Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump, başta Şikago olmak üzere Demokrat Partili valilerin yönetimi altındaki şehirlerde devam eden ırkçılık karşıtı gösterilere federal kolluk kuvvetleri tarafından müdahale edileceğini duyurdu. Geçen hafta, Demokrat Vali Kate Brown yönetimindeki Oregon eyaletine bağlı Portland kentinde devam eden gösterilere müdahale etmek üzere görevlendirilen federal kolluk kuvvetleri, kent sakinlerinin “Federaller sokaklarımızda söz sahibi olamaz!” yazılı pankartlarıyla karşılaşmışlardı. Trump’ın 2020 başkanlık seçimlerine neredeyse 100 gün kala yaptığı bu açıklama, birçok sivil toplum kuruluşu tarafından kınandı. Demokrat rakibi Joe Biden, Trump’ın bugüne kadarki “en ırkçı ABD başkanı” olduğunu söyledi.
“Başı belada olan şehirlerin hepsini radikal solcu Demokratlar yönetiyor”
Trump, çarşamba günü (dün) Beyaz Saray’da yaptığı açıklamada, “Bugün, şiddet suçlarıyla başı dertte olan Amerikan şehirlerine federal kolluk kuvvetlerinin acil olarak müdahale edeceğini duyurmak istiyorum. Her gün, kamu güvenliğini sağlamak, çocuklarımızın güvenliğinden emin olmak ve şiddet suçlularının adalet önünde cezalandırılması için çalışacağız” dedi. Federal yönetimin, Demokratlar’ın yanlış politikaları yüzünden ortaya çıkan bu düzensizliği ortadan kaldıracağını söyleyen Trump, “Amerikan kentleri için radikal solun tırmandırdığı kanunsuzluktan çok daha farklı hedeflerim var” diye konuştu.
Donald Trump’ın hedefinde, ABD’nin üçüncü büyük kenti Şikago’nun belediye başkanı Demokrat Lori Lightfoot da vardı. Şikago’da devam eden ırkçılık karşıtı gösterilere işaret eden Trump, Demokratlar’ın kent sakinlerini hayal kırıklığına uğrattığını söyledi. Protesto gösterilerine müdahale etmek üzere Federal Soruşturma Bürosu (FBI), Uyuşturucu ile Mücadele Dairesi (DEA) ve 11 Eylül saldırısının ardından oluşturulan İç Güvenlik Bakanlığı’na (Homeland Security) bağlı kolluk kuvvetlerinin görevlendirileceğini belirtti.
Şikago Belediye Başkanı Lightfoot, daha önce kentte federal kuvvetlerin müdahalesini kabul etmeyeceklerini belirtmiş, “Hiçbir koşulda Donald Trump’ın birliklerinin Şikago’ya gelip kentimizi terörize etmesine izin vermeyeceğim” demişti. Ancak Trump, Lightfoot’un duruşunu “gövde gösterisi” olarak tanımladı ve Şikago’nun yardıma ihtiyacı olduğunu söyledi. “Maalesef, başı belada olan şehirlerin hepsi radikal solcu Demokratlar tarafından yönetiliyor. Şikago da bunlardan biri” diye konuşan Trump, “Lightfoot bir Demokrat ve büyük bir hata yapıyor. Şikago’da ve Demokratlar’ın yönetimi altındaki şehirlerde birçok insan ölüyor ve biz bu sorunu çözebiliriz. Yardım için bu şehirlere ek kuvvet gönderiyoruz. Şiddet suçları işleyen birçok insanı tutukladık” diye ekledi.
Başkanın Demokrat liderleri hedef aldığı bu açıklamaları kınayan bazı sivil toplum kuruluşları, Trump’ın Demokrat belediyelerin iç işlerine müdahalesini “bireylerin barışçıl protesto hakkının devlet tarafından sistematik olarak engellenmesi” olarak nitelendirdi. Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) tarafından yapılan açıklamada, “Portland, Şikago ya da her nerede olursa olsun, Trump’ın hukuksuz uygulamalarına karşı anayasal haklarımızı savunmaya devam edeceğiz” denildi.
“ABD’de vaka sayılarındaki artış Black Lives Matters protestolarının başlamasından sonra ivme kazandı”
Trump, koronavirüs vakalarının ABD’deki seyri hakkında konuşmak üzere aylar sonra ilk kez bu salı günü kameraların karşısındaydı. Konuşmasında önce Demokrat valileri ve belediye başkanlarını hedef alan Trump, ardından ırkçılık karşıtı “Black Lives Matters” (Siyah Hayatlar Önemlidir) hareketine destek vermek üzere sokağa çıkan protestocuların son günlerde ABD’deki koronavirüs vakalarındaki artışta rolü olabileceğini iddia etti. Trump, ırkçılık karşıtı gösterileri koronavirüs vakalarındaki artıştan direkt olarak sorumlu tutmadı ancak gösterilere katılan ABD’lilerin virüse karşı gardının düşmüş olabileceğini söyledi.
