Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Osman Kavala’dan karar sonrası ilk açıklama: “Bir zamanlar birbirlerine ip atanlar, ellerinde ip olsa beni asacaklardı”

Silivri Cezaevi’ni ziyaret eden Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel, Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan iş insanı Osman Kavala’nın “Elbette bekliyordum. Beni bu kadar içeride tuttuktan sonra beraat ettireceklerini beklemiyordum ama bu kadarını da beklemiyordum. Bir zamanlar birbirlerine ip atanlar, ellerinde ip olsa beni asacaklardı” dediğini aktardı.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP milletvekilleri Turan Aydoğan, Candan Yüceer ve Gökan Zeybek ile birlikte Gezi davası sonucunda hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası kararı verilen Osman Kavala ile 18’er yıl hapse mahkûm edilen Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Hakan Altınay’ı, Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti.

“Türkiye’ye büyük itibar kaybettirdiler”

Özel, ziyaretin ardından şu açklamayı yaptı:

“Osman Kavala, ‘Beni bu kadar içeride tuttuktan sonra beraat ettireceklerini beklemiyordum. Ama bu kadarını da beklemiyordum. Bir zamanlar birbirlerine ip atan, ellerinde ip olsa beni asacaklardı’ dedi. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası idam hükmünde. Bu delillerin hepsi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) yargıçlarınca, tarafsızlıklarından hiç şüphe olmayan yargıçlar tarafından incelendi, çürütüldü ve bu delillerle verilen tutukluluğa devam kararının hak ihlali olduğuna karar verildi. ‘Bu delillerle bana ağırlaştırılmış müebbet verdiler’ dedi. Karşı oyun kıymetli olduğunu ancak mahkeme kararının bütün Avrupa hukukunu reddetmek anlamına geldiğini hatırlattı. Kavala, ‘Verilen karar, Türkiye’nin AİHM nezdindeki savunmasını boşa düşüren bir karardır, kendi tezini boşa düşürecek bir karardır. Birileri vakit kazanıp ‘Kavala’yı içeride tutalım’ diye tutuklamaya gerekçe uydururken zaman kazandılar ama Türkiye’ye büyük itibar kaybettirdiler’ dedi.”

Can Atalay: “Moralimiz yüksek”

Can Atalay’ı da ziyaret eden Özel, bu görüşmesini şöyle aktardı:

“Diğer yandan Can Atalay, yüksek morali ile Gezi’yi, Gezicileri selamlayıp, ‘Suçsuzluğumuza emin olduğumuz için moralimiz yüksek’ söylemini tekrar etti ve ‘Atanamamış bir milletvekili aday adayı bizi Silivri’ye gönderdi’ dedi. Hâkimin Adalet ve Kalkınma Partisi aidiyetine vurgu yaptı. Biz de kendilerine bugün sabah belgelerini paylaştığımız hâkimin eşinin üç ay boyunca tutuklu kaldığını ve beraat falan etmediğini, itirafçı olduğunu, ‘Ben FETÖ’cüyüm ve Samsun’daki bütün FETÖ’cüleri size tanımlayabilirim’ deyip, fotoğraflar üzerinden 138, toplamda 160 FETÖ’cüyü ihbar ettiğini, işbirliği yaptığını ve şartlı salıverildiğini arkadaşlara söyledik. Bu bilgiler de onların şu ana kadar televizyonları ve gazeteleri olmadığı için yeni bilgilerdi onlar için. Ama şaşırmamışlardı.”

“Tayfun Kahraman, Vera için Kılıçdaroğlu’na selam yolladı”

Özgür Özel 18 yıl hapis cezasına çarptırılan Tayfun Kahraman’la ilgili olarak da “Tayfun Kahraman… Elbette yüksek morali, suçsuzluğa olan inancı var… Kemal Kılıçdaroğlu’na özel bir selam yolladı. Vera’yı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sahiplenmesinin, kendi evladı üzerinden bütün bir yeni kuşağı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sahiplenmesi olarak gördüğünü ve çok önemsediğini ifade etti. Görüntülerin çekilmesinden ve Vera’nın görüntülerinin bu kadar alenileşmesinden önce tedirgin olduğunu ancak sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun Vera üzerinden kurduğu söylemin, ‘Merak etme Vera, baban bize emanet ve babanı sana kavuşturacağız’ söyleminin kendisi ve kızı üzerinden hakkı yenen, haksız yere içerde tutulan ve evlat hasreti çeken herkese ve gençler için gelecek inşasına olan inancı açısından son derece kıymetli olduğunu ifade etti” dedi.

“Türkiye kendine bunu niye yapıyor?”

Özel, son olarak Hakan Altınay’ın söylediklerini aktardı:

“Hakan Altınay’a üniversiteden mezun ettiği binlerce öğrencisinin selamını ilettim ve ortak bir metne imza koyma çabalarını ifade ettim. Öğrencilerine selamı var. Ama Hakan Altınay diyor ki, ‘Türkiye, bunu kendine niye yapıyor? Türkiye, çok zor dost edinebilen bir ülkeydi ve çok zor da olsa önemli dostlar edinmiştik. Şimdi bu dostların pek çoğunu Kavala içeride tutulurken ve bu kararla kaybettik. Nobel Barış Ödülü sahibi Martti Ahtisaari’nin Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği için yapmış olduğu büyük mücadeleyi nasıl unuturuz, böyle bir dostu niye kaybederiz. Fransız dekan John Fransua Bayer, Öcalan meselesinde Türkiye’nin tezlerini dünyaya anlatmaya çalışmıştı. En meşru dertlerimizi anlatamayan bir ülkeye dönüştük. Derdimizi Norveç başbakanı, darbe gecesi gece 23.30’da ‘Hukuk dışı bu darbe, Türkiye’nin yanındayız’ açıklamasını yapmıştı. O şimdi Türkiye’den gelen telefonlara çıkmıyor. Kavala’nın uzun tutukluluğu ve Kavala’nın darbeci olduğu iddiası karşısında’ diyor ve ‘Bu zor edinilen dostları, bu kadar kolay niye kaybettik’ diye konuşuyor.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.