Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Düşenler ve çıkanlar: Formula 1 Brezilya GP analizi

Formula 1’de 2022 sezonunun 21. yarışı olan Brezilya Grand Prix’sini geride bıraktık. Büyük heyecan içinde geçen yarışı Medyascope Spor Servisi‘nden Muhammed Kaya analiz etti.

Düşenler ve çıkanlar: Formula 1 Brezilya GP analizi

Düşenler ve Çıkanlar: Amerika GP

Formula 1’de yüksek rakımlı Brezilya yarışında her gün ayrı bir heyecan yaşandı. Hem takımlar hem de pilotlar sıralamasında ikincilik mücadelesi devam ederken Brezilya GP büyük olaylara sahne oldu. George Russell, kariyerinin ilk galibiyetini aldı ve Mercedes bu sezon ilk kez duble yaptı. 

Takımların neredeyse hiç güncelleme yapmadığı Amerika Kıtası serisinin son yarışı olan Brezilya birçok sürprize sahne oldu. Kevin Magnussen’in sıralama turlarından ilk sırada çıkmasının ardından sprint sıralama turlarında George Russell’ın pole pozisyonunu alması yarışın da keyifli geçeceğinin işaretiydi. Ve öyle de oldu. Gelin beraber bu keyifli yarışın düşenlerine ve çıkanlarına bakalım…

Düşenler

Sebastian Vettel

Sebastian Vettel aslında haftaya oldukça iyi başlamıştı. Güvenlik aracından kaynaklı arkadaki pilotların lastik değiştirmesi ile temposu “düşüşe” geçti. Kullanılmış lastiklerle uzun son bölüm atınca puan barajının hemen dışında kaldı.

Alpine araçlarının ve Valtteri Bottas’ın ataklarına lastiklerden dolayı pek direnemeyen Vettel son olarak da yeni lastikler ile atak yapan takım arkadaşı Lance Stroll’e geçildi. Lance Stroll’ün temposu 1:18.08 dolaylarında iken Sebastian Vettel ise 1:17.80 ile turluyordu. Genel tempoda Alman pilot, 0,28 saniye daha iyi olmasına rağmen puan almayı başaramadı. Bu listeye kronik şanssızlığı nedeni ile girmiş oldu.

HAAS 

Her şeyin harika başladığı haftada HAAS’ın puan alamaması oldukça dramatik bir olay. Sıralamadaki başarı ardından sprint sıralama yarışındaki direnme sonrasında Kevin Magnussen’in henüz ilk turda Daniel Ricciardo ile temasından sonra yarış dışı kalması olayları trajik boyutlara ulaştırdı.

Sıralama turlarının ardından sprint sıralamada iyi iş çıkaran Mick Schumacher, HAAS’a her iki pilotumuz ile puan alabiliriz umudu verdi. Temposu da gerçekten umut verici seviyedeydi. 

Mick Schumacher 1:21.20 ile turlar iken; sprint sıralamaya en önden başlayan Kevin Magnussen ise 1:21.31 ile tempo tutturdu. Schumacher, tempo olarak 0,11 saniye daha hızlı idi ancak yarış pek de istedikleri gibi gitmedi. Hem Ferrari motorunun yüksek yoğunluktaki verimi hem de orta hamur tercihinin pek tutmaması HAAS’ın yalnızca sprint sıralama yarışındaki 1 puana sevinmesine neden oldu. Bu puan AlphaTauri ile olan mücadelede HAAS’ı 2 puan önde tutmayı başardı, en azından şimdilik.   

McLaren

Alpine’in genel olarak daha hızlı olmasına (ve McLaren’ın bu yıl sadece bir rekabetçi pilota sahip olmasına) rağmen McLaren’in takımlar şampiyonasında dördüncü sırayı almak için gösterdiği cesur mücadele artık fiilen sona erdi. Brezilya’da yaşanan çifte felaket (matematiksel olarak şansını sürdürse de) McLaren’in umutlarını bitirdi.

