Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Ekonomi Tıkırında (52): Yakıcı işsizlik

Ekonomi Tıkırında‘nın 52. programında Sedat Pişirici, iki gün önce Hatay-Antakya’da işsiz olduğu için kendini yakan Adem Yarıcı’nın dramı ışığında, TÜİK’in bugün açıkladığı Kasım 2019 işsizlik verilerini değerlendirdi.

Yayına hazırlayan: Gamze Elvan

İyi günler, iyi haftalar. 

İki gün önce, Hatay Valiliği’nin önüne gelen bir kişi “Çocuklarım aç, iş istiyorum anlamıyor musunuz” diyerek kendini yaktı. Uzun süredir işsiz olduğu öğrenilen Adem Yarıcı’ya yangın tüpleriyle polisler müdahale etti ve alevler söndürüldü. Kendini yakan adama su verip yüzünü yıkadılar, bir süre sonra kendine gelen Adem Yarıcı, çocuklarının aç olduğunu ve yaşadığı işsizlikten bunaldığını belirtti. 

Hatay Valiliği resmi açıklama yaptı. Açıklama şöyleydi: “Valilik personelinin müdahalesiyle yanmaktan kurtarılan vatandaşın hayati tehlikesi bulunmamakta olup gerekli tüm müdahaleler valiliğimiz tarafından yapılarak hastaneye sevk edilmiştir. Kendini yakma girişiminde bulunan vatandaşın iki çocuğu bulunmaktadır. Sosyal hizmetlerden sosyal ekonomik destek yardımı, çocukları için şartlı eğitim yardımı ve şartlı sağlık yardımı almaktadır. Vatandaş, eşinden boşanmış ve uzaklaştırma cezası almıştır. (Ben bir parantez açayım, eşinden boşanmışsa herhalde yardımlar Adem Yarıcı’ya değil, eşine veriliyordu.) Psikolojik rahatsızlıkları nedeniyle daha önce de kendini yakma teşebbüsünde bulunmuştur.”

Valilik personeli tarafından ilk müdahalesi yapıldıktan sonra gerekli tıbbı müdahale için Hatay Devlet Hastanesi’ne sevk edilen Adem Yarıcı, hastanede yanıklarına müdahale edecek teçhizat bulunmadığı için oradan da Mersin Devlet Hastanesi sevk ediliyor. Ama ne yazık ki yolda, Hatay’ın Dörtyol ilçesinde, ambulansta geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybediyor.

Bütün bunlar iki gün önce oluyor. Bugün ise Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Kasım 2019’a ilişkin işgücü istatistiklerini yayınladı. Buna göre işsizlik oranı geçen yılın aynı dönemine göre bir puan artarak yüzde 13,3 seviyesinde gerçekleşti. İşsiz sayısı ise geçen yılın aynı dönemine göre 327 bin kişi artarak, 4 milyon 308 bin kişi oldu. 

İşsizlik oranı ekim 2019’da yüzde 13,4 işsiz sayısı 4 milyon 396 bindi. Ocak 2019’dan bu yana işsizlik oranı yüzde 14 ile 13 arasında gidip geliyor. Bir ara mayısta 12,8 olmuştu ama işsiz sayımız her ayda -ocaktan ekime ve şimdi kasıma- 4 milyon kişinin üzerinde. 

Kasım 2019’da tarım dışı işsizlik oranı ise yüzde 15,4. Bir de işsizlik verileri açıklandığında mutlaka ifade ediyoruz, 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı dikkate değer. Bu oran da Kasım 2019’da yüzde 24,5. Genç nüfusun istihdam oranı ise 0,7 puan azalarak yüzde 32,6 oldu. Aynı dönemde, Kasım 2019’da işgücüne katılma oranı 0,3 puanlık azalmış, yüzde 43,2 olmuş. Şöyle enterasan verimiz de var: Ne eğitimde ne de istihdamda olanların oranı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre 0,9 puanlık artışla yüzde 25,2 olmuş.  

Kasım 2019 itibariyle istihdam edilenlerin sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre 145 bin kişi azalmış. Bu dönemde istihdam edilenlerin sayısı tarım sektöründe 147 bin kişi azalmış, inşaat sektöründe 253 bin kişi azalmış, sanayi sektöründe 102 bin kişi artmış, hizmet sektöründe 152 bin kişi artmış. 

Sektörler itibariyle istihdam edilenlerin yüzdesine baktığımızda gördüğümüz oranlar şu: Kayıt altında çalışanların yüzde 5,6’sı inşaat sektöründe çalışıyor, yüzde 17,3’ü tarım sektöründe çalışıyor, yüzde 20,4’ü sanayi sektöründe çalışıyor, yüzde 56,6’sı hizmet sektöründe çalışıyor. Kasım 2019 döneminde kayıtdışı çalışanların oranı bir önceki yılın aynı dönemine göre 0,2 puan artarak yüzde 33,8 olmuş.

