Doğa Üründül yazdı: Fatih Terim, Şenol Güneş ve Mustafa Denizli’nin yetiştirdiği teknik direktör var mı?

En Süper Ligimiz başlıyor! 2022-2023 sezonu 19 takımla 5 Ağustos günü başladı. Türkiye futboluna bakınca son 35 yılın en başarılı üç teknik direktörü Mustafa Denizli, Şenol Güneş ve Fatih Terim isimlerini görürsünüz. Bu üç teknik direktör şu an için boştalar. Peki yerlerini dolduran öğrencileri veya asistanları var mı?

Mustafa Denizli, merhum Jupp Derwall’in öğrencisiydi. Denizli, 1987 yılında Derwall’in yardımcısı olarak 14 yıllık lig şampiyonluğu hasretinin sona ermesinde önemli rol oynadı. Zaten sonraki yıl Alman Hoca’nın sağlık problemleri yüzünden görevi bırakmasıyla, Mustafa Denizli Galatasaray’ın başına geçti. Genç teknik direktör ile hem yurtiçi hem de yurtdışında sarı-kırmızılılar rüya gibi sezonlar geçirdi. Derwall’den taktik-teknik dışında oyunculara yaklaşım ve ego yönetimini öğrendi. Teknik direktörlükte 80’li, 90’lı yıllarda usta-çırak ilişkisi başarının anahtarıydı. Şu an içinde bulunduğumuz teknoloji dönemi gibi düşünmemek lazım. Durum-sonuç üzerinden tecrübelerle kendisini geliştirebiliyordu teknik direktörler. 

Fatih Terim, Galatasaray’da şampiyonluk görmeden futbolu bıraktıktan sonra Ankaragücü ve Göztepe maceralarının ardından 1990’da Sepp Piontek’in asistanı ve Türkiye 21 Yaş Altı Takımı’nın teknik direktörü olarak göreve başladı. 1993 Akdeniz Oyunları’ndaki şampiyonluk, hocanın kariyerindeki ilk önemli başarısıydı. Piontek ve Terim arasında usta-çırak ilişkisi vardı. Alman Hoca’dan taktiksel yaklaşım üzerine çok şey öğrendi. San Marino, Lihtenştayn ve Faroe Adaları seviyesinden çıkardılar Milli Takım’ı ve rekabetçi hale getirdiler.

Şenol Güneş’in hocası da Ahmet Suat Özyazıcı’ydı. Güneş’in kaleyi koruduğu Trabzonspor dört şampiyonluk yaşadı. Kendisi de amatör ligde kalecilik yapan Sunay Akın kaleciyi “arkadaşlarının sırtını döndüğü adam” olarak tanımlar. Ahmet Suat Özyazıcı öğrencisi Şenol’a sırtını hiç dönmedi ve hep destek oldu. Usta-çıraktan çok baba-oğul ilişkisi vardı aralarında. Taktiksel dokunuşlar dışında oyuncu performansını maksimize etmeyi Özyazıcı’dan öğrendi Güneş.

Üç teknik direktörün toplam 13 lig şampiyonluğu, yedi Türkiye Kupası var (Fatih Terim’in UEFA Avrupa Ligi şampiyonluğu da var). Başarı ve kupaların dışında bu üç teknik direktörün bir ortak noktası daha var. Üçü de arkalarından kimseyi yetiştirmedi veya yetiştiremedi. Okan Buruk elbette Fatih Terim’den etkilenmiştir lakin net bir usta-çırak ilişkisinden söz etmek pek mümkün değil.

Peki şu an ligdeki aktif hocalardan kaçı şampiyonluk yaşadı. Fenerbahçe’nin yeni teknik direktörü Jorge Jesus’un Portekiz ve Brezilya Ligi’nde şampiyonlukları var. Okan Buruk ve geçen yıl ipi en önde göğüsleyen Trabzonspor’un teknik direktörü Abdullah Avcı’nın birer şampiyonlukları bulunuyor.

Şu an ligdeki hocaların yaş ortalaması Avrupa’daki teknik direktör meslektaşlarını yakalamış durumda. Bizdeki 19 hocanın yaş ortalaması 46 iken, beş büyük ligde sırasıyla İngiltere Premier Lig 47, İtalya Serie A 52, İspanya LaLiga 49, Almanya Bundesliga 45 ve Fransa Ligue 1 53 yaş ortalamasına sahip. Fakat mücadele eden hocaların şampiyonluk sayılarına baktığımızda, en üst düzey lig olan İngiltere Premier Ligi’nde takım yöneten hocaların 10 tanesi başka liglerde veya İngiltere’de şampiyonluk sevinci yaşadı. (Serie A’da görev alan hocaların beş tanesi aktif olarak görev aldığı ve/veya başka takımlarda şampiyonluk sevinci yaşarken, LaLiga’da sekiz teknik direktör şampiyonluk yaşadı.)

Guardiola’nın asistanlarından biri Domenec Torrent ligimizden yeni ayrıldı. Arsenal’in hocası Mikel Arteta da İspanyol hocanın öğretilerini sahaya yansıtıyor. Liverpool’un teknik direktörü Jürgen Klopp’un asistanlığını yapan Edin Terzic, Borussia Dortmund’un başında sezonu açacak. Yani elit hocaların öğrencileri de en üst düzey liglerde kendilerini ispatlamaya başladı. Xavi’yi de Guardiola’nın öğrencisi sayabiliriz. O da Barcelona’daki Rinus Michels’ten Johan Cruyff’a, Cruyff’tan Josep Guardiola’ya, Guardiola’dan Xavi Hernandez’e bir ekolün son temsilcisi.

Neredeyse hakem bile ihraç edeceğimiz düzende (Cüneyt Çakır-İsviçre) Fatih Terim dışında hiçbir hocamızı üst düzey bir lige yollayamamak da ayrı bir köşe yazısının konusu. Fakat şu bir gerçek. Kendi kendilerini yetiştiren Çağdaş Atan, Ömer Erdoğan, İlhan Palut gibi isimlerin başarılı bir sezon geçirmeleri ülke futbolunun gelişimi açısından çok değerli. Bir ligin değeri orta sıralardaki takımların gelişmesi ile ancak mümkün olabilir. Bu üç hocanın arkasından onları takip eden birilerinin olmaması ise düşündürücü.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.