Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

İsrail – Filistin çatışması sürüyor: Yaşanan son gelişmeler ve bölgedeki gerilimin tarihi

İsrail ile Hamas arasında son yılların en şiddetli çatışmaları yaşanıyor. Doğu Kudüs’te Filistinliler’in evlerinden zorla tahliye ettirilmesi girişimleri ile Mescid-i Aksa’da başlayan gerilim, devamında Gazze Şeridi’ne taşındı ve gece boyu hava saldırıları ile devam etti. Birleşmiş Milletler (BM), en az 40 kişinin hayatını kaybettiği çatışmaların “topyekûn bir savaşa” ilerlediği uyarısını yaptı ve bugün olağanüstü toplanma kararı aldı. Peki, Kudüs’te son yılların en şiddetli çatışmasına ne sebep oldu? 

Kudüs, İsrail güvenlik güçlerinin Filistinliler’e yönelik sert müdahalesi sonucunda son yılların en şiddetli çatışmalarını yaşıyor. İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalar sonucunda en az 40 kişi hayatını kaybetti, işgal altındaki Batı Şeria’da şiddet arttı ve İsrail’de bulunan Arap toplulukları çeşitli gösteriler düzenledi. 

Dün akşamdan bu sabaha neler yaşandı? 

Hamas, İsrail’in hava saldırısında 13 katlı bir apartmanın çökmesinin ardından başkent Tel Aviv’e yaklaşık bin roket fırlattıklarını açıkladı. AFP, İsrail’i hedef alan roket saldırılarında en az altı kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Pazartesi gününden (10 Mayıs) beri Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda en az 40 kişi hayatını kaybetti. 

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “Hamas ve İslami Cihad büyük bir bedel ödeyecek” açıklamasını yaptı. İsrail Savunma Bakanı Beni Gantz da “Gazze’ye ağrı darbeler indirdik, birçok hedefimiz var ve bu sadece başlangıç” sözleriyle Gazze’de en az 150 hedefi vurduklarını açıkladı. 

Öte yandan İsrail’in kuzeyindeki Lod kentinde sokaklar savaş alanına döndü. İsrail İçişleri Bakanlığı kentte olağanüstü hal ilan etti. Alınan bu karar ile İsrail’de 1996 yılından bu yana ilk kez “güvenlik gerekçeli” olağanüstü hal ilan edildi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), bugün yerel saatle sabah saatlerinde olağanüstü toplanacak ve bölgede yaşanan gerilimi görüşecek. BMGK 10 Mayıs Pazartesi günü de acil bir oturumda toplanmış fakat herhangi bir adım atmamıştı. 

BM Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland, İsrail ve Filistin’in “tam ölçekli bir savaşa doğru sürüklendiği” uyarısını yaptı. 

Şiddetin artmasına ne sebep oldu? 

Çatışmaların sebebi, İsrail’in Filistin’deki yarım asırlık işgali ve Filistinliler üzerinde sürekli derinleşen hâkimiyeti. 

Uzun süredir devam eden bir dizi olay üst üste gelince, İsrail polisi ile Filistinliler arasında Mescid-i Aksa çevresinde 7 Mayıs Cuma akşamı başlayan gerilim üçüncü gününde zirveye ulaştı. 

İsrail, Kudüs’ün doğusunu 1967 yılında işgal etti ve 1980 yılında kabul ettiği kanun ile Kudüs’ü “bölünmez başkent” ilan ettiğini duyurdu. Filistinliler ise Doğu Kudüs’ü ileride kurulacak Filistin devletinin başkenti olarak görüyor. 

Olayların arka planında ne var? 

Eski Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump ve İsrail’in Filistin toprakları üzerindeki kontrolünü güçlendirmek için attığı adımların ardından, yarım asırlık soruna çözüm bulma umudu en düşük seviyelere gerilemişti. 

Filistin’in 85 yaşındaki lideri Mahmud Abbas’ın 22 Mayıs tarihinde yapılması planlanan genel seçimleri erteleme kararı, son parlamento oylamasına 2006 yılında giden Filistinlileri hayal kırıklığına uğrattı. Abbas, İsrail’in Doğu Kudüs’te oy kullanılmasını garanti edememesi nedeniyle seçimleri ertelemişti.

