Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

“Yemeğimin geri kalanını saklıyorum, ola ki acil bir durumla karşılaşırız” – Çocukların gözünden koronavirüs

Tüm dünyayı etkisi altına alan, içinden geçtiğimiz salgın devresi, ne kadar süreceği belli olmayan bu tatsız durum bir stres unsuru. Bu derecede bir pandemiyle baş etmekte zorlanan dünya ulusları son çare olarak hastalığın yayılımını önleme amacıyla bir nevi hayatı durdurdu. Virüs yayılmasın diye özveride bulunan bir kesim de çocuklar.

ABD’de Wisconsin-Madison Üniversitesi bünyesindeki Sağlıklı Zihinler Enstitüsü’nde çalışan sosyal psikolog Pelin Kesebir, “Zamanın geçiciliği bazen acı kaynağıdır, bazen şifa. Bugün de, her şeye rağmen, ‘normal’e dönmeye bir gün daha yakınız” diyor.

The Atlantic’te bilim yazarı olan Ed Yong, son makalesinde, hamile bir arkadaşı ile bu dönem doğan çocuklara “Nesil C” demeye karar verdiklerinden bahsediyor, Nesil C’nin yaşamlarının önümüzdeki haftalarda yapılacak seçimler ve bunun sonucunda maruz kalınan kayıplarla şekilleneceğinin altını çizerek. 

Üç gündür, yakın arkadaşlarımın çocukları ile telefonla görüşüyorum, bu dönemde dünyaya nasıl bakıyorlar, bu karmaşayı, yeni alışkanlıkları nasıl algılıyorlar merak ediyorum.

Okullar kapandığından beri, “Yarın okul yok, büyük hastalık var” diyormuş Deka (4) kimle konuşsa… Abisi tuvaletteyken, “Tuvalet kağıdını az kullan” diye uyarıyormuş. 

Pars, yemeğini bitirmeme bahanesi olarak, “Yemeğin geri kalanını saklıyorum ola ki acil bir durumla karşılaşırız” diyormuş.  

Aren, rüyasında virüs görmüş geçen, araba sürüyormuş tavşana benzeyen bir virüs.  

Deniz, şaşkın, “Koronavirüs çok garip bir şey, çünkü insanlar tabletleriyle oynarken koronavirüs çıkınca dışarı çıktılar” diyor. Deniz’in “Varoluş” adlı çalışmasını da göreceksiniz aşağıda, Jackson Pollock’tan esinlendiğini söylüyor.

Yağmur, “İçimizde zaten hem üzülmek hem sevinmek var” diyenlerden, arkadaşlarıyla sadece internet üzerinden görüşme yapmaktan pek hoşlanmıyor ama okullar tatil gibi olduğundan, uzaktan eğitim sebebiyle evde kaldığı ve dinlenebildiği için mutlu.

Efe, babaannesi, anneanne ve dedesi 65 yaş üstü ve Türkiye’de sokağa çıkma yasağı olduğu için onlara yemek ulaştırmak için helikopteri seçmiş. 

ABD, Avrupa ve Türkiye’den çocuk arkadaşlarım bugünleri şöyle algılıyor:

Alya Ertarakçı (7), Ankara 

Andrea Visonà (9), Cornedo Vicentino 

Aomi Nebel (9), San Diego

Arman Taşıran (8), San Diego

Deniz Akıncı (10), İstanbul

Duru Çokkeçeci (7,5), İstanbul

Ece Akıncı (8), İstanbul

Efe Özbanazı (8,5), Köln

Lara Öztürk (12), San Diego 

Leonardo Enis Speziale (9,5), Candelo 

Margherita Visonà  (12), Cornedo Vicentino

Maria Giordani (5,5), Candelo

Mila Öz (3,5), Oxford

Milo Luera (7), San Diego

Pelin Özbanazı (6,5), Köln 

Sera Öz (7,5), Oxford 

Sumi Nebel (6), San Diego

Tesla Covington (10), San Diego

Virginia Castro Guerrero (7), San Diego

Yağmur Turhan (9), İstanbul

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.