Koronavirüs salgını Türkiye’de hızla ilerlerken inşaat işçileri, şantiyelerde salgına karşı yeterli önlemlerin alınmamasından şikayetçi. Medyascope’a konuşan inşaat işçisi Sedat Aydın, mesai saatlerinde el yıkamanın imkânsız olduğunu söyledi. Dev Yapı-İş Başkanı Özgür Karabulut da “Koronavirüs bir işçiye bulaşsa bütün şantiyeye yayılması an meselesi” uyarısında bulundu.
Koronavirüsün Türkiye’de de görülmesinin ardından kafe, bar, kıraathane ve birçok yerin faaliyeti durduruldu. Fakat henüz inşaatlarda, fabrikalarda çalışan milyonlarca işçi için bir önlem alınmadı. İnşaatlarda çalışan işçilerin çalışma koşullarında bir değişiklik yok. Salgın öncesinde özellikle barınma ve yemek sorunlarıyla sık sık gündeme gelen inşaat işçileri, koronavirüs salgınında da risk altında çalışanlar arasında ilk sıralarda yer alıyor.
15 yıllık inşaat işçisi Sedat Aydın, çalıştığı şantiyede, lavabolarda sıvı el sabununun sık sık doldurulmasından başka önlem alınmadığını anlatıyor: “İşyeri hekiminin veya iş sağlığı uzmanının koronavirüs hakkında verdiği herhangi bir bilgi yok. Zaten kendilerini şu an göremiyoruz. Sanırım ofislerde kendilerini karantinaya aldılar.”
“Çalışırken elimizi yıkama şansımız yok”
Sağlık kuruluşları tarafından, vatandaşlara koronavirüsten korunmaları için ellerin sürekli yıkanması çağrısı yapılıyor. Ancak Aydın, çalıştığı şantiyede sık sık el yıkamanın mümkün olmadığını söylüyor: “Şu an şantiyede 08.00-17.00 çalışıyoruz. Çay molası yok. 12.00’de yemek arası var. Lavabolar çalıştığımız yere 100 metre uzaklıkta. Lavaboya gidip gelmemiz yarım saati buluyor. Patron ve patronun temsilcisi formenler laf söyler diye gidilmiyor. Şantiyede işçiler ellerini bir kere sabah kalktıklarında, yani 07.00’de yıkıyor, öğlen yemekte yıkıyor, bir de iş bitimi saat 17.00’de yıkıyor. Mesai saatleri içinde elimizi sadece bir kere yıkayabiliyoruz. Çalışırken elimizi yıkama şansımız yok çünkü lavabo uzakta.”
Şantiyede yemekhaneler işçilerin bir araya geldikleri ortak mekanlar. Aydın yemekhanelerde önlem alınmadığını aktarıyor: “Hepimiz aynı saatte toplu yemek yiyoruz. Yemek sırasında işçiler kendileri dikkat ediyor. Bilinçli işçiler kendilerini korumaya çalışıyor, sıraya girmiyor ya da geç yemek yiyor.”
Sosyal medya üzerinden koronavirüse karşı bilgilendirici paylaşımların önemli olduğunu belirten Aydın, “Sosyal medyada el yıkama gibi bilgilendirici paylaşımlar inşaat işçileri üzerinde olumlu etki yaratıyor. Uyarıları dikkate almaya çalışıyoruz” diyor.
“Gurbetçi işçiler, devletin açıklama yapmasını bekliyor”
Başka illerden gelen işçilerin devletten açıklama beklediğini söyleyen Aydın, “Çalıştığım şantiyede iş tamamlanmak üzere. Bu sebeple işçiler, işi bırakıp gidemiyorlar. İşçiler devletin açıklama yapmasını bekliyor, belki işsizlik parası alırız diye” dedi.
“İnşaat işçilerinin yaşam koşulları salgında da dikkate alınmıyor”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Koronavirüs salgınında inşaatlarda çalışan işçilerin durumunu DİSK’e bağlı Dev Yapı-İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut ile de konuştuk.
Hükümet açısından şantiyelerin önlem alınacak yerler arasında görülmediğini söyleyen Karabulut, “İnşaat işçileri değersiz, ikinci sınıf vatandaş olarak görülüyor. İnşaat işçilerinin yaşam koşulları koronavirüs salgınında da görünmüyor. İnşaat işçileri kötü koşullarda çalışmaya devam ediyor” dedi.
Üyelerinin bulunduğu birkaç şantiyede kısmi önlemlerin alındığını söyleyen Karabulut şöyle devam etti: “Bu önlemler de üyelerimiz şantiyenin iş güvenliği kurulunda yer aldığı için. Bu şantiyelerde hijyen artırıldı, yemekhanelerde paketli ürünlere geçildi. Ama bu durum sadece birkaç şantiyede geçerli.”
“Koronavirüs bir işçiye bulaşsa bütün şantiyeye kısa sürede yayılır”
Şantiyelerde tedbir alınmamasının işçiler arasında tedirginliğe yol açtığını söyleyen Karabulut, “İnşaat işçilerinde aynı zamanda psikolojik bir yıpranma var. Koronavirüs bir işçiye bulaşsa bütün şantiyeye kısa sürede yayılır” diye konuştu.
İnşaatlarda en büyük sıkıntıyı yatılı olarak kalan gurbetçi işçilerin yaşadığını belirten Karabulut, “İşçiler toplama kampını aratmayan koğuşlarda kalıyor. 5-6 kişilik koğuşlarda 8-10 kişi kalıyor. Normal koşullarda da zaten sağlıksız şartlarda kalınmaktaydı” dedi.
İnşaat işçisi Sedat Aydın ve Dev Yapı-İş Genel Başkanı Özgür Karabulut ile söyleşimizin tamamı: