Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Berkin Elvan davasında sona geliniyor – Elvan ailesinin avukatı: “Deliller karartılıyor, İçişleri Bakanlığı’nın dosyaya müdahalesi sürüyor”

Gezi Parkı eylemleri sırasında polisin attığı gaz fişeğinin başına isabet etmesi sonucu yaşamını yitiren Berkin Elvan’ın ölümüne ilişkin açılan davanın 16. duruşması İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme heyeti davayı Elvan’ın ölüm yıldönümü olan 11 Mart’a erteledi, itirazlar üzerine tarih 18 Mart’a alındı. 

İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşma saat 10.25’te başladı. Elvan ailesinin yanı sıra Cumartesi Anneleri’nden İkbal Eren, Maside Ocak ve Hanife Yıldız, Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, Ethem Sarısülük’ün annesi Sayfı Sarısülük de duruşmaya katıldı. Duruşma salonu, önceki duruşmalara göre daha kalabalıktı ve duruşma sonunda Elvan ailesinin avukatı Çiğdem Akbulut daha büyük bir duruşma salonu talep etti.  

Video: Ozan Gül

Mahkeme başkanı: “Raporlar başlı başlına esas alınacak diye bir şey yok”

Mahkeme Heyeti Başkanı Canel Rüzgar, duruşma başladığında 24 Ocak 2020’de Jandarma Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı’ndan gelen ve Berkin Elvan’ın “tali kusurlu olduğu” iddia edilen ek bilirkişi raporundan bahsetti ve mahkeme başladığından beri bazı zorluklar yaşandığını söyleyerek “Raporlar başlı başlına esas alınacak diye bir şey yok” dedi. Davanın bitmesi için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Rüzgar, son duruşmada da belirttiği gibi dosyanın yüzde 90’ının tamamlandığını söyledi. Canel Rüzgar, çoğu tanığın dinlendiğini fakat dinlenmemiş üç polis tanığın kaldığını belirtti ve “Bunlardan bazıları ‘FETÖ’ suçlamasıyla kaçak” dedi. 

“Berkin’in tali kusurlu sayıldığı bu raporu kabul etmemiz mümkün değil”

Elvan ailesinin avukatlarından Çiğdem Akbulut, dosyaya giren beş bilirkişi raporunu özetledi. Akbulut, bu raporların hepsinde Berkin Elvan’ın vurulduğu sokakta herhangi bir eylem olmadığının yer aldığını söyledi. 24 Ocak’ta mahkemeye gelen ek bilirkişi raporunda Berkin Elvan’ın “yasadışı eylemlerde bulunan gösterici grubun olduğu alanda bulunarak kendi güvenliği ile ilgili gerekli özeni göstermediği” iddia edilmişti. Raporlarda sanık polis Fatih Dalgalı’nın kafasını öne eğerek atış yaptığının da belirtildiğini anlatan Akbulut, bu hareketin nişan almak için yapıldığını söyledi ve “Berkin’in tali kusurlu sayıldığı bu raporu kabul etmemiz mümkün değil” diye konuştu.

Avukat Can Atalay: “Delil karartılıyor”

Akbulut’un ardından Elvan ailesinin diğer avukatı Can Atalay söz aldı. Raporların her şeyi ortaya koyduğunu ifade eden Atalay, geçen yıl olay yerinde yapılan keşifte polislerle jandarma arasıda geçen tartışmayı anlattı ve “keşfe müdahale olduğunu” söyledi.

Atalay ayrıca, son rapora değinerek “Dosyadaki bütün raporlarda, o anda eylem olmadığı belli. Bu eylem barışçıl değil diyorlar. Buna ait bir mahkeme kararı var mı?” diye sordu. Davada “delillerin karartıldığını” söyleyen Atalay, bunun “İçişleri Bakanlığı’nın dosyaya müdahalesinin devam ettiğinin göstergesi” olduğunu belirtti. Sözkonusu raporda, yaralandıktan sonra hastanede Berkin Elvan’ın üzerinden 11 adet torpil çıktığı yazılmıştı. Konuyla ilgili Atalay, torpillerin “kızkaçıran” torpili olduğunu ve balistik incelemesinin olmadığını hatırlattı.

“Bir çocuğun Okmeydanı’nda yaşaması kusur değildir”

Elvan’ın vurulduğu anda aslında bir gösteri olmadığını ve var olduğu iddia edilen gösteriyle ilgili de “barışçıl değil” diye bir karar olmadığını söyleyen Atalay, sözlerine şöyle devam etti: “Fatih Dalgalı, Berkin Elvan’ı tanımıyor. Sanık, İçişleri Bakanlığı’nın o dönemki talimatları ve kendi dünya görüşü nedeniyle Okmeydanı’nda birini kasten öldürmüştür. Sanık, o gün bir Okmeydanılı’nın canını almaya kastetmiştir, bunu Berkin’in canını alarak -çok özür dileyerek söylüyorum- başarmıştır. Bir çocuğun Okmeydanı’nda, Gazze’de, Ramallah’ta, Batı Şeria’da ya da Diyarbakır Bağlar’da yaşaması kusur değildir. Bunu rapora yazanların rezilliğidir. Bu raporun altında imzası bulunan üç kişi bir çocuğu tali kusurlu sayacak kadar düşkündür.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.