Bundan iki ay önce Singapur’da da benzer bir olayın tersi olmuş ve McLaren, 21 puan ile yarıştan ayrılmıştı. 

Yarışa sıra kazanarak başlayan Daniel Ricciardo, Kevin Magnussen ile temas yaşadıktan sonra veda etti. Lando Norris 4. sıraya kadar yükselmesine rağmen elektronik bir arıza nedeniyle güç kaybetti ve yarış dışı kaldı. Bu durumun sondan bir önceki yarışta olması telafi edilemeyecek bir puan kaybı oluşturdu. McLaren, gelecek sezon genç kadrosuyla bakalım nasıl bir süreç izleyecek…

Red Bull ve iç hesaplaşmaları

Sergio Perez rakiplerinin çoğuna kıyasla kullanılmış orta hamurlu lastiklerini tüketirken, son turlarda 3. sıradan 7. sıraya kadar düşüşü engelleyemedi. Fernando Alonso da daha sonra Sergio Perez’i geçmeyi başardı.

Genel tempoda Max Verstappen, Sergio Perez’den 0,7 saniye daha yavaş olsa da özellikle son stintte 0,6 saniye daha hızlı turlar attı. Max Verstappen’in pilotlar şampiyonasında ikincilik mücadelesi veren Sergio Perez’e yerini vermemesi haftanın en büyük olayı oldu. Öyle büyüdü ki aslında George Russell’ın ilk galibiyetine de bir nevi gölge düştü.

Sergio Perez’in Monako’da yaptığı kazanın bu olayların başlangıcı olduğu ve yarışı kazanmak adına sıralama turlarında bilerek kaza yaptığı bilgisi gündemi ele geçirdi. Telemetri verilerinde de viraj çıkışında gaza yüklenmesi iddiaları güçlendirdi.

Max Verstappen, bu sezon çok az yarışta kötü sürüş yaptı. Bu yarış da kısmen böyleydi. Belki de konsantrasyon problemi yaşıyor çünkü hem takımın hem de onun bir iddiası kalmadı. Lewis Hamilton ile olan temasta gereksiz zorladı ancak ceza verilecek kadar da büyük bir durum değildi. Bundan daha sert durumlarda aslında ceza çıkmamıştı. Cezanın verilmesi sanki politik olarak FIA’nın elini rahatlatması ile ilgili; anlayacağınız ne şiş yansın ne kebap.

Çıkanlar

Alpine

Brezilya haftası aslında sprint sıralama turlarında temas yaşamaya ramak kalan Alpine için mahvolabilirdi ancak yarış McLaren ile farkı doğru tutmak adına harika tamamlandı. Alpine’in bu hafta sonu her iki yarışta da ne kadar hızlı olduğu göz önüne alındığında, burada bir podyum şansının kaybedildiği gerçeği var. Ve Fernando Alonso ile Alpine ilişkisinin koptuğu da göz önüne alındığında bu sonucun gayet tatmin edici olduğu ortada. 

Esteban Ocon’un 1:17.32 ortalama temposuna karşı Fernando Alonso 1:16.44 ortalaması ile turladı. 0,48 saniye daha iyi turlar atan Fernando Alonso, son turlarda podyumu dahi zorlayabilirdi. Toplamda da McLaren’e iyi bir fark atan Alpine neredeyse 4. sırayı garantileyerek önemli bir başarı elde etti. Burada şu soru gündeme geliyor: Acaba dayanıklılık sorunlara olmasa idi Fernando Alonso şampiyonluğa oynar mıydı?

Valtteri Bottas

Yarışa 14. sırada başlayan Valtteri Bottas, en yakın rakipleri olan Aston Martin’e karşı iyi mücadele vererek gerçekten güçlü bir sürüş sağladı. Alfa Romeo, Brezilya’ya gelene kadar 11 yarışlık periyotta yalnızca 2 puan alabilmişti. Bu puan takımın toparlanması adına önemli bir adım oldu.

