Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Barış Akademisyenleri İstanbul’da buluştu: “AYM kararına rağmen temel özlük hakları ihlali hâlâ sürüyor”

Caner Polat ve Hazar Dost’un haberi…

“Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzalayan ve Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile üniversitedeki görevlerinden ihraç edilen Barış Akademisyenleri, İstanbul, Ankara, Kocaeli, İzmir, Antalya ve Diyarbakır’da eşzamanlı basın açıklaması yaptı. Açıklamada “OHAL KHK’ları kaldırılmalı, OHAL Komisyonu lağvedilmeli” denildi.

Barış Akademisyenleri’nin avukatları adına Medyascope’a konuşan Meriç Eyüboğlu, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM), “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisine dair “Suç unsuru oluşturmaz” kararını hatırlatarak, “AYM kararına rağmen temel özlük hakları ihlali hâlâ sürüyor” dedi.

İstanbul’daki basın açıklaması İstanbul Valiliği önünde yapıldı. Basın açıklamasına İstanbul KHK Platformu üyeleri de destek verdi. Ayrıca HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy da basın açıklamasına destek için valiliğin önündeydi. Açıklamanın ardından Avukat Meriç Eyüboğlu ve Barış Akademisyenleri adına temsilciler valilik binasında bulunan OHAL Komisyonu’na dilekçelerini teslim etti. Dilekçede pasaportların geri verilmesi, işe iadeler gibi talepler yer aldı.

İdari soruşturmalar ve KHK’lar ile ihraç edildiklerini hatırlatan akademisyenler, “Seyahat özgürlüğümüzden, adil yargılamadan, sosyal güvencelerimizden yoksun bırakıldık. Tazminatlarımız verilmedi, miras hakkına el konulan bile oldu” dedi.

OHAL Komisyonu’nda hâlâ değerlendirilmeyi bekleyen 33 bin dosyanın bulunduğu hatırlatılan açıklamada, alınan hukuksuz kararların devam ettiği ve mevcut davaların da yıllarca sürdüğü belirtildi. Birçok akademisyenin beraat etmesine rağmen görevine iade edilmediği veya elinden alınmış haklarının geri verilmediği vurgulanan açıklamanın tüm imzacıları adına şu talepler dile getirildi:

  • Araştırma görevlisiyken ihraç edilenlerin güvenceli bir kadroda işe dönüşü sağlanmalıdır. Öğrenimini sürdürenler öğrenim gördükleri kurumlarda görevlendirilmeli, doktorasını bitirenler doktor öğretim görevlisi olarak atanmalıdır. Doçentlik ve profesörlük koşullarını yerine getirdiği halde kadro ataması askıya alınan Barış Akademisyenleri hak kazandıkları kadrolarıyla göreve dönmelidir.
  • İşe alımda güvenlik ve arşiv soruşturması şartı, Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan “özel hayata saygı” hakkına müdahaledir. Buna derhal son verilmelidir.
  • KHK’larla ihraç edilen barış akademisyenlerinin ve kamu emekçilerinin yurttaşlık haklarına yapılan tüm saldırılar ortadan kaldırılmalıdır. Pasaportları derhal geri verilmeli, bütün hak kayıpları tazmin edilmelidir.
  • Hukuk devleti olmanın gereği yerine getirilmeli, OHAL KHK’ları kaldırılmalı, OHAL Komisyonu lağvedilmelidir. Taraf olunan uluslararası antlaşmalara ve hukuk kurallarına uyularak toplumsal barışın önü açılmalıdır. Barış talebimizin arkasındayız. Barış sözümüzü çoğaltacağız. Gasp edilen haklarımız için diğer kamu emekçileriyle birlikte mücadeleyi sürdüreceğiz.

Ne olmuştu?

10 Ocak 2016’da “Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi”nin (BAK) “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu.

Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) “örgüt propagandası” fiilini düzenleyen 7/2. maddesinden dava açıldı.

204 kişi içerisinden 29 kişinin hapis cezası 2 yılın üstünde kaldığı için (CMK md. 286), yedi kişi ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmediği için toplamda 36 kişinin mahkûmiyet kararı ertelenmedi. İtiraz yoluyla istinaf mahkemesine giden mahkûmiyet kararlarından cezası onanan Prof. Dr. Füsun Üstel iki buçuk ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildi.

Davası hapis cezasıyla sonuçlanan akademisyenlerden bazıları yerel mahkemelerin kararlarını AYM’ye taşıdı. AYM Genel Kurulu, 26 Temmuz 2019’da 10 akademisyenin bireysel başvurularını birleştirerek görüştüğü dosya üzerinden “hak ihlali” kararı verdi.

2 Eylül 2019’da başlayan yeni adli yılın ardından devam eden yargılamalar kapsamında ilk beraat kararı AYM’nin kararına atıfla 6 Eylül’de İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nden geldi. Bugüne kadar Türkiye genelinde beraat kararı veren mahkeme sayısı 27 oldu.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.