Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Sinema yazarı Uğur Vardan anlatıyor: “Fatma Girik bıraktığı izlerle sonsuza dek yaşayacak”

Türkiye sinemasının duayen oyuncusu Fatma Girik (79), bir süredir tedavi gördüğü hastanede bugün (24 Ocak) yaşamını yitirdi. Girik, yarın (25 Ocak) düzenlenecek törenlerle sevenlerinin omuzlarında son yolculuğuna uğurlanacak. Onunki, hafızalarımızda çoktan yer etmiş bir yaşam. Sözü Fatma Girik’i anlatması için sinema yazarı Uğur Vardan’a bırakıyoruz.

“Klasik deyimiyle Fatma Girik Yeşilçam’ın dört yapraklı yoncasından biriydi Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit ve Filiz Akın ile birlikte. Birçok yapımda yer aldı, çok sayıda filmde hem oyuncu hem de yapımcı olarak boy gösterdi.”

“Ben mesela kendi çocukluğumdan Boş Beşik’i hatırlıyorum. Daha sonraki dönemlerden Ezo Gelin, Şoför Nebahat, Yılanların Öcü, Ağrı Dağı Efsanesi, Ekmekçi Kadın, Keşanlı Ali Destanı, Menekşe Gözler, Kanlı Nigâr, Acı gibi filmlerden hatırlıyoruz. Bunların hepsi derin izlerdi. Ayrıksı yönetmenimiz Metin Erksan’ın belki de dünya sinemasındaki en ilginç hamlelerinden biri de sayılan Kadın Hamlet’te de onu izlemiştik.”

Kariyerini “tırnaklarıyla kazıdı”

“Keza bir dönem rahmetli Kemal Sunal ile bir yapım şirketi kurmuştu. Birlikte rol aldığı filmler var. En unutulmaz birliktelikleri ‘Postacı’ filmi sanırım. Hayatı ilginçti, emekçi bir aileden geliyordu. Gerçekten tırnaklarıyla kazıdı derler ya, öylesi bir portrenin ifadesiydi. Bir sinema artistinin ötesinde politik figüre de dönüştü zamanla.”

“Bugün sinema yazarı arkadaşım Cumhur Canbazoğlu’nun yazısında var: 1968’de fıkra anlatmak için İzmir Fuarı’nda sahneye çıkmış. Seyirciler tatmin olmamış ve ondan şarkı da söylemesini istemiş. Daha sonra 1969’da İstanbul Maksim Gazinosu’nda Türk Sanat Müziği de söylemeye başlamış.”

Fatma Girik yürüyor

“Ben 1977’de 13 yaşındayken akraba ziyaretine İzmit’e gitmiştim. Sonra bir kalabalık gördüm balkondan. Aşağı indim çocuksu bir hevesle. Bir baktım, ellerinde pankartlarla bir sürü insan yürüyor. Meğerse o faaliyet, İstanbul-Ankara hattında sansüre karşı yürüyüşmüş. Onlara eşlik ettim. Çocuk gözümle Tarık Akan’ı, Fatma Girik’i yakından gördüm. Eve gelince heyecanla anlattım, evdekiler inanmadı. Benim için derin bir çocukluk anısıydı bu.”

“Eski Türkiye’nin figürlerinden biri”

“Bugün Uğur Mumcu’nun da ölüm yıldönümü, onu da bugün kaybettik malum. Fatma Girik’in Uğur Mumcu, İlhan Selçuk, Ali Sirmen ile birlikte büyük madenci yürüyüşünde fotoğrafları var. En önemli özelliklerinden biri içindekini sakınmayan, dobra dobra konuşan, açık sözlü bir karaktere sahip olmasıydı. Bu özellikleriyle eski Türkiye’nin figürlerinden biriydi. O eski Türkiye modelinde sanatçılar bugünkü gibi kendileri baskı altında hissetmezler ve içindekileri daha kolay açığa çıkartırlardı. Zaten Fatma Girik’in kişiliği de buna uygundu.”

Adı Şişli’de yaşayacak

“1989-1994 yılları arasında Şişli’de belediye başkanlığı görevi de yapmıştı. Daha sonra televizyonda Söz Fato’da adlı programda bir tür adalet dağıtıcısı konumunda işlere imza attı.”

“Yine bir kişisel anıyla bitireyim: Ben Bomonti’de oturuyorum. Sürekli gittiğim kafenin tam karşısında onun adını taşıyan bir kız yurdu var. Şişli’de bir parka, kreşe de ismi verilmişti. Sonsuza dek o mavi gözleriyle, kişiliğiyle, bıraktığı izlerle yaşayacak.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.