Kadın STK’lar sahip çıktı: Soyadı düzenlemesi 9. Yargı Paketi’nden çıkarıldı

TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 9. Yargı Paketi’ndeki, kadınların eşlerinin soyadını almak zorunda olmalarını öngören 15. Madde geri çekildi. Böylece, kadınların evlilik sonrası istedikleri takdirde kendi soyadlarını kullanabilmelerin önü açıldı. Peki bu maddenin geri çekilmesinde, TBMM’deki görüşmeleri dikkatle izleyen kadın sivil toplum kuruluşlarının rolü ne oldu?

Soyadı düzenlemesi 9. Yargı paketinden çıkarıldı
Soyadı düzenlemesi 9. Yargı Paketi’nden çıkarıldı

Kamuoyunda “9. Yargı Paketi” olarak bilinen ve “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Ancak kadın kuruluşlarının gözü kulağı, pakette yer alan soyadı düzenlemesindeydi.

Anayasa Mahkemesi (AYM) eşitlik ilkesine aykırı olduğu için değiştirilmesi gerektiğine hükmetmesine rağmen, 9. Yargı Paketi’ne konulan teklif, uygulamanın eskisi gibi devam etmesini öngörüyordu. Bu düzenlemeye göre evli kadınların bekarlık soyadını yalnızca eşlerinin soyadıyla birlikte kullanmaları gerekiyordu. Ancak 15. Madde geri çekildi.

Böylece normal koşullarda evli kadınların, dilerlerse kendi soyadını, dilerlerse eşlerinin soyadını ya da iki soyadı birlikte kullanmalarının önünde hiçbir engel kalmadı. Yönetmelik veya genelgede bir değişiklikle bu sorun çözülebilir.

Konunun takipçisi olan Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) evli kadının bekarlık soyadını ancak eşinin soyadıyla birlikte kullanmasını öngören hükmün metinden çıkarılması için kamuoyu oluşturarak mücadele etti.

“Kadının soyadı” düzenlemesi 9. Yargı paketinden çıkarıldı

Soyadı düzenlemesi sürecinde EŞİK’in önemi

EŞİK gönüllüleri, kadınların evlilikte sadece kendi soyadlarını kullanabilme hakkını korumak için uzun süreli ve kapsamlı bir mücadele verdi. Platform kurulduğundan bu yana, kadınların taleplerini sürekli olarak gündemde tutmak amacıyla milletvekilleriyle doğrudan iletişime geçti. Bu süreçte, iktidar ve muhalefet partilerinin milletvekillerine, hatta parti genel başkanlarına, kadın haklarıyla ilgili kapsamlı dosyalar iletildi. Ayrıca parti liderleriyle görüşüldü.

EŞİK, İstanbul Sözleşmesi, Türk Ceza Kanunu (TCK) ve nafaka gibi önemli kadın hakları konularının yanı sıra, 9. Yargı Paketi’ndeki soyadı düzenlemesi üzerine de yoğun bir şekilde çalışarak, bu konunun hem gündemde kalmasını sağladı hem de tartışılmasına öncülük etti.

Ayrıca EŞİK gönüllüleri, ilgili milletvekillerini yakından takip ederek, gerektiğinde telefon ve WhatsApp aracılığıyla taleplerini doğrudan iletti. Özellikle kritik oylamalarda, bu vekillerle birebir temas kurarak, iktidar ve muhalefet partilerinin milletvekillerini sürekli olarak “yakın markaja” aldılar. Sürecin hiçbir aşamasında rehavete kapılmalarına izin vermediler. Ayrıca Meclis TV ve canlı yayınları takip ederek, milletvekillerinin konuşmalarını anbean izlediler ve gündemi eş zamanlı olarak diğer kadınlarla paylaştılar. Bu aktif takip ve iletişim sayesinde, kadın haklarıyla ilgili gelişmelerin sürekli olarak izlenmesini ve gerektiğinde müdahale edilmesini sağladılar.

“İktidar vekilleri randevu taleplerimizi yanıtsız bıraktı”

EŞİK Platformu gönüllüsü Tülin Kesiktaş, kadınların kazandığı bu zaferin, aynı zamanda iradelerinin Meclis’e yansımasının bir göstergesi olduğunu belirterek, uzun süredir yürütülen lobi faaliyetlerinin bu başarının arkasında önemli bir rol oynadığını vurguladı. Kesiktaş, özellikle milletvekilleriyle yapılan birebir görüşmelerin ve siyasi partilerle kurulan sürekli iletişimin etkili olduğunu belirtti. Ayrıca geçmişte erkek milletvekillerinin kadın hakları konusunda daha mesafeli bir tutum sergilediğini ancak zamanla erkeklerin de kadın sorunlarıyla daha fazla ilgilenmeye başladığını dile getirdi. Kesiktaş sözlerine şöyle devam etti:

“Tüm siyasi partilerden kadın-erkek çok sayıda milletvekili ile iletişim halindeydik. Sabahlara kadar çalışarak inanılmaz bir lobi oluşturduk. EŞİK olarak 9. Yargı Paketi taslak olarak yayımlandığından itibaren soyadı konusunu hem kadın hareketinin hem Meclis’in gündeminde yer almasını sağladık.”

