinin cinayetinde azmettirici olduğunu belirtiyor ancak kolluk, mahkeme hiçbir zaman HTS kayıtlarını talep etmedi. Dosyaya celp edilmesini istedik ama celp edilmedi” diye konuştu.
Tutuklu sanıklar tahliyelerini talep etti
Müştekilerin beyanlarının ardından sanıkların talepleri alındı. Tutuklu sanıklar Ayhan Bora Kaplan, Adnan Kaplan, Arif Buğra Meşe, Deniz Uğurcan, Emir Akyol, Furkan Anıl Bahar, Hasan Can Saraçoğlu, Hasan Arslantaş, Levent Erdoğan, Mahmut Gökhan Çangay, Muhammed Kaplan, Tansel Aktan, Uğur Pekşen, Umut Can Yıldırım, Yusuf İzzet Savaş tahliyesini talep etti.
Kaplan: “Devlet büyüklerinin ismini vermemi istediler ama vermedim”
Duruşmada tahliyesini talep eden Ayhan Bora Kaplan, suç örgütünün iki numaralı ismi olduğu iddiasıyla gözaltına alındıktan sonra gizli tanık olan Serdar Sertçelik’in ifadeleri üzerine tutuklanan Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik’i suçladı. Kaplan, dava dosyasının başından sonuna kadar Murat Çelik ve ekibi tarafından hazırlandığını ileri sürdü:
“Buna savcı Mustafa Kaya’yı da alet etmişlerdir. Bana bir kumpas yaptılar. Ben kaçsam havalimanından mı kaçarım, bu kadar gerizekalı mıyım? Başsavcıyı ikna edememişler. Ardından Murat Çelik ‘Ben sana müşteki bulayım’ dedi. Böyle hukuk olur mu? Devlet büyüklerinin ismini vermemi istediler ama vermedim. Ben öyle namussuz değilim. Üç beş tane emniyet müdürü tamamen şov yapmak, isimlerinin duyulması için yaptı bunları.”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“Bu medya niye sürekli beni yazıyor çünkü 15 Temmuz’da lanetlendim ”
Ayhan Bora Kaplan, ailesiyle tehdit edildiğini belirterek “Bunun üzerine artık mecbur kaldım tehdit edildim çünkü, sadece polislerle ilgili kısımları kabul ettim ama devlet büyükleri ile ilgili kısımları kabul etmedim” dedi. Söylediklerinin ciddiye alınmadığını öne süren Kaplan, şunları söyledi:
“Bunların aldıkları ifadelerin hepsi çöptür. Burada baskı altında ifade vermeyen kimse yoktur. Mülakat odasında dövüyorsunuz insanları, sonra ifade verdirtiyorsunuz. Bu dosyanın en baştan yapılması lazım. Herkes yeniden ifade vermeli ve adaletli yargılama yapılmalı. Bu medya niye sürekli beni yazıyor çünkü 15 Temmuz’da lanetlendim ben. Ama bugün yine olsa yine çıkardım, cezaevinde olsam demir parmakları kırar çıkardım. 15 Temmuz’da FETÖ’cüler ülkeyi ele geçirseydi ben bugün idam cezasıyla yargılanırdım.”
- 15 Temmuz’da TRT önündeki silahlı fotoğraf, telefonunu kilitlemesi ve daha fazlası: İşte Ayhan Bora Kaplan davasında yaşananlar
- Bakanlar, yargıçlar, emniyet mensupları: İşte Ayhan Bora Kaplan dosyasında gündeme gelen isimler
“Tanıkların ismini vermekten korkuyorum”
Bir polisin ismini vermek istediğini ancak ona baskı yapılacağını düşündüğü için veremediğini söyleyen Bora Kaplan, şöyle devam etti:
“Bunları çağırın gizli olsa da dinleyin. Bu dava medya üzerinden yürüyor. Ben tanıkların ismini veremiyorum çünkü korkuyorum. Resul Aydoğan isimli polis verdiğim insanlarla görüşecek çünkü verdiğimde eminim. PKK’dan firar eden Muhammed Sağ dinlenmiş bu davada. Böyle bir şey olabilir mi? Ben suçsuzum, suçsuz olduğuma inanıyorum. İlhan Tatar’ı da polislerin yönlendirdiği belli. Benim örgütle işim yok. Ben suçlu değilim. Adalete olan inancımı yitirmek istemiyorum. Tahliyemi istiyorum. Gerekirse ev hapsi verin bana ama tahliyemi istiyorum.”
Sanık avukatları tutuklanan polisleri gerekçe gösterdi, tahliye talep etti
Tutuklu sanık Adnan Kaplan’ın avukatı Mehmet Yaşar Bulduk, usule karşı savunmada bulundu. Daha önce mahkemede 13 dakikalık bir video gösterdiğini söyleyen Bulduk, “Bunu çok detaylı izlemiştiniz ancak burada taleplerimiz dikkate alınmıyor. Erkan Doğan’ın beyanlarına ilişkin tek bir soru sormadınız. Tutuklanan emniyet görevlilerinin ‘tanığı etkilediği’ belirtiliyor. O yüzden bu dosyaya sunulan HTS kayıtlarına nasıl güvenilebilir? Müvekkilimin tahliyesini istiyorum” diye konuştu.
Tutuklu sanık Muhammed Kaplan’ın avukatı Volkan Şener ise emniyette yaşanan şiddet, baskı ve tehdit iddialarının ardından tutuklanan emniyet görevlilerini hatırlatarak “Ancak siz hiçbir işlem yapmadınız. Bu kişiler tanıklar üzerinde baskı kurarak zorla beyanlarda bulundurdu. Bunlar adliyeye karşı işlenen suçlardır ve yargılamaya etki etmek içindir” dedi. Şener, mahkemeden kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunmasını ve müvekkilinin tahliyesini talep etti.
Avukat İbrahim Kaman da Tansel Aktan’ın tutuklanan emniyet görevlilerinin durumlarını takip ettiklerini söyleyerek, “Bu dosyanın alt yapısını oluşturan gizli tanıkların ifadeleri, sunulan kayıtlar bu dosyada geçersiz hale gelmiştir” dedi.
Necdet Atilla Çiftçi’nin avukatı ise “Üçüncü sınıf emniyet müdürünün sadece müştekiyi teşhis etti diye yargılanması doğru değildir” diyerek adli kontrol tedbirlerinin kaldırılması talebinde bulundu.
Müşteki avukatları tutukluluk hallerinin sürmesini istedi
Kaplanlar çetesinin iki gün boyunca kendisine işkence ettiğini öne süren müşteki Erkan Doğan’ın avukatı ise tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devam etmesini talep etti.
Duruşmaya 23 Mayıs Perşembe günü devam edilecek.
(ANKA)