YÖK, yabancı uyruklu öğretim üyeleri için Türkçe dil şartı getirdi, Galatasaray Üniversitesi öğrenci ve öğretim üyeleri tedirgin: “Bu karar, üniversitelere yapılmak isteneni tekrar gösterdi”

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Türkiye’deki Fransız uyruklu öğretim üyelerine, üniversitelerde eğitim verebilmeleri için Türkçe bilme şartı getirdi. YÖK’ün bu kararı, Türkçe bilmeyen Fransız uyruklu akademisyenlerin, oturma izninin de bitmesi anlamına geliyor. En fazla Fransız akademisyeni bünyesinde barındıran üniversitelerden olan Galatasaray Üniversitesi’nde, öğrenciler ve öğretim üyeleri, YÖK’ün yeni kararını endişeyle karşıladı. Öğrenciler, “Akademik özgürlüğümüz elimizden alınıyor” derken akademisyenlerse “YÖK’ün kararı eğitim kalitesini düşürecektir” diyor. 

YÖK Yürütme Kurulu’nun 20 Ocak 2021’den itibaren geçerli olan “Yabancı uyruklu öğretim elemanlarının istihdamıyla ilgili usul ve esaslar” başlıklı kararıyla, Türkiye’de eğitim veren Fransız uyruklu öğretim üyelerinin, Türkçe’yi yetkin bir şekilde konuşabilmesi şartı getirildi. Türkiye’de çalışma izni olan akademisyenlerin aynı zamanda oturum izni de bulunuyor. YÖK’ün kararıyla beraber, Türkçe yeterliliği olmayan Fransız akademisyenlerin oturma izni de iptal olacak. 

Bu karar, Galatasaray Üniversitesi’ni oldukça etkileyeceğe benziyor. İki yıllık Fransızca hazırlığı bulunan üniversitede, yıllardır çalışan Fransa vatandaşı öğretim üyeleri bulunuyor. Medyascope’tan Hazar Dost, Galatasaray Üniversitesi öğrencileri ve akademisyenleri ile YÖK’ün kararını konuştu. 

Fransa ve Türkiye arasında uluslararası anlaşmayla kurulan ve Fransız ekolünün temsilcisi olan Galatasaray Lisesi ve Galatasaray Üniversitesi, Fransızca eğitim veren ender kurumlardan. Galatasaray Lisesi mezunlarından Prof. Dr. Haluk Levent, Milli Eğitim Bakanlığı’nın Galatasaray Lisesi’ne öğretmen atayamadığına dikkat çekerek, ”Okulun kurulmasında ve işlemesinde Türkiye ve Fransa arasında çok güçlü bir anlaşma var. Galatasaray Üniversitesi, Fransa’nın ülke dışındaki en büyük eğitim yatırımı” dedi. Levent, Türkiye’nin siyasi olarak Fransa’ya ”kızıyor” olmasının sonucunda Galatasaray Üniversitesi’ne müdahale ettiğini de sözlerine ekledi. Kararın eğitim kalitesini düşüreceğini vurgulayan Levent, ”Karar sonrası bazı hocalar dil sınavına hazırlanmaya başlamış, dersaneye gidenler var” diye konuştu.  

YÖK’ün aldığı karar sonucunda Fransız öğretim üyelerinin ders verememesi konusunda endişeli olan diğer bir grup ise öğrenciler. Galatasaray Üniversitesi’nin tercih edilme nedenlerinden birinin Fransız ekolü olduğunu belirten öğrenciler de kararın eğitim kalitesini düşüreceğini söyledi.  

Öğrencilerden Nevzat Taşçı, karardan yeni haberdar olduğunu belirterek, ”Geçmiş yıllarda da hazırlık bölümünden bazı yabancı hocalarımız gönderildi, yerine Türkiyeli hocalar geldi. Bizler de hazırlık sınıfının eğitim kalitesinin düştüğünü düşünüyor, konuşuyorduk” dedi. Taşçı da Galatasaray Üniversitesi’nin uluslararası anlaşmayla kurulduğuna dikkat çekti: ”Bu anlaşma, Türkiye’de akademik özgürlüğün sağlandığı tek okul olmamızı sağlıyordu. Galatasaya adeta ‘son kale’ydi.”

Taşçı, Galatasaray Üniversitesi’ni, eğitim dili Fransızca olduğu için tercih etmiş. Bu nedenle Türkçe bilmeyen hocaların gönderilmesinin, aynı zamanda eğitimi göndermek anlamına geldiğini söyledi. Taşçı ayrıca, Türkiye ve Fransa arasındaki siyasi çekişmede Galatasaray Üniversitesi’nin siyasi bir koza dönüştüğünü belirtti.  

İsmini vermek istemeyen başka bir Galatasaray Üniversitesi öğrencisi ise Fransız hocalardan aldıkları Fransızca eğitimin yeterli ve nitelikli olduğunu söylerken ”Anadil yetkinliğini hocalarımız sağlayamadığı koşulda biz sağlıyorduk” dedi. Öğrenci ayrıca, YÖK’ün kararının eğitim kalitesini artırmadığını belirterek, ”Bu karar üniversitelere yapılmak isteneni tekrar gösterdi” diye konuştu.  

YÖK: “Karar mütekabiliyetin aranmasından ibaret”

YÖK yetkilileri, Fransa’dan gelen öğretim üyelerinden B2 düzeyinde Türkçe dili şartı getirildiğini doğruladı. Açıklamada şöyle denildi: “Fransa devleti bir yıl önce almış olduğu karar çerçevesinde masrafları Türkiye tarafından ödenmek üzere Fransa’daki üniversitelere ve ortaöğretim kurumlarına gönderilen ‘Türkçe okutmanlarından ve din görevlilerinden  B2 düzeyinde Fransızca’ istemeye ve bunu sağlayamayanlara vize vermemeye başlamıştır. Kurulumuz da uzun müddet sonuçsuz kalan müzakereler sonucu, mütekabiliyet esasında Fransa tarafından gönderilenler için de aynı şartı aramaya başlamıştır. Konu Fransa’nın yükseköğretim konularında Türkiye ile olan ilişkilerinde ‘eşitlik esasında değil, bir üst pozisyonda kendisini konumlandırma’ tavrından ileri gelmektedir. Konu Galatasaray Üniversitesi’nin özelliğinin kaybolması, zedelenmesi asla değildir. Bu husustaki hassasiyetimizde bir değişiklik yoktur; olması da düşünülemez. Konu mütekabiliyetin aranması konusudur.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.