Soyadı düzenlemesi için yerel iletişim ağı da kuruldu

Platform yalnızca milletvekilleriyle değil, yerel düzeyde de güçlü bir iletişim ağı kurarak faaliyetlerini genişletti. Farklı illerdeki gönüllüler, bulundukları şehirlerdeki milletvekilleriyle görüşerek platformun taleplerini onlara iletti. EŞİK üyeleri, vekillerin kadınların taleplerine yanıt vermelerini sağlamak için hem telefonla hem de yüz yüze iletişim kurarak etkili bir bağ oluşturdu. Özellikle kritik oylamalar öncesinde milletvekillerinin platformun taleplerine duyarlılık göstermeleri için yoğun bir baskı yaratıldı. Bu süreçte, mesajlar ve e-postalar gönderilerek vekiller üzerinde etkili bir iletişim stratejisi uygulandı.

EŞİK gönüllülerinin yoğun çabalarının ardından, AYM’nin iptal kararıyla kadınların evlilik sonrası kendi soyadlarını kullanma hakkı kazanmaları süreci yeni bir boyuta taşındı. AYM, geçen yıl, evli kadınların bekarlık soyadını yalnızca eşlerinin soyadıyla birlikte kullanmalarını öngören Medeni Kanun hükmünü “eşitlik” ilkesine aykırı bularak iptal etti. Ancak AYM’nin iptal kararına rağmen, kadınların nüfus müdürlüklerinden ve ilgili kamu kurumlarından soyadı değişikliği taleplerine olumlu yanıt verilmedi. Müdürlükler ya başvuruları reddetti ya da hiçbir cevap vermedi. Bu durum üzerine, platform bir sonraki adım olarak yasal başvurular yapmaya karar verdi.

EŞİK, bu noktada çeşitli kurum ve kuruluşlara başvurular yaptı. Başvurular, kadınların anayasa ve uluslararası sözleşmelerle korunan haklarını talep ediyordu. Ancak kurumlar başvuruları sonuçsuz bıraktı. Yanıtlarda ise sadece geçiştirme ifadelerine yer verilerek talepler sürüncemede bırakıldı.

Bu aşamada, EŞİK gönüllüleri belediyeler düzeyinde de bir baskı süreci başlattı. Belediyelere yazılar gönderilerek, evlendirme memurlarının AYM kararına uymaları gerektiği ve kadınlara eşlerinin soyadını dayatmamaları gerektiğini hatırlattı. Ancak belediyelerden de “Meclis bir düzenleme yapmadığı sürece biz mevcut uygulamayı sürdüreceğiz” şeklinde yanıtlar alındı.

Platform, bu olumsuz yanıtlara rağmen hukuki temellere dayanarak tüm kurumlara baskı yapmaya devam etti.

 “Hakkımızı kaybetmemek için büyük bir mücadele verdik”

EŞİK Platformu gönüllüsü avukat Sema Yurtbilir, EŞİK gönüllülerinin stratejik bir adım atarak belediyelere yazılar gönderdiğini, “AYM kararı var, artık kadınlara eşlerinin soyadını dayatamazsınız” şeklinde uyarılar yaptıklarını belirtti. Yurtbilir, “Baskı yapmaya devam ettik çünkü eğer üst düzeyde bir şey yapılmıyorsa, aşağıdan baskı yaparak yukarıyı harekete geçirmeye çalıştık” dedi. Yurtbilir, kurumsal yapılardan olumlu yanıt alamadıkları halde, baskılarının etkili olduğunu belirtti ve “Hakkımızı savunmak için büyük mücadele verdik” diye konuştu.

9. Yargı Paketi’nde yer alan ve kadınların soyadını yalnızca eşinin soyadıyla birlikte kullanmalarını öngören hüküm, yapılan bu etkili lobicilik çalışmalarının da etkisiyle geri çekildi. Bu zafer, yalnızca EŞİK üyelerinin değil, geniş bir kadın dayanışmasının başarısı olarak öne çıktı.

EŞİK Platformu gönüllüsü Serap Dalkılıç da bu kazanımla ilgili şunları söyledi:

“Kadınlar soyadlarını doğumla kazanıyorlar, evlilik nedeniyle kendi soyadlarını tek başlarına kullanamamaları eşitliğe aykırıdır. Cinsiyete dayalı ayrımcılıktır. İçişleri Bakanlığı, kadınlara karşı bu hukuksuz dayatmaya derhal son vererek AYM’nin iptal kararı doğrultusunda işlem yapmalıdır. Bunun için, uygulamayı düzenlemek üzere, Anayasa’ya ve uluslararası sözleşmelere uygun basit bir genelge ile nüfus müdürlüğünün nasıl işlem yapacağı belirlenmeli; isteyen evli kadınların ve yeni evlenen kadınların sadece evlilikten önceki soyadları ile yaşama haklarına yönelik ihlale bir an önce son verilmelidir. Soyadımız bizim kimliğimiz, nasıl erkeklerin soyadına ilişkin bir düzenleme yasalarda yer almıyorsa, kadınların soyadına dair bir düzenleme de olamaz. Soyadımız hakkımız, bütün haklarımıza sahip çıktığımız gibi soyadımıza da sahip çıkmaya devam edeceğiz.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.