Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Çeşme halkı ayakta: Aya Yorgi Koyu’nun çevresindeki SİT alanı imara açıldı

İzmir’in Çeşme ilçesindeki Aya Yorgi Koyu’nun etrafında bulunan 3. derece SİT alanında yer alan ve “Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı” olarak belirlenen tarım arazisi ve zeytinlik alanları, 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 109. maddesi uyarınca imara açıldı. Çeşme halkı ve sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere paydaşlar “betonlaşmaya” tepki gösterdi. Medyascope, CHP İzmir Milletvekili Avukat Sevda Erdan Kılıç ile konuştu.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, İzmir’in Çeşme ilçesinde Dalyan ve Sakarya mahallelerini kapsayan Aya Yorgi Mevkii’ne yönelik 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Değişikliği ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı Değişikliği’ni askıya çıkardı. İzmir İl Müdürlüğü tarafından konuyla ilgili paylaşılan duyuru şöyle:

“Çeşme İlçesi, Dalyan ve Sakarya mahalleleri, Aya Yorgi Mevkii’ne ilişkin 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Değişikliği ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı Değişikliği Bakanlık Makamının 07.03.2022 tarih ve 3123141 sayılı Olur’u ile 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 109. maddesi uyarınca onaylanmıştır.”

“Çeşme halkı ayağa kalktı”

Konuyla ilgili Medyascope‘a konuşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, Çeşme halkının karara tepkili olduğunu dile getirdi:

Bakanlık planlarını yapmış, burada ilçe belediyesi veya büyükşehir belediyesi yokmuş gibi kendini de yerel yönetimlerin yerine koymuş. Ankara’da oturup Aya Yorgi Koyu çevresini imara açmış. Belediye tabii ki buna itiraz edecek ve yasal süreç de olacak. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Çünkü dünden beri Çeşme halkı da ayağa kalktı. Burada zaten yapılmak istenen Çeşme Projesi ile de 93 milyon metrekarelik bir alanda fazlasıyla betonlaşma olacak.”

“Çeşme Projesi ile 93 milyon metrekare alanı betona gömmeyi amaçlıyorlar”  

Kılıç’ın dün (24 Mart) paylaştığı yazılı açıklama şöyle:

AKP, Çeşme’de yeşil alan kalmayana kadar yapılaşma ile bölgeyi yandaşlarına sömürtmeyi hedefliyor. O güzelim doğayı, o güzelim koyları gördükçe ağızlarının suyu akar bir şekilde saldırıyorlar. Şimdi de dünyaca ünlü Aya Yorgi Koyu’nu hedefe koydular. İzmirliye, Çeşmeliye nefes aldırmayacaklar, belli. Buralar dünyanın en güzel yerlerinden, koylarından. Buradaki doğal dokuyu koruyarak yaşatmak varken rant hırsıyla Çeşme’ye, İzmir’e ve hatta tüm Türkiye’ye ihanet ediyorlar. Çeşme Projesi ile de 93 milyon metrekare alanı betona gömmeyi amaçlıyorlar.

“Türkiye Cumhuriyeti, AKP iktidarları döneminde gördüğü ihaneti hiçbir zaman görmedi”

Kılıç açıklamasında konuyu mahkemeye taşıyacaklarını vurguladı:

Türkiye Cumhuriyeti, AKP iktidarları döneminde gördüğü ihaneti hiçbir zaman görmedi. İklim kriziyle karşı karşıyayız. Su kriziyle birlikte kuraklıkla boğuşuyoruz ancak AKP sanki bu dünyada yaşamıyormuşçasına yeşil alanlara saldırıp ya betona gömüyor ya da madenciliğe açıyor. Paris Antlaşması’nı daha yeni Meclis’te tüm partilerin katılımıyla onayladık. Buna rağmen doğayı bu kadar hoyratça kullanmak akıl tutulmasından başka bir şey değildir. Doğaya, hayvana, kadına, kendi gibi olmayan, kendi gibi düşünmeyen herkese her şeye düşman olan AKP’ye geçit vermemeliyiz. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu liderliğinde Cumhuriyet Halk Partisi ve milletvekilleri olarak bizler buna izin vermeyeceğiz. Çeşme’nin iradesini, belediyesini, belediye meclisini, halkını yok sayarak aldığınız bu kararı tanımıyoruz ve bu konuyu mahkemeye taşıyacağız.”

Çeşme Projesi nedir?

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından İzmir-Çeşme’de hayata geçirilmesi planlanan Çeşme Turizm Projesi, 9 bin 574 hektarlık bir alanda yapılmak isteniyor. Projede 20 golf sahası, termal turizm tesisleri, kongre, fuar ve etkinlik merkezi, kültür ve sanat merkezleri, tarım ve doğa turizmi alanları, yat marinaları gibi tesislerin yer alması planlanıyor. 