TÜİK bu verileri açıklarken bir de kamu istihdamını ekliyor. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın derlediği veriler bunlar. Bunlara göre, 2019 yılı dördüncü döneminde toplam kamu istihdamı yüzde 6,7 oranında artmış ve 4 milyon 644 bin kişi olmuş. Yani Kasım 2019’da işsiz sayımız 4 milyon 308 bin kişi, kamuda çalışanların sayısı ise 4 milyon 644 bin kişi. 

TÜİK işsizlik verileri açıklamalarını sunarken oraya bir de işgücünün genel profilini ekliyor. Geçen ay da bu genel profile ilişkin bazı verileri sizinle paylaşmıştım. Oradan dikkat çekici bazı verileri paylaşmak isterim: Kasım 2019 itibariyle Türkiye’nin 15 ve üzeri yaş nüfusu 61 milyon 840 bin kişi. Bunların 32 milyon 477 bin vatandaşı işgücü kapsamında sayılıyor ama bunların sadece 28 milyon 169 bini istihdam edilmiş, 4 milyon 308’i işsiz. 

Meslekler itibariyle çalışanlara baktığımızda hizmet ve satış elemanlarının sayısının 5 milyon 665 bin olduğunu görüyoruz. Hep söylüyorum, elbette gelişen, büyüyen bir ekonomide, bir ülkede hizmet sektörünün de büyümesi olağandır ama bizim gibi sanayileşememiş bir ülkede hizmet sektöründe çalışanlarının oranının ve sayısının bu kadar yüksek olması hiç de doğru, makul, mantıklı ve anlamlı değildir. Bizim gibi ülkelerde hizmet sektöründen ziyade sanayide çalışanların, üretimde çalışanların sayısının yüksek olması gereklidir. 

İşgücü genel profilinin “meslekler” kısmında, “nitelik gerektirmeyen işlerde çalışanlar” başlığında bir bölüm var. Nitelik gerektirmeyen işlerde çalışan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının sayısı 3 milyon 925 bin. İş aramalarına ilişkin bir bölüm var. Son bir-iki aydır iş arayan vatandaşlarımızın sayısı 1,5 milyon, bir yıl ve daha fazla süredir işsiz olduğunu beyan eden vatandaşlarımızın sayısıysa 1 milyon 160 bin. İş aramaya başlamadan önceki durumunu sormuşlar işsizlerimize. “Geçici bir işte çalışıyordum” diyenlerin sayısı 1 milyon 637 bin, hizmet sektörüyle de ilintili bir veri bu. İşten çıkarıldığını beyan edenlerin sayısıysa Kasım 2019’da 566 bin. “Daha önce nerede çalışıyordun, hangi ekonomik faaliyetin içindeydin” diye sormuşlar işsiz vatandaşlarımıza, 2 milyon 314 bini yine hizmet sektöründe çalışırken işsiz kalmış. İşgücüne dahil olmama nedenleri ne işsiz vatandaşlarımızın? İş aramayıp çalışmaya hazır olanlar var, 2 milyon 226 bin onların sayısı. Ama bir de iş bulma ümidi olmayanlar, artık iş bulamayacağını düşünenler var ki onların sayısı da 715 bin. 

Arkamdaki fotoğrafta görüyorsunuz, Hatay Valiliği’nin önünde kendini yakan Adem Yarıcı. Üzerinde çok çeşitli spekülasyonlar yapılıyor iki gündür, neden işsiz kaldığından, zaten boşanmış olduğundan, daha önce iki kez intihar etme girişiminde bulunmuş olmasına, yani aslında kaybeden olmasına ve kendisini yakarak ölmesinin ironik bir şekilde onu kaybetmiş olmamızın kaybetmiş olmak sayılmayacağına ilişkin onlarca, yüzlerce, binlerce yorum yapılıyor. 

Bakınız, veriler ortada. Bunları, bu memleketin TÜİK’i yayınlıyor. Aylardır bu ülkede 4 milyondan fazla insan işsiz, bunların 750 bin tanesi artık iş bulmaktan ümidini kesmiş. Bu ülkede insanlar takır takır canlarına kıyıyor. Artık intihar haberleri haber olmaktan çıktı, haberleştirilmiyor, haber olarak ilgi görmüyor. Siyanür içerek kendi canına kıyan dört kardeş ve üç kişilik ailenin ardından intihar haberleri ya verilmiyor ya verilmek istenmiyor. Gel gelelim, mızrak çuvala sığmıyor, bu gerçek de saklanmıyor, saklanamıyor. İşte öyle ya da böyle Adem Yarıcı boşanmış da olsa, belki göremiyor da olsa iki çocuğu için ekmek parası kazanamadığından yakınıyor, iş bulamadığından yakınıyor. Herhalde bir insan için en değerli olan şeyini, canını ortaya koyuyor, kendini yakıyor!

Müslüm Gürses’in bir şarkısı vardır, “Yakarsa dünyayı garipler yakar” diye. O şarkının bir yerinde şöyle der: 

“Düzensiz dünyanın günahıdır bu

Yakarsa dünyayı garipler yakar” 

İyi günler efendim. 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.