Kadınlar, Semih Çelik’in İstanbul-Fatih’te surlardan atlayarak intihar etmeden önce, yarım saat arayla katlettiği Ayşenur Halil ile İkbal Uzuner için eylemlerini sürdürüyor. Kadınlar, Türkiye’nin farklı şehirlerindeki eylemlerle kadın cinayetlerine tepki gösteriyor.
Türkiye sokakta
Türkiye’de kadınlar, farklı illerde İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil’in saldırgan Semih Çelik tarafından öldürülmesini protesto ediyor.
Türkiye’de son günlerde artan kadın cinayetlerine tepki göstermek amacıyla Diyarbakır’daki çeşitli sivil toplum kuruluşlarınca yürüyüş düzenlendi. Dağkapı Meydanı’nda başlayan yürüyüş, Melik Ahmet Caddesi’ndeki Turgut Özal Yer Altı Çarşısı’ndaki bir işyerinin önünde son buldu.
Yürüyüşe DEM Parti milletvekilleri Ceylan Akça Cupolo, Adalet Kaya, belediye eş başkanları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve 10 gün önce Van’da kaybolan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in yakınları katıldı.
TÜRKİYE’DEKİ EYLEMLERİN VİDEOSUNU İZLEMEK İÇİN BURAYA TIKLAYIN!
“Kadın bedenini savaş meydanına çeviren bu siyasettir”
Yürüyüşün ardından konuşan DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça Cupolo, faillerin şiddet geçmişi olduğunu söyledi. Devletin kadınları korumadığını söyleyen Cupolo, şöyle devam etti:
“Faillerinin hepsinin şiddet geçmişi vardı. Ama bu devlet biliyordu. Fakat bilerek bu kadınları korumadı. ‘Bilmiyorum’ demesinler. ‘Bu erkeklerin şiddet düşkünü olduklarını bilmiyoruz’ diyemezler. Kadın bedenini savaş meydanına çeviren bu siyasettir. Bunu kabul etmiyoruz. Bize politik slogan atmayın diyorlar. Bedenimiz politikanın malzemesi yapılmışken, tabii ki politik sloganlar atacağız.”
Türkiye sokakta: Malatya’da kadın cinayetlerine tepki
Malatya Demokratik Kadın Platformu, İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil’in katledilmesiyle ilgili basın açıklaması yaptı. Platform adına konuşan Sağlık Emekçileri Sendikası Malatya Şube Temsilcisi Elif Bali, kadın cinayetlerinin önlenmesi için acil adımlar atılması gerektiğini vurguladı. Bali şu ifadelere yer verdi:
“Semih Çelik, İstanbul’da yaklaşık bir saat içinde iki kadını vahşice katletti. Ayşegül Halil ve İkbal Uzuner, açıkça katliam çağrısı yapan Semih Çelik tarafından katledildiler.”
İzmir Barosu “kadın cinayetlerine karşı” iktidara seslendi
İzmir Barosu, kadın cinayetlerini protesto etti.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Başkan Yardımcısı Zöhre Dalkıran, iktidara yasaları uygulama çağrısı yaptı. Dalkıran, “Biz öldürülen her kadının ardından taziye mesajları ve üzüntü bildiren açıklamalar duymak istemiyoruz. Dolayısıyla sorumluluklarınızı yerine getirmenizi bekliyoruz” dedi.
Türkiye sokakta: Kadınlar üniversitelerde de eylem yaptı
Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencileri de kadın cinayetlerini protesto etmek için bir araya geldi. 3 bin öğrenci yürüyüşte “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Kadın cinayetleri politiktir” sloganları attı.
Kadın Çalışmaları Topluluğu Başkanı Selen Sarul, yürüyüş sonrası basın açıklaması okudu. Sarul açıklamada şöyle dedi:
“Kadına yönelik şiddet ve cinayetler, bireysel olaylar değil, toplumsal ve yapısal sorunların bir sonucudur. Failleri cezalandırmayan, kadınları korumaktan aciz bir sistem her gün daha fazla acıya neden oluyor. Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner’in katledilmesi bu şiddetin ulaştığı noktayı bir kez daha gözler önüne serdi. Failin bir yıl önceki öldürme tehdidine rağmen ciddi bir soruşturma açılmamış olması devletin ne kadar yetersiz kaldığını gösteriyor.”
Boğaziçi Üniversitesi’nde de kadınlar yürüyüş düzenledi. Öğrenciler, “Gücümüzü, bir kişi daha eksilmemek için her yerde mücadele eden kadınlardan alıyoruz. Şiddetten uzak, eşit, özgür bir yaşamı biz kadınlar mücadelemizle, isyanımızla, kadın dayanışmasıyla kuracağız. Sokaklarda katledilmediğimiz bir yaşamı hep birlikte kuracağız” dedi.
“Olayı psikiyatrik nedenlere bağlamak sorunu çözmez”
Türkiye Psikiyatri Derneği de kadın cinayeti faillerinin “psikolojik” rahatsızlıkları olduğu iddialarının sorunu çözmeyeceğini söyledi. Psikiyatristler açıklamada, “Şiddetin faillerinin adını koymak ve şiddeti doğuran toplumsal cinsiyetçi algıyı ele almak yerine olayı psikiyatrik nedenlere bağlayarak yapılacak açıklamalar, tanımlamalar ve müdahaleler sadece sorunu çözememekle kalmaz, hem bir meslek grubu ve bilim alanını hedef göstermek hem de psikiyatrik hastalıkları ve hastalığı bulunan kişileri damgalayarak tedavi süreçlerinin önünü kapatmak anlamına gelecektir” dedi.
CHP’li gençler ve kadınlardan protesto
CHP’li gençler ve kadınlar, kadın cinayetlerini ve cinayetlere karşı iktidarın tutumunu protesto etti. İktidarı, İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamaya çağıran CHP’liler, “Bu düzene sessiz kalmayacağız. Dolayısıyla bu düzenin kurbanı kadınlar ve çocuklar olmayacak. Kadınları ve çocukları koruyamayan, korumayan bu düzeni mutlaka değiştireceğiz. ‘İstanbul Sözleşmesi yaşatır’ demeye de, ‘6284’ü uygula’ demeye de devam edeceğiz” dedi.