Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

“Savunma Yürüyüşü”ne katılmayan Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ: “Anıtkabir fotoğrafına yürüyüşe katılan baroların da dahil olacağını sanıyorduk”

Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ ve Çorum Barosu Başkanı Kenan Yaşar, Ankara’ya yürümek isteyen baro başkanlarının şehrin girişinde polis engeli ile karşılaşmasını ve Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu’nun aynı saatlerde yürüyüşe katılmayan 16 baro başkanıyla Anıtkabir’den paylaştığı fotoğrafı değerlendirdi.

Aladağ, bugün yaşananları şöyle anlattı: “Aslında Anıtkabir ziyareti yürüyüşten sonraydı. Metin Bey bir görüntü atmış, ben aslında meslektaşlarımla birlikte gidecektim. 55 baro başkanıyla (Anıtkabir) ziyareti yapacaktık. Biz onları beklerken dediler ki ‘Eskişehir yolunda arkadaşlarımızın yardıma, desteğe ihtiyacı var’, onların yanında olmamız gerektiğini düşündük. O fotoğrafta bulunan 15 baro başkanıyla birlikte Eskişehir yolunda beklemekteyiz şu an. Onlarla tekrar Anıtkabir’e gideceğiz.”

“Çoklu baro fikri kabul edilemez”

Aladağ, şimdiye kadar yürüyüşe hiç katılmamış olsa da demokratik bir hak olduğunu vurguluyor. Ancak yürüyüşün “zamansız” olduğunu savunuyor: “Pandemi sürecindeyiz. Sağlık ve ekonomik problemlerimiz var, tüm dünyada olduğu gibi. Bu konunun zamanı değil. Eğer tartışılacaksa mutlaka masa başında baroların avukatları bulunmalıdır. Bunun yanında büyük bir parantez açtık. Çoklu baro fikri, hiçbir şekilde amasız fakatsız doğru değildir.”

19 Mayıs ve 1 Haziran’da baro başkanlarının gerçekleştirdiği toplantılarda müzakere, diyalog ve görüşmelerin sonuna kadar yapılacağı, olmadığı takdirde eyleme geçileceği kararının alındığını söyleyen Aladağ, “Ben bu sürecin halen müzakere ile götürülüp sonuç elde edilebileceğini düşünüyorum. Kaldı ki yürüyüş kararı tüm baroların aldığı ya da tartıştığı bir karar değil. Savunma ve temel hak ve hürriyetlerin korunması için alınacak her kararın arkasındayım. Yürüyüş birazcık erken mi oldu diye düşündüm. Ancak baktım ki arkadaşlarımızın bize ihtiyacı var, şu an onlarla beraber beklemekteyim.”

“Barolar arası bölünmüşlük var”

Öte yandan Aladağ, baro başkanlarına müdahale ve Feyzioğlu’nun Anıtkabir’den paylaştığı eşzamanlı fotoğraflardan ikincisinde bulunmasına dair “İkiye bölünmüşlük var; yürüyenler ve yürümeyenler. Bir tarafta bulunmak sizi rahatsız ediyor mu?” sorusuna ise şu karşılığı verdi: “Baroculuk siyaset üstü bir kavramdır, meslektaş odaklıdır. Barolar Birliği Başkanı eleştirilebilir, doğrudur, hataları vardır. Bu bölünmüşlük, birlik görüntüsünün ortadan kalktığı ortam beni son derece rahatsız etmektedir. Kavgayı içimizde yapıp tartışıp dışarıya tek ses olmayı arzu ederdim. Maalesef bunu kaybeder hale geldik.”

Çorum Baro Başkanı Yaşar: Sonda yapacağınız şeyi başta yapmak doğru değil

Yürüyüşe katılmayan bir başka isimse Çorum Barosu Başkanı Kenan Yaşar. Yaşar’a göre, yürüyüş demokratik bir hak ancak İçişleri Bakanlığı karayolları kenarlarında yürümeyi yasaklıyor. “Biz basın açıklaması noktasında mutabıktık. Eylem kararı 80 baronun ortak kararı değil” diyen Yaşar, yürüyüşü desteklemese de çoklu baroya kesinlikle karşı. “Çoklu baroya karşı olma konusunda mutabıkız. Mutabık olduğumuz konuları da iletiyorduk. Bugün de Meclis Başkanı’ndan randevu almıştık. Oraya geçip, aynı taleplerimizi iletecektik” diyerek bugün yaşananları anlattı.

Yaşar’ın dördüncü günündeki yürüyüş hakkındaki görüşü ise şöyle: “Herkesin demokratik hakkı vardır ama devletin de birtakım yasal kuralları vardır. Dün talepte bulunulmuş, talep uygun görülmemiş, kendilerine de iletilmiş. Karşılama oldu. Karşılama olduktan sonra, araçlarına binecekler ve biz Anıtkabir’de onları bekleyecektik. Arkadaşlar bir miktar daha yürümek istemişler. İrtibat, iletişim kanalları açıkken gidip derdimizi anlatmak dururken yürüyüş yapma gereği hissetmedim. Müzakere süreci, görüşmek, erteletmek mümkün olabilecekken, en sonda yapacağınız şeyi en başta yapmak bana doğru gelmiyor. Yapana da saygı duyarız.”  

“Baroların seçim şekli bizi ilgilendiren bir konu”

“Biz hukukçuyuz, yasal sınırlar içinde taleplerimizi yerine getirebilmeliyiz” diyen Yaşar, “Ortaya çıkmış somut bir teklif yok. Çoklu baro fikrine karşıyız. Ancak şu an somutlaşmış bir şey yok. ‘Şurası doğrudur’ diyebileceğimiz bir teklif yok. Sürecin sağlıksız yürüdüğü kanaatimiz var. Bir değişiklik yapılacaksa baroların fikri alınmalıydı. Biz de barolar olarak bir araya gelip mevcut uygulamadaki sıkıntıları gözden geçirip, daha sonra teklifimizi önerimizi getirsek daha iyi olurdu. Baroların seçim şekli bizi ilgilendiren bir konu. Biz herhangi bir oda değiliz” değerlendirmesini de yaptı.   

Barolarda seçim sisteminin değiştirilmesine yönelik yasa teklifi hazırlığına tepki gösteren barolar, müzakere sürecinden sonuç alamadıklarını belirterek geçen cuma günü Ankara’ya eşzamanlı yürüyüş başlatmıştı.

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, ‘Savunma Yürüyüşü’ ile ilgili “Bu yürüyüş yargının sorunlarını çözmek için midir? Yoksa başka bir şey için midir?” yorumunda bulunmuştu.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.