Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Medya ombudsmanı Faruk Bildirici yazdı: Hilafet isteyen laiklik düşmanı imamın haberi böyle mi yapılmalıydı?

Medya ombudsmanı Faruk Bildirici, kişisel internet sitesinde yayımladığı “Hilafet isteyen laiklik düşmanı imamın haberi böyle mi yapılmalıydı?” başlıklı yazısında sanatçı Sezen Aksu’ya hakaretler yağdırıp, hilafet çağrısı yapan imamın sözlerinin aynen yayımlanmasının yanlış olduğunu vurguladı.

“Gazeteci demokrasi, insan hakları, ayrımcılık ve nefret söylemi gibi temel değerlerde tarafsız kalamaz”

Gazeteler, haber siteleri ve televizyonlardan da örnekler veren Bildirici “Gazeteci, demokrasi, insan hakları, ayrımcılık, nefret söylemi gibi temel değerler söz konusu olduğunda tarafsız kalamaz, kalmamalı. İmam Konakçı da laiklik, demokrasi ve Anayasa karşıtı bir çağrıda bulunuyor, sanatçı Sezen Aksu’ya hakaret ediyor, hedef gösteriyor. O nedenle tarafsız kalmak olmaz, başlıkta ‘skandal’ ya da ‘hilafet istedi’ yazmak yetmez, açıkça tavır alınmalı imamın sözleri aynen aktarılmamalıydı. İmam Konakçı’nın hilafet çağrısının yanlışlığı ve suç olduğu vurgulanmalıydı. İmam Konakçı, İslama sahip çıkmak konusunda memuru olduğu Diyanet İşleri Başkanlığı’nı bile yok sayıyor, hakkında soruşturma bile açılmıyordu. Bunlar araştırılıp aktarılabilirdi” dedi.

“Sözlerini aynen yayınlamak yanlıştı”

Sosyal medyada çok sayıda kullanıcının paylaşması gibi, haberlerde de İmam Konakçı’nın sözlerinin geniş biçimde ve görüntülü olarak yayınlanmasının yanlış olduğunu dile getiren Bildirici, şu değerlendirmelerde bulundu:

“İmam bu sayede görüşlerini tahmin edebileceğinden daha geniş bir çevreye duyurma ve propaganda yapma fırsatı buldu. Haberlerde ve televizyon programlarında sözlerini özetlemek, kısaca ne dediğini aktarmak yeterliydi.

Nasıl ki, bir kişi terör çağrısında bulunduğunda ya da insanları suç işlemeye çağırdığında bunları aynen yayımlamak düşünülemezse, bir sanatçıya hakaret eden, Cumhuriyete, laikliğe, demokrasiye, anayasaya ve yasalara karşı çıkan bir imamın sözleri de olduğu gibi okur ve izleyicilere aktarılmamalıydı.

Uyuşturucu kullanmayı övme, ayrımcılık ve nefret söylemi gibi başka örnekler de verilebilir. Terör eylemleriyle ilgili haber vermek ile terörün propagandasını yapmak gibidir bu. Arada ince bir sınır çizgisi vardır; söylenenleri aynen yansıttığınızda -istemeden de olsa- sınırı aşmış olursunuz.”

Faruk Bildirici’nin yazısının tamamını okumak için tıklayınız.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.