Bu sırada, İsrail’de mart ayında düzenlenen seçimler sonucunda aşırı sağ daha da cesaretlendi ve Başbakan Binyamin Netanyahu ile ittifak halinde olan aşırı milliyetçi Yamina Partisi (Sağa Doğru) parlamentoya girdi. 

Mart ayından bu yana neler oldu?

Yaklaşık bir ay önce Müslümanlar’ın kutsal ramazan ayı başladı ve Filistinliler teravih namazından sonra gayri resmi bir gelenek olan Eski Şehir dışındaki merdivenlerde toplanmalarını engelleyen İsrail polisi tarafından gereksiz yere alınan kısıtlamalardan şikayet etti. 

Artan gerilim esnasında, sokak tacizi ve Yahudiler ve Filistinliler arasındaki çatışmaların çevrimiçi olarak paylaşıldığı videolarla birlikte toplumsal şiddette de bir artış oldu. Nisan ayı sonlarında, yüzlerce aşırı sağ İsrailli “Araplara ölüm” sloganları atarak şehrin sokaklarında yürüdü ve gerilim had safhaya ulaştı.

Gerilim geçen hafta neden arttı? 

Olaylar işgal altındaki Doğu Kudüs’ün Şeyh Cerrah Mahallesi’nde yaşayan Filistinli ailelerin evlerinin boşaltılarak, Yahudi yerleşimcilerin bu evlere yerleştirilmesine yönelik girişimlerle başladı. 

İsrail’de bazı gruplar, İsrail’in Doğu Kudüs’ü işgal ettiği 1967 yılındaki Altı Gün Savaşı’nın yol dönümünü İbrani takvimine göre “Kudüs Günü” olarak kutluyor. Her yıl kutlanan Kudüs Günü’nde yüzlerce Yahudi ellerinde bayraklar ile Müslümanlar için kutsal olan bu bölgeye gelerek sloganlar atıyor ve İsrail marşları söylüyor. Bu yıl ise Kudüs Günü yürüyüşü bölgedeki gerilime denk geldi ve fanatik Yahudi örgütler, Mescid-i Aksa’ya baskın çağrıları yaptı.

Yürüyüşün düzenleneceği pazartesi günü (10 Mayıs) İsrail Yüksek Mahkemesi, Şeyh Cerrah Mahallesi’ndeki tahliyelere yönelik kararını belirsiz bir tarihe ertelediğini açıkladı. Kudüs Günü yürüyüşü öncesinde ise İsrail polisi, Yahudiler’in Harem-üş Şerif’e girmesine izin vermeyeceğini açıkladı ve binlerce İsraillinin ellerinde bayraklar ile düzenleyeceği yürüyüşün rotası değiştirildi. Fakat bu noktaya kadar gerilim zaten had safhaya ulaşmıştı.

Kudüs neden böylesine önemli ve tartışmalı bir şehir?

Kudüs, Yahudiler ve Müslümanlar tarafından saygı duyulan kutsal yerleri ile her zaman İsrail ile Filistin arasında yaşanan krizin merkezi oldu. 

Kent, üç semavi din olan İslamiyet, Yahudilik ve Hıristiyanlık için kutsal yerleri içinde barındırıyor. Bu kutsal yerlerin önemli bir kısmı da Doğu Kudüs’te yer alıyor. 

Müslümanlar için en kutsal mekan olarak bilinen Mescid-i Aksa ve Kubbet’üs Sahra’nın bulunduğu Harem-üş-Şerif de Doğu Kudüs’te yer alıyor.

Eski Şehir’deki Tapınak Tepesi ise dünyanın dört bir yanındaki Yahudiler tarafından Museviliğin en kutsal mekanları olan Ağlama Duvarı ve Hz. Süleyman Mabedi’ne ev sahipliği yapıyor.

Son günlerdekine benzer bir çatışma en son ne zaman yaşandı? 

İsrail ile Filistin arasında hiçbir zaman sükûnetin sağlandığı bir zaman dilimi olmamıştı, bu yüzden şiddet olaylarını karşılaştırmak çok zor. Bu çatışmaya benzer son olay, 2017 yılında İsrail güvenlik güçlerinin üç Filistinliyi Mescid-i Aksa’nın çevresinde öldürmesi ve Mescid-i Aksa’nın üç gün ibadete kapalı tutması sonrasında başlayan olaylar sırasında yaşanmıştı.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.