“İzmir’in Kanal İstanbul’u”

İzmir’de pek çok kişi ve sivil toplum kuruluşu, yapılması planlanan projeye itiraz ediyor. Projeyle ilgili İzmir Tabip Odası, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İzmir İl Koordinasyon Kurulu, İzmir Barosu üyeleri ile çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının açtığı davada bilirkişi keşfi 27 Ekim 2021’de yapılmış, keşif sırasında protesto gösterileri düzenlenmişti. Bölgede konuştuğumuz kişiler, projeyi “İzmir’in Kanal İstanbul’u” olarak tanımlamıştı.

“Alanın yüzde 98’i kamu arazileri”

27 Ekim’de bölgede konuştuğumuz Av. Şehrazat Mercan, projeye karşı yapılan itirazların gerekçelerini şöyle anlatmıştı:

Bu alanın yüzde 98’i kamu arazileri. Yani hazinenin yerleri, mera, ormanlar, dereler, deniz kıyıları. Bütün bu alanlar anayasa ile koruma altında olan, sadece Çeşme veya İzmir’in değil, Türkiye’nin varlıkları. Yöneticiler ve yurttaşlar aklını ve vicdanını birleştirerek bu projeye ‘dur’ demeli.”

Çeşme Çevre Platformu itirazlarını 11 maddede sıraladı

Çeşme Çevre Platformu, çarşamba günü (23 Mart) konuyla ilgili paylaştığı yazılı açıklamada projeye itirazlarını şöyle sıraladı:

1) Çeşme Turizm Bölgesi 12.017 hektar (120.000.000 m2) alanı kaplıyor. Turizm bölgesi dışında bundan ayrı 11 adet turizm merkezi de bulunuyor hepsinin toplam alanı 18.000 hektarı geçer. Çeşme yarımadasının büyüklüğü ile yaklaşık 30.000 hektar. Yani yarımadanın yarıdan çoğu turizm bölgesi. 
2) Turizm bölgesindeki tescilli orman alanı 5.250 hektar (52.500.000. metrekare). Bu miktara 11 adet turizm merkezindeki orman alanları dahil değildir. Yani 12.000 hektarlık turizm merkezinin 5.000 hektarı tescilli orman, orman alanlarının yaklaşık 20.000.000 metrekaresi Zeytineli bölgesindeki ormanlık alanlardır. Turizm bölgesinin 20.000.000 metrekaresi deniz yüzeyi, yani denizdir. Turizm bölgesinin 42 kilometresi kıyıdır. Bu miktara 11 adet turizm merkezi dahil değil. 
3) Turizm bölgesindeki 42 kilometre, kıyının tamamı yerli ve yabancı yatırımcıya irtifak hakkı tesis edilerek devredilecektir. Bu kıyılardan tahsis sahibi dışında hiçbir yurttaş yararlanamayacaktır. Oysa anayasaya göre kıyılar devletin hüküm ve tasarrufundadır. 
4) 20.000.000 metrekaresi deniz alanına ve içindeki adalara hiç kimse giremeyecektir. Çünkü deniz yüzeyleri ve adalar tahsisli alanın özel mülkiyetinde olacaktır. 
5) 52.500.000 metrekaresi orman alanı tahsis sahibinin özel mülkiyeti gibi olacak kapatılarak hiç kimse alınmayacaktır. Orman alanları kesilip 12 adet golf sahası yapılacaktır. 
6) Turizm bölgesinin 6.000.000. metrekaresi mera alanıdır. Anayasaya göre meralar tarım ve hayvancılık amacı dışında kullanılamaz ve köylere tahsis edilir. Ancak 6.000.000. metrekare mera alanı tahsis sahibinin özel mülkü olacak, hiç kimse meralardan yararlanamayacaktır. 
7) Turizm bölgesinin 1.000.000.metrekaresi zeytinlik ve nitelikli tarım alanıdır. Bu alanlarda tahsis alana devredilecektir. 
8) Turizm bölgesinin 3.000.000 metrekaresi kısmı doğal SİT alanıdır (Nitelikli Koruma ve Sürdürülebilir Koruma Alanı). 
9) Alaçatı Gölobası mevkii çok özel bir bölge olup Türkiye Natura 2000 habitatları arasında korunması öncelikli alanlar arasındadır. Ancak bu bölge golf sahası yapılacak alanlar arasındadır. 
10) Çeşme yarımadasının üçte ikisi turizm bölgesi ve ilave olarak 11 adet turizm merkezidir. Turizm Tahsis Kanunu gereğince cumhurbaşkanı kararı ile bu bölgenin tamamında yani yarımadanın üçte ikisinde bir yabancı lehine bir tür özel mülkiyet hakkı tanınacaktır. Onun arazine (yani yarımadanın üçte ikisi alana, yani ona ait ormanlarına, kıyılarına, meralarına, adalarına ve denizlerine) hiç kimse giremeyecek ve yararlanamayacaktır. 
11) Bir tür turizm bölgesi cumhuriyetinde kendi dünyasını kuracaktır. Çeşme’nin yerli esnafın ve tüccarının para kazanma beklentisi boşunadır. Aksine kendi elindeki değeri de kaybedecektir.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.