Koronavirüs izni sona eren 97 bin hükümlü cezaevine dönecek – Mahkûmlar Medyascope’a konuştu

Koronavirüs salgınının cezaevlerine sıçramasının ardından salgının yayılmasını önlemek için alınan tedbirler kapsamında bazı hükümlüler tahliye edilirken bazı hükümlüler ise açık cezaevine alınmıştı. Yaklaşık iki sene önce başlayan izin süreci, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün açıklamasına göre bu ay sonu dolacak. Bu nedenle açık ceza infaz kurumlarında bulunan yaklaşık 97 bin kişi haziran ayıyla beraber yeniden cezaevinin yolunu tutacak. Cezaevine dönecek iki hükümlü Medyascope’a konuştu.

Koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında bazı mahkûmlar hakkında yasal düzenlemeye gidildi. 7242 sayılı Kanun ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un geçici 6. maddesinde yapılan değişiklikle açık ceza infaz kurumlarında bulunan veya açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezalarının infazına karar verilen hükümlüler koronavirüs iznine gönderilmişti. Bu değişiklikle 15 Nisan 2020’den 15 Haziran 2020’ye kadar açık ceza infaz kurumlarından dört bin 246, kapalı ceza infaz kurumlarından ise iki bin 588 olmak üzere toplam altı bin 834 hükümlünün koşullu salıverilmesine karar verildi. Bu kişilerin arasında organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı da vardı.

Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün 15 Haziran 2020’deki açıklamasına göre açık ceza infaz kurumlarından 30 bin 358, kapalı ceza infaz kurumlarından ise 12 bin 378 olmak üzere toplam 42 bin 736 hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezalarının infazına karar verildi. Aynı açıklamada toplam 64 bin 661 hükümlünün koronavirüs iznine gönderildiği belirtilmişti. Eylül 2021’deki açıklamaya göre ise 88 bin 767 hükümlü koronavirüs izninde bulunuyordu. Kurumun son paylaştığı verilere göre mevcut durumda toplam 96 bin 718 kişi açık ceza infaz kurumunda bulunuyor ve bu hükümlülerin büyük kısmı koronavirüs izinleri bittikten sonra teslim olacak. Teslim olmayan hükümlüler firarî sayılacak. Mahkûmların bir kısmı yeniden cezaevine girebilir. 

Kaç hükümlünün hapis yatmaya devam edeceği belli değil

Mevcut durumda 96 bin 718 kişi açık ceza infaz kurumunda bulunuyor. Ancak koronavirüs izinlisi sayılan bu kişilerin ne kadarının tekrar hapis yatacağı, ne kadarının denetimli serbestlik ya da tahliye gibi süreçlere tabi olacağı belli değil. Kurum da henüz bu konu hakkında bir açıklama yapmadı. Medyascope’a konuşan Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği Savunuculuk Koordinatörü Berivan Korkut, bu sayının 1 Haziran’da belli olacağını belirtirken, “Teorik olarak bu insanların tamamı cezaevlerine teslim olacak. Temel sorun salgın bitmiş gibi davranılması“ dedi.

Mahkûmlar Medyascope’a konuştu

Koronavirüs izinlisi iki mahkûm yaşadıklarını Medyascope’a anlattı. Dışarı çıktıktan sonra eski hayatlarına devam ettiklerini ve yeniden hapse girme ihtimallerinin kendileri için çok yıpratıcı olacağını belirten mahkûmlar, yaşadıkları süreci “akıl dışı” diyerek niteledil

Silivri’den Çorum’a

Dokuz aydır koronavirüs izninde bulunan Mahmut(*), Silivri Cezaevi’nde kalmasına rağmen kendisine Adalet Bakanlığı’ndan gelen tebligat nedeniyle Çorum’daki Sungurlu Cezaevi’ne teslim olacağını söyledi. 10 yıl hapis cezası aldığını, iki buçuk yıl kapalı cezaevinde kaldıktan sonra açık cezaevine çıktığını ve burada da bir sene yattığını belirten Mahmut, yaşadıklarını şöyle anlattı:

“Esnafım, çalışan bir insanım. Ailemi zor toparladım bir senede anca dışarıya alıştım. Benim geri çağrılmam tekrar öldürülmem demektir. İşimi aşımı kurdum, üniversite okuyan iki çocuğum var. Her şeyi yarım bırakıp gitmemi istiyorlar. Devlet beni çağırırsa tabii ki gideceğim. Akıl tutulması yaşıyorum.”

