Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Nadira Kadirova’nın şüpheli ölümünden sonra ilk kez konuşan Şirin Ünal: “Milletvekili dokunulmazlığımı bir kenara bırakıp parmak izi verdim”

AKP İstanbul Milletvekili Şirin Ünal’ın evinde yaklaşık bir yıl çalışan Özbekistan vatandaşı Nadira Kadirova’nın şüpheli ölümünün ardından herkes Ünal’ın açıklama yapmasını bekliyordu. Şirin Ünal, Kadirova’nın ölümünden 15 gün sonra TBMM Genel Kurulu’nda konuştu. Ünal, ailesinin ve kendisinin bazı kesimler tarafında yerin dibine sokulduğunu belirtti ve “Türk Silahlı Kuvvetlerinde ve TBMM’de yaptığım çalışmalardan hoşnutsuz ve huzursuz olanlar bunu fırsata çevirip beni ve ailemi yerin dibine soktular. Allah bu duruma hiçbirinizi düşürmesin” dedi.

Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Cihangir İslam, Kadirova’nın ölümüyle ilgili, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu‘nun yanıtlaması istemiyle Meclis’e 1 Ekim 2019 tarihinde soru önergesi vermişti. Genel Kurul’da söz alan İslam, Nadira Kadirova’nın ölümünü tekrar gündeme getirdi, Ünal’ı açıklama yapmaya davet etti.

“Son iki üç aydır psikolojik yapısındaki bozulmaları fark edince ikinci elemanı aldık, onu gönderemeden kendisini gönderdi”

Şirin Ünal, Kadirova’nın son iki üç aydır psikolojik sorunları olduğunu belirtti:

“Maalesef iki hafta önce konutumuzda tatsız bir olay yaşandı. Sözlerimin başında merhumeye Allah’tan rahmet diliyorum. O kızcağız ocak ayından beri, yirmi senedir hasta olan, MS hastası olan ve şu anda yatalak durumundaki eşime bakan iki yardımcıdan biriydi. Son iki üç aydır psikolojik yapısındaki bozulmaları fark edince ikinci elemanı aldık, onu gönderemeden kendisini gönderdi, Allah rahmet eylesin.”

“Kadirova’nın kendisini kilitleyip intihar ettiği odanın kapısını kırmaya çalıştık -omzum hâlâ ağrıyor- ama başarılı olamadık”

Olayın yaşandığı gün ailesinin ve ifade verdiğini söyleyen Şirin Ünal, o günü şöyle anlattı:

“Olayın beşinci dakikasında polisimiz, ambulansımız ve itfaiyemiz geldi. Biz, onlar gelene kadar beş dakika içerisinde, küçük kızımla beraber kendisini kilitleyip intihar ettiği odanın kapısını kırmaya çalıştık -omzum hâlâ ağrıyor- ama başarılı olamadık maalesef. Üç, dört polisimiz oda kapısına yüklenip kapıyı açtılar, hemen sedyeye koyup hastaneye kaldırdılar. Yarım saat sonra Ankara Emniyet Müdürümüz yanımızdaydı, birkaç dakika sonra da nöbetçi savcımız yanımızdaydı. Ben her ikisine de, ne gerekiyorsa, elimden gelen bütün kolaylığı göstereceğimi söyledim. Dolayısıyla tüm aile fertlerimiz, yatalak olan eşim dâhil, ikinci çalışan kızcağız dâhil o gece, gece yarısına kadar polislerimize ifadelerimizi verdik.”

“Milletvekili dokunulmazlığımı bir kenara bırakıp parmak izi verdim”

Şirin Ünal, savcıya on beş dakika ayrıntılı bir şekilde anlattığını ve dokunulmazlığını bir kenara bırakıp parmak izi verdiğini belirtti.

“Savcımıza on beş dakika süreyle olayı baştan sona, size anlattığım gibi anlattım. Ondan sonra, savcımız hastaneye geçti hastanedeki işlemleri takip etmek üzere. Yani ondan sonraki bütün işlemler emniyetin ve savcılığın talimatları doğrultusunda devam etti. Hatta o gece ben milletvekili dokunulmazlığını bir kenara bırakarak bu ‘swap’ işlemleri denilen -ben de bu kelimeyi yeni öğrendim, iki hafta önce- parmak izleri falan filan, işte, barut izi var mı falan, bunların tamamını verdim. Dolayısıyla, değerli kardeşlerim, değerli arkadaşlarım; ben milletvekili dokunulmazlığını bir kenara bırakarak polisimize ve savcımıza bu olayla ilgili tüm bildiklerimi, gördüklerimi anlatmaya çalıştım, anlattım.”

“Beni ve ailemi yerin dibine soktular”

Şirin Ünal açıklamalarını savcının soruşturmasının devam ettiğini belirterek bitirdi:

Allah hiçbirimizin başına böyle tatsız bir olayı vermesin, sizlere de vermesin, bana da vermesin. Tabii, bazı çevreler, benim geçmişte Türk Silahlı Kuvvetlerinde ve Türkiye Büyük Millet Meclisinde yaptığım çalışmalardan hoşnutsuz olanlar, huzursuz olanlar bunu fırsata çevirip beni ve ailemi yerin dibine kadar soktular. Allah bu duruma hiçbirinizi düşürmesin. Şu anda savcılığımızın soruşturması devam ediyor. Bana düşen her türlü görevi ben yaparım, ne lazımsa yaparım diyorum, hepinize saygılarımı sunuyorum.

Ünal’ın açıklamaları üzerine Cihangir İslam söz aldı. Samimi açıklamarı için teşekkür eden İslam, “Benim söylemek isteğim şuydu: Bu kötü hukuk düzeni suçun da üstünü örter, masumiyetleri de gölgeler. İşgüzarlık, yukarıya yaranma gibi kaygılar ne yazık ki masumiyeti de gölgeler. Ben bu açıklamadan dolayı kendilerine teşekkür ediyorum. Nadira Kadirova’ya da Allah’tan rahmet diliyorum, ailesine başsağlığı diliyorum” dedi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.