Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

İstanbul-Şişli’de LGBTİ+ çifte homofobik saldırı: “Burada istenmiyorsunuz”

İstanbul’un Şişli ilçesinde LGBTİ+ bir çift, geçen pazartesi (16 Ağustos) oturdukları kafede homofobik saldırıya uğradı. Saldırganın uzun süre kendilerini izlediğini anlatan Furkan ve Alper, “Biz sarıldık ve bir anda biri gelip ‘Burada istenmiyorsunuz. Sizden nefret ediyorum’ diye bağırdı” dedi.

Kurtuluş’ta 16 Ağustos’ta partneri Alper (23) ile bir kafede oturan Furkan (25), Alper’in bir kişinin kendilerini izlediğini söylediğini, kendisinin ise kötü bir şey olacağını düşünmediğini söyledi. Oturdukları yerden kalkıp yan taraftaki bir diğer kafede oturmaya başladıklarını belirten Furkan, yaşananları şöyle anlattı:

Partnerim bana, ‘Aynı adam bize ciddi ve keskin bir şekilde bakıyor, arka taraflarda görünmeyeceğimiz bir yere oturalım’ dedi. Ben umursamadım ve sarılmaya başladık. Biz sarılınca aynı adam yanımıza geldi. ‘Burada ibneliğe yer yok, biranızı için buradan gidin. Burada istenmiyorsunuz. Çocuklarımın sizi görmesini istemiyorum’ dedi. Daha sonra mekân sahibine dönüp, ‘Burada hep böyle şeyler oluyor, çoluğumuz çocuğumuz var. Böyle şeyler görmek istemiyoruz’ diye bağırdı.”

Saldırganın küfürler ve hakaretler ettiğini söyleyen Furkan, “Bu kişi ilk başta bizi LGBTİ+ olduğumuz için sindirebileceğini düşündüğünden dolayı bağırma kararı aldı. Biz tepki vermeye başlayınca ise polisi çağırdı” dedi. Bunun üzerine başlarına gelenleri Twitter’dan yazdıklarını belirten Furkan, “Ne olacağını bilmiyorduk, hayatımızda ilk defa başımıza böyle bir şey geldi. Sağ olsun avukat arkadaşlar bizi yönlendirip bilgi verdi. Bir avukat bize ulaşıp yanımıza geldi” diye ekledi. 

“Kimse bir şey yapmadı”

Polisin kendilerine hakaret eden kişiye, “Eşcinsellik sorun değil suç da değil. Sana saldırmadılarsa bizi neden arıyorsun ve meşgul ediyorsun” dediği duyduklarını söyleyen  Furkan, “Polisler bizimle konuşmadı, gitti. Saldırgan mekânın karşına oturup telefonla konuşmaya başladı. Birilerini çağırıp bize tekrar saldırmasından tedirgin olduk ve yakındaki arkadaşlarımızı çağırdık” dedi. Oturdukları mekâna arkadaşlarının gelmesinden sonra saldırganın gittiğini, sadece mekân sahibinin kendilerini koruduğunu anlatan Furkan, “Kimse bir şey yapmadı, etrafımızdaki heteroseksüel çiftlerin bazıları güldü” diye konuştu.

“Gittiğimiz herhangi bir yerde kendimizi rahat hissetmiyoruz”

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın açıklamalarının ardından kadınlara ve LGBTİ+’lara yönelik şiddetin gittikçe normalleşmeye başladığını söyleyen Furkan, şöyle devam etti: “Gittiğimiz herhangi bir yerde kendimizi rahat hissetmiyoruz. Şöyle düşünün: Bu saldırgan bize sözel şiddette bulundu ve polis geldi. Polisin bu kişiyi alması gerekirdi ama polis ona hiçbir şey yapmadı. Olayı bizden dinlemedi bile.”

“Şikâyetçi olmadık çünkü…”

Saldırgandan şikayetçi olmadıklarını söyleyen Furkan, neden şikayetçi olmadıklarını şöyle anlattı: “Akademik kariyerimin tehlikeye girmesinden endişe ediyorum. Ayrıca partnerim, ailesine karşı açık kimlikli değil. Eve mahkeme için bir belge gidebilirdi.”

“Hiçbir şeyden korkmuyoruz”

Var olmaya devam edeceklerini ve güçlü olduklarını söyleyen Furkan, “Hiçbir şeyden korkmuyoruz. Kamusal alanlarda biramızı, çayımızı içip sarılmaya devam edeceğiz” dedi. 

“Biz sessiz kaldıkça bu şiddet daha da büyüyecek”

LGBTİ+’ların korkmaması ve sinmemesi gerektiğini belirten Alper de şunları söyledi: “Biz sindikçe, sessiz kaldıkça bu şiddet daha da büyüyecek. Heteroseksüellere de seslenmek istiyorum, sessiz kaldıkları şiddet dönüp dolaşıp onları da bulacaktır. Sizleri biraz daha politik durmaya davet ediyorum.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.