“Dışarı çıktığımdan beri hiçbir yere imza atmadım”

İstanbul Göngören’de bir kafe işlettiğini ve 35 yıldır aynı ikamette yaşadığını aktaran Mahmut, izinli olarak çıktığından beri ailesiyle yaşadığını söylerken cezaevi koşullarından da şikâyet etti: “60 yaşındayım. Dışarı çıktığımdan beri ailemle yaşıyorum, hiçbir yere imza atmadım. Adalet Bakanlığı Silivri Cezaevi’nin kapasitesi yüksek olduğu için Silivri’ye değil Çorum’a teslim olmamı istiyor. Benim ailem buraya nasıl gelecek? Ben zaten ıslah oldum. 20 aydır hiçbir devlet kurumu beni denetlemiyor. Salgın hâlâ var, o yüzden tabii ki ürküyorum. Cezaevinde 20 kişilik koğuşlarda 70 kişi yaşıyor, insanlar üst üste yatıyor.”

“Mutluluğumuz yeniden yıkıma uğrayacak”

Koronavirüs izni kapsamında dışarı çıkan bir başka hükümlü Kasım(*) ise sekiz yıl dört ay hapis cezası aldığını, 16 ay Kartal Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda kaldıktan sonra açık cezaevine çıktığını anlattı ve izinle 1 Ekim 2020’de dışarı çıktığını söyledi. 53 yaşında olduğunu, otomotiv sektöründe çalıştığını ve 30 yıllık esnaf olduğunu beyan eden Kasım, kendisini bekleyen süreci şu sözlerle anlattı: 

“Kartal’a döndükten sonra ne olacağını bilmiyorum. Henüz bu yönde bir tebligat gelmedi bana. Ben işverenim, sigortalı eleman çalıştırıyorum, ne yapacağımı bilemiyorum. İzne ayrıldıktan sonra aynı işyerinde çalışmaya devam ediyorum. Ailemle birlikte yaşıyorum. Mutluluğumuz yeniden yıkıma uğrayacak. Uykularım kaçıyor. Yeniden nasıl cezaevinde yaşayacağım, hiç bilmiyorum.”

Gergerlioğlu: “Açık cezaevi mahpusları iş yurtlarında köle gibi çalıştırılıyorlar”

İzinlerin sona ermesi kararı hakkında Medyascope’a değerlendirmelerde bulunan HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ise açık cezaevlerinde bulunan hükümlülerin iş yurtlarında çalıştırıldığını vurgulayarak şunları söyledi: “Açık cezaevindeki mahkûmlar iş yurtlarına eleman olarak kazandırılıyor. Ucuza köle gibi insan çalıştırıyorlar. Açık cezaevi mahpusları orada maraba gibi kullanılıyor.”

Gergerlioğlu, izne çıkan insanların geri dönüşlerinin ortaya çıkarabileceği zorlukları ise şöyle dile getirdi: “Zaten açık cezaevlerindeki son yıllarıydı. Bu son aşamadır, ardından da denetimli serbestliğe çıkarırlar. Bu insanlar dışarıda hayat kurdu, nasıl geri dönecekler? Zorunlu çalışma gibi başka şekillerde cezalarının sona ermesi sağlanabilirdi.”

“100 bin mahkûmu geri çağırmak onlara ikinci bir ceza vermektir”

Adil Yaşam Derneği Başkanı Haluk Çavuşoğlu da uygulamanın yanlış olduğunu vurgulayarak, “Cezanın amacı kişiyi topluma kazandırmaktır. Cezalarının büyük kısmını yatan insanları izne gönderip deneme sürecine gittiler. 100 bin mahkûmu geri çağırmak onlara ikinci bir ceza vermektir” dedi. 

(*) Mahkumların gerçek isimleri güvenlik endişeleri nedeniyle haberde kullanılmamıştır.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.