Grafik tasarımcı ve sanatçı Vahit Tuna’nın “Mağara” isimli beşinci kişisel sergisinde, yapay zekânın “opera” olduğuna karar verdiği sesleri bir opera sanatçısı yorumluyor. “Mağara” sergisi, 1 Ekim’e kadar Beyoğlu’ndaki Versus Art Project’te ziyaretçilerini bekliyor.
Tuna’nın yapay zekâ ile insan yaratıcılığını bir araya getirdiği bu son sergisini, sanat eleştirmeni Ali Akay ile konuştuk. Akay’a göre bu sergi, bireysel süreçleri ön plana çıkarmasıyla, kimlik ve vatanseverlik gibi politikacıların sıklıkla kullandığı kavramları bir adım öteye taşıyor ve böylece siyasi bir anlam kazanıyor.
Yapay zekâ ile insan yaratıcılığının kesişimi
Tuna, iki yıl önce tutmaya başladığı ve Rorschach Günlüğü adını verdiği kayıtlara yenilerini eklemeye devam ediyor. Yüzlerce adet bilinçdışı leke ve örüntüyü bir zihin kurmacası içerisinde ses ve ışığa maruz bırakan Tuna, bunlara yepyeni bir form kazandırıyor.
“İmgeler için bir ses nasıl elde edilir” sorusuyla yola çıkan sanatçı, yapay zekâya binlerce saat opera bestesi dinletiyor. Bu yazılım, sanatçının son iki yılda ürettiği imajlar arasındaki ton farklarını sese dönüştürüyor. Ortaya çıkan sesleri ise opera sanatçısı Ayşe Yakut Somer seslendiriyor. İki saate yakın süren bu kayıtlar, küçük parçalara bölünüyor. Uygulanan algoritmayla yüzlerce olasılığa dönüşen bu sesler, yapay zekâya dinletiliyor. Yapay zekâ da “opera” olduğuna karar verdiği parçaları yeniden birleştirerek ortaya yepyeni bir opera bestesi çıkarıyor. Somer, yapay zekânın düzenlediği bu besteyi yeniden seslendiriyor ve ortaya bu sergi çıkıyor.
Özetle; yapay zekâ opera öğreniyor, ardından öğrenip de ortaya koyduğu çalışmayı bir opera sanatçısı yorumluyor.
“Mağara” sergisi, 1 Ekim’e kadar Beyoğlu’ndaki Versus Art Project’te ziyaretçilerini bekliyor.