Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Türkiye tarihinde bir ilk: Bütün sağlık meslek örgütleri yarın aynı anda iş bırakacak

Hekimler ve sağlık çalışanları, Sağlık Bakanlığı’nın vaat ettiği ve çalışma koşullarını iyileştirecek yasal düzenlemeler geçen yıldan beri yapılmadığı için yarın (15 Haziran) ülke genelinde iş bırakacak. TBMM Genel Kurulu’nda bugün görüşülen “Sağlık çalışanlarının özlük haklarının düzenlenmesine ilişkin yasa teklifi”nin yetersiz olduğunu dile getiren sağlık meslek örgütleri, yasa teklifi kabul edilirse eylül ayında da bir haftalık iş bırakma eylemi yapacak.

Hekim Birliği Sendikası’nın çağrısıyla 11 Haziran Cumartesi günü Büyük Hekim Çalıştayı’nda bir araya gelen 11 sağlık meslek örgütü Türkiye tarihinde bir ilke imza attı. Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türk Diş Hekimleri Birliği (TDB), Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF), Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN), Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası, Genel Sağlık İş Sendikası, Hekim Birliği Sendikası, Hekim ve Diğer Sağlık Çalışanları Kamu Sağlık ve Sosyal Hizmetler Sendikası (HEKİMSEN), Kamu Diş Hekimleri Derneği (KADHED), Tabip-Sen Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), hekimlerin ve sağlık çalışanlarının özlük haklarının verilmesi için 15 Haziran’da iş bırakma kararı aldı. Hekim Birliği Sendikası Basın ve Eğitimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Dt. Özgür Öz, karara ilişkin süreci Medyascope’a şöyle anlattı:

“Sağlık Bakanlığı, umursamazlıktaki cesaretini paramparça yapımızdan alıyor”

“Bugüne kadar hiç araya gelememiş ya da gelmemiş kurumları bir araya getirmenin uygun olacağını düşündük çünkü şu anda yaşadığımız sıkıntının temel kaynağının, Sağlık Bakanlığı’nın vurdumduymaz tavrını ve bu umursamazlıktaki cesaretini bizim paramparça yapımızdan aldığını gördük. Meslek örgütleri de aynı hassasiyeti gösterdiler ve 11 Haziran’da çalıştay tertip ettik. İçinde bulunduğumuz koşullara, kısa ve uzun vadede neler yapabileceğimize ilişkin değerlendirmeler yaptık. Ortak görüş, birlik ve beraberlik oluşturmadığımız sürece maruz bırakıldığımız olumsuz koşulların devam edeceği yönünde oldu. Birlik ve beraberliği inşa etmemizin zorunluluğu konusunda ortaklaştık.”

“‘15 Haziran kırmızı çizgimiz’ dedik dinletemedik”

“Kısa vadede aldığımız kararlardan ilki 15 Haziran’da bütün emek meslek örgütlerinin bir araya geldiği iş bırakma eylemi. Biz ‘15 Haziran kırmızı çizgimizdir’ diye çok söyledik çünkü aralık ayında getirilen düzenleme eğer 15 Haziran maaşlarına yansımazsa, temmuz ayındaki enflasyon farkı sebebiyle bir anlam ifade etmiyor. Siz, bizi altı aydır oyalıyorsunuz fakat bunun son tarihi 15 Haziran’dı, ‘kırmızı çizgimiz’ dedik dinletemedik. 1 Aralık’ta Meclis’e gelmiş ve bütün siyasi partilerin mutabakatıyla kabul edilen bir tasarı, eksik olduğu söylenerek geri çekildi. Bu, Meclis iradesine bir darbedir.”

“Bizimle artık dalga geçmeyin”

“‘Daha iyisini yapacağız’ dediler. Aradan 200 güne yakın zaman geçti. Bu sefer de maddi anlamda azalma ile geri getirildi ve şu an bu daha iyi bir durummuş gibi sunulmaya çalışılıyor. Toplumda ‘Hekimlere ve sağlık çalışanlarına aralık ayında zaten bir zam yapıldı şimdi tekrar ve çok daha büyük bir zam verilecek’ algısı oluşturulmaya çalışılıyor. Bu hoyratlığa ‘dur’ demek istiyoruz, ‘bizimle artık dalga geçmeyin’. Hekimler ve sağlık çalışanları olmazsa bu ülkede hangi durumların yaşanacağını halkın görmesini istedik, hükümetin de bunu ciddiye aldıktan sonra gerekli düzenlemeleri yapması için bir uyarı olsun istedik. Bu sorun bugün çözülmezse artarak devam edecek.”