Valtteri Bottas’ın, Sebastian Vettel’i geçip 5. sıraya kadar yükselmesi çok iyi bir durumdu ancak güvenlik aracı periyodundan sonra yeni lastiklere sahip pilotlar Alonso, Verstappen ve Ocon tarafından geçildi. Alfa Romeo’nun bu ölü toprağını atması Aston Martin’in önünde 6. sırada kalması için önemli bir adım. Son yarış bu iki ekip arasında heyecanlı geçecek gibi duruyor.

George Russell

Mercedes, geleceğin şampiyonu mottosu ile George Russell’ı transfer etmişti ancak pek de iyi bir aracı bu sezon sunamadı. Sezon başında buna rağmen iyi işler çıkaran George Russell, son yarışlarda vites düşürmüştü.

Lewis Hamilton’ın Verstappen ile çarpışması ona yardım eli uzattı ancak ikinci güvenlik aracı esasen bazı şeyleri sıfırladığında George Russell yedi kez dünya şampiyonu olan takım arkadaşının yoğun baskısına rağmen Lewis Hamilton’ı DRS menzilinin dışında tutmayı başardı.

2020’de Sakhir’deki ilk Mercedes yarışında liderliği aldığında olduğu gibi liderlikte rahat rahat ilerliyordu. Bu sefer kaderin acımasız bir cilvesi yoktu ve savaştığı galibiyeti korudu. Bunu kesinlikle hak etti, belki de bu galibiyet bir serinin ilki.

Mercedes’in gelişimi

Sezon başında yunuslama problemi yaşayan ve bu durumdan dolayı hız kaybeden Mercedes’in bugün geldiği nokta şahane. Zaman zaman Alpine’in bile gerisine düşen Mercedes hızına odaklanarak önce dengeyi sağladı sonra tutarlı olarak gelişimi artırdı.

Bahreyn’de, Suudi Arabsitan’da ve sonraki pek çok yarışta en hızlıya karşı 1-2 saniye bandında geride olan Mercedes, aracını kazanabilecek seviyeye yükseltti. Cuma gününden itibaren ışık gayet netti ve bu durum pazar gününün sonuna kadar devam etti. Senenin başında şans tanınmayan Mercedes, Ferrari’yi geçip ikinci olabilir.

Abu Dabi’de bu tür bir formun tekrarlayıp tekrarlayamayacağı şüpheli ancak bu, 2022 boyunca şüphesiz büyük ilerlemenin bir işareti ve Mercedes’in 2023’teki şampiyonluk yarışı için bolca umut veriyor. 

Carlos Sainz

Carlos Sainz, ne zaman en hızlı Ferrari pilotu olsa, bir tür problem (genellikle grid cezası) olduğu için kendini kötü hissetmeye başlıyor, bu da etkili bir yarış geçiremeyeceği anlamına geliyor.

Ancak hem sprint yarışında hem de ana yarışta üçüncü sırayı alarak hızını fazlasıyla gösterdiğini ve Singapur’dan bu yana ilk podyumunu kazandığını söylemek doğru olur.

İlk güvenlik aracından sonraki yeniden başlatma kaosundan kurtulduğu için şanslıydı ve ikinci güvenlik aracının zamanlaması konusunda da şanslıydı ancak genellikle tüm hafta sonu boyunca marjinal olarak daha güçlü Ferrari sürücüsü gibi görünüyordu ve bu hafta sonu Mercedes sürücülerinden herhangi birini yenmek pek mümkün görünmüyordu. Fren kanallarında da sorun yaşayınca yarış için pek de risk almak istemediğini belirtti, buna rağmen “çıkanlar”ı fazlasıyla hak etti.

Yazan: Muhammed Kaya

Editör: Doğa Üründül

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.