Halk sağlığı uzmanları ise, Minneapolis, Vaşington, Şikago, New York gibi ırkçılık karşıtı gösterilerin uzun süredir devam ettiği şehirlerde salgının yayılmasının protestolardan kaynaklandığına işaret eden yeterli kanıt olmadığını belirtiyor. Uzmanlar ayrıca gösterilerin açık havada gerçekleştirildiğini ve katılanların çoğunun maske kullandığını belirterek virüsün açık havada kapalı alanlara göre daha zor yayıldığını söylüyor.
Basın toplantısında Meksika sınırına örülen yaklaşık 3 bin kilometrelik duvar hakkında da konuşan Trump, duvarın koronavirüs vakalarının yayılmasını önlemede oldukça önemli bir rol oynadığını söyledi. “Maalesef, hepimizin çok iyi bildiği gibi, komşumuz Meksika’da koronavirüs vakaları her geçen gün artıyor. Güney sınırımız boyunca inşa ettiğimiz duvar, Meksika’dan ABD’ye yasadışı yollardan geçmeye çalışanların oranını önemli ölçüde düşürdü. Duvarı bu amaçla inşa etmiştik ama salgının ABD’de yayılmasını önlemek için de oldukça etkili oldu” diye ekledi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Demokrat aday Joe Biden: “Trump bugüne kadarki en ırkçı ABD başkanı”
2020 başkanlık seçimlerinde Trump’a karşı yarışacak Demokrat aday Joe Biden, “Trump, koronavirüs salgını ve beraberinde gelen krizle yüzleşmek yerine beyaz teslim bayrağını çekti. Üst düzey danışmanları bile Trump’ın salgınla mücadele için yeterince çaba sarf etmediğini kabul etti” diye konuştu. Koronavirüs vakalarının tırmanmasında ırkçılık karşıtı protestoların dolaylı da olsa rol oynadığını söyleyen ve Demokrat liderleri şiddet suçlarıyla mücadelede başarısız olmakla suçlayan Trump ise, rakibi Biden’ın başkan seçilmesi durumunda ABD kentlerindeki şiddetin tırmanışa geçeceğini öne sürdü.
Seçimlere neredeyse 100 gün kala attığı adımlarla Trump’ın ABD’deki ırkçılık tartışmalarını bilerek ve isteyerek kızıştırdığını belirten Demokrat başkan adayı Joe Biden, Trump’ın bu tartışmaları gündeme taşıyarak koronavirüs salgınını yönetmekteki başarısızlığının üzerini kapatmaya çalıştığını söyledi. Biden, “İnsanların derilerinin rengi, etnik kökenleri, nereli olduklarıyla ilgili yaptığı yorumlar mide bulandırıcı. Bugüne kadar hiçbir ABD başkanı bu kadar ileri gitmedi. Asla, asla asla… Irkçılar hep vardı, hâlâ varlar. Ancak ne kadar deneseler de bugüne kadar hiçbiri başkanlık koltuğuna oturamamıştı” diye konuştu.
Sonuçları salı günü açıklanan Axios-Ipsos ortak araştırması, ABD Başkanı Donald Trump’ın oy aldığı kitle üzerindeki etkisinin hâlâ güçlü olduğuna işaret ediyor. Ancak ankete katılanların büyük bir kısmı, Trump’ın koronavirüs krizini ele alışından ve salgınla mücadele etmek için izlediği yöntemlerden memnun olmadıklarını dile getirdi. Ankete katılanlar arasında yaklaşan başkanlık seçimlerinde Trump yerine Biden’ı desteklemeyi düşünenler mevcut.
Ipsos Araştırma’nın ABD Halkla İlişkiler Birimi Başkanı Cliff Young, “Partizanlığın, popülizmin tırmanışa geçtiği bir dönemde yaşıyoruz. Bazı seçmenler bilim insanlarının söylediklerinden ziyade siyasi liderlerin söylediklerine inanmaya meyilli” diyor. Çalışmayı yürüten Axios ve Ipsos araştırma şirketleri, katılımcıların medya tüketim alışkanlıklarına bakarak, Trump’ın bugüne kadar salgını ciddiye almayan söylemlerinin yer verildiği Fox News gibi haber kaynaklarını takip edenlerin, koronavirüs tehdidini küçümsemeye daha yatkın olduğuna dikkat çekiyor.
ABD’li seçmenlerin koronavirüs salgınının ciddiyetini kavrayamamış olması Beyaz Saray’ı harekete geçirmiş ve Donald Trump aylar sonra ilk kez salgının ABD’deki gidişatıyla ilgili konuşmak üzere salı günü kameraların karşısına geçmişti.
Mayıs ayında fiziksel mesafeyi ve gerekirse karantina kurallarını uygulamaya uzun süre devam edeceklerini söyleyenlerin oranı yüzde 49 iken, salı günü yayınlanan sonuçlar bu oranın yüzde 72’ye yükseldiğini ortaya koyuyor. Trump, başından beri koronavirüs salgınını etkili bir şekilde yönetemediği gerekçesiyle eleştirilerin odağında. Anket sonuçlarının Biden’ı destekleyenlerin oranındaki artışa işaret etmesi, başkanlık seçimlerine üç aydan biraz fazla bir zaman kala Trump için tehlike sinyalleri anlamına gelebilir.