“Türkiye Hekimler Platformu’nu oluşturmayı planlıyoruz”

“Bu çalıştayı Türkiye Hekimler Platformu’na dönüştürmeyi planlıyoruz. Yapılacak bütün eylemleri ortak bir irade ile yapmak istiyoruz. Katılımın düşük olduğu etkisi çok fazla hissedilemeyen eylem modelini bırakıyoruz. Bu düzenleme geçerse, eylül ayında Türkiye tarihinde ilk olarak bir haftalık topyekûn iş bırakacağız.”

“Hekimleri daha fazla çalıştırmanın önündeki engelleri düzenliyor”

Medyascope’a konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şubesi Eş Başkanı Kubilay Yalçınkaya, yasa teklifinin hekimlerin sorunlarından yola çıkarılarak hazırlanmış bir düzenleme olmadığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Yasa teklifi, Sağlık Bakanlığı’nın hekimleri daha fazla çalıştırma planının önündeki engelleri düzenliyor. Bu düzenlemeye ‘iyileştirme’ denmemelidir. Cumhurbaşkanının geçen aralık ayında müjdelediği, Meclis’e sunulup geri çekilen düzenlemeden daha dar ve eksik. Mali haklar, performans üzerinden verilmeye çalışılıyor. Bizim şiddet, mobbing, tükenmişlik, çalışma barışı gibi birçok sorunumuzun kaynağı performans uygulamasıyken, Sağlık Bakanlığı performans üzerinden yasa dayatıyor.”

Sağlık-Sen: “‘İyi şeyler yapılıyor’ demek mümkün değil”

Bütçe görüşmelerine katılabilen ve yetkili sendika olarak tanımlanan Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) ise bu eylemlerde yer almıyor. Yasa teklifine ilişkin Medyascope’a konuşan Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının temel ücretlerinin artırılması gerektiğini söyledi. Performans sisteminin revize edilerek sürdürülmesi gerektiğini dile getiren Durmuş, “İkinci düzenlemelerde değişiklik yapılmazsa belli bir oranda adaletin sağlanacağını düşünüyoruz”  dedi. Durmuş şöyle devam etti:

“Taslağa baktığımız zaman olumlu düzenlemeler görüyoruz, iyi niyetle sorunlara neşter vuruluyor fakat bu cebe yansır mı, uygulamada göreceğiz. Performansa dayalı çalışma sistemine yönelik yapılan eleştiriler, haklı eleştiriler. Sağlık Bakanlığı teşkilatı da bu eleştirilerin farkında. 2019 yılında yapılan düzenlemenin çalışma koşullarını iyileştireceğine yönelik cümleler kuruldu fakat uygulamada öyle olmadığını gördük. Dolayısıyla bugünkü taslak üzerinden bakılıp ‘iyi şeyler yapılıyor’ demek mümkün değil. Önceki tecrübelerimizde bu düzenlemelerin bir sonuç doğurmadığını gördük, bu noktada tereddütlerimiz var.”

“Meclis komisyon odalarında mesleğimizle alay edilmektedir”

Türk Tabipleri Birliği ‘nin (TTB) çağrısıyla sürece ilişkin yapılan açıklamada ise yarın (15 Haziran) acil vakalar, yoğun bakım ve onkoloji vakaları dışında hizmet üretilmeyeceği belirtilerek şu görüşlere yer verildi:

“Sağlık sisteminin tıkanmışlığının çözümü için sistemi gözden geçirip değiştirmek yerine; bizlere şiddet, yoksulluk, istifalar, göç, liyakatsizlik, niteliksiz eğitim, performans dayatması, mobbing, uygulanıyor. Halka ise aylarca sonrasına alınabilen randevular, gittikçe artan kalemlerle cepten ödemeler, kamusal sağlık hizmetlerini tüketen düzenlemelerle özel hastanelere teşvik, sağlıkta eşitsizlik reva görülmektedir. Bu yılın ilk beş ayında hekim göçü 938’e ulaştı. Giderek artan intiharların en son örneği daha dün 9 Eylül Tıp Fakültesi’nde yaşanmışken ekran başlarında, Meclis komisyon odalarında emeğimiz ve mesleklerimiz ile adeta alay edilmektedir. Oyalama taktikler ile mücadelemiz zayıflatılmaya çalışılmaktadır. Ama yılmıyoruz, biz her bir can için inatla tedaviyi sürdüren, ısrarla yaşamı savunanlar, mesleğinin inadını, umudunu koruyanlar, haklarımız için mücadele vermeye devam ediyoruz, edeceğiz.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.

İlgili içerikler