Birleşmiş Milletler geçtiğimiz hafta içinde Dünya nüfus gününü kutladı
30 senedir kutlanılan Dünya nüfus günü, nüfusun artmasıyla yaşanan sorunlara görünürlük katmak için kutlanıyor. Nüfus artışları ülkelerin aile planlama, yoksulluk, çevre kirliliği, eşitsizlikler gibi problemlerini derinleştiriyor.
Birleşmiş Milletler 2050’ye kadar dünya nüfusunun 10 milyara yaklaşacağını öngörüyor. Bu çılgın nüfus artışının karşısında birkaç ülke var ki, bu trendin aksi yönünde bir hareketlenme gösteriyor ve bu ülkelerin nüfus ivmeleri sürekli düşüyor.
Rusya’da geçen sene dünyaya gelen bebeklerin sayısı 1 milyon 689 bin 900’dü.
Hayatını kaybeden kişilerin sayısı ise 1 milyon 824 bin 300 kişi olarak kaydedildi. Buna göre 134 bin 400 kişilik nüfus kaybı oldu. Aynı sene içinde ülkeye 212 bin kişinin göç etmesi nüfusu arttırdı.
Suriye’de savaş milyonları topraklarından koparttı
Suriye’de nüfusun gerilemesinin tek sebebi 2011’den beri süregelen iç savaş. Milyonlarca mülteci kabul eden Türkiye, Ürdün ve Lübnan gibi ülkelerin nüfusu ise eşit oranda arttı. Mülteci veya sığınmacı statüsünde komşu ülkelerde yaşayan 7.6 milyon Suriyeli bulunuyor. Savaşta hayatını kaybeden Suriyeliler’in ise yarım milyona yakın olduğu düşünülüyor.
Litvanya ve Letonya’dan beyin göçü
Ekonominin yükselişte ve yaşam standartlarının ise oldukça yüksek olduğu bu Doğu Avrupa ülkelerinde genç ve eğitimli kesim, iş piyasasının tatmin edici olmaması ve eğitimli gençlerin potansiyellerini ülkelerinde yakalayamayacakları yönündeki inanç yüzünden bu ülkelerden kaçıyor.
Avrupa Birliği üyesi ülkelerin vatandaşlarının birlik içindeki her ülkede serbestçe çalışabilme haklarının olması da bu göçü kolaylaştırıyor ve Litvanya ile Letonya dünyada genç nüfuslarını en hızlı kaybeden iki ülke olarak tarihe geçiyor.
Japonya’nın nüfusu son 50 yılın en düşük seviyesine geldi. 1 sene içinde doğum sayısı 1 milyonun altında kalırken, ölüm sayısı 1 milyon 300 bini aştı. Japonya İstatistik Bürosu tahminine göre, Japonya’nın nüfusu 2050 yılına kadar 127 milyondan 100 milyona gerileyecek. Japonya nüfusu 1900 yılında 44 milyonken, nüfus 2000 yılında 128 milyona yükseldi. Nüfus artışında ortalama yaşam süresinin artması ve ailelerin en az iki çocuk yapması etkili oldu. Ancak 1970’lerin sonlarından itibaren Japonya’da doğum oranlarında düşüş başladı. Hükümet, gelecek 50 yılda nüfustaki azalmayı kontrol altına alarak ülke nüfusunu 100 milyonun üzerinde tutmayı hedefliyor.
Ama Japonya’da hükümetlerin 1990’ların ortalarından beri ailelerin çocuk sayısını artırmak için teşvikler getirdiği, ancak bunların sonuç vermediği biliniyor.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.