Medyascope deprem bölgesinde: “Deprem bölgesinde satın alınan 5 bin liralık çadır devlete zeval getirir mi?”

Kahramanmaraş’ta 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerden bu yana yaklaşık iki buçuk haftadır Hatay’daydım. Bugün ilk defa depremden etkilen başka bir şehre, Osmaniye’ye geçtim. Burada beni parayla satın alınan çadırlar, enkazdan yaralı olarak kurtulduğu halde çadırı olmadığı için akrabalarının evine sığınmak zorunda bırakılan yurttaşlar ve Osmaniyeli Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye olan öfke karşıladı. Peki Osmaniye’de çadırlar kaç para?

Osmaniye merkezinde durum

Sabah ilk olarak Osmaniye merkeze gittik. Hatay ile karşılaştırınca yıkım Osmaniye’de çok daha az. Dükkânlar açık, insanlar sokakta. Aslında koca koca binaların enkazlarını görmezden gelirseniz merkezde hayat devam ediyor denilebilir. Özellikle ana cadde üzerinde erkek nüfusu çok daha fazlaydı. Bunun nedenini mahallelerin iç kısımlarına girince öğrendim: Erkekler kahvehanelerde oturup  arkadaşlarıyla yürürken, kadınlar çadırlarının yakınında yemek pişiriyor ve çocuklarıyla ilgileniyordu. 

Osmaniye'de çadırlar

Bir kahvehane önünde oturan erkeklere adres sordum, gazeteci olduğumu öğrenince benimle konuşmak istediklerini, anlatacak şeyleri olduklarını söylediler. Bir yurttaş bana annesinin 95 yaşında olduğunu, çadırları olmadığı için komşularının yardımıyla yaptıkları baraka tarzı çadırda kaldıklarını anlattı. Depremden bu yana her şeyi yaşadıklarını, kendi imkânlarıyla ayakta kalmaya çalıştıklarını ekledi. Yurttaş, yakacak oduna ihtiyacı olduğunu söyleyip şunu ekledi: “Verirlerse de bir çadır istiyorum.”

Daha sonra yanıma gelip kendisinin ve oğlunun engelli kartını gösteren bir kişi, AKP’de delege olduğunu, buna ve yatalak oğluna rağmen kendisine çadır verilmediğini, çocuğuna bez bile bulamadığını söyledi. Yurttaşa, AKP ilçe temsilcilerine ulaşıp ulaşmadığını sorduğumda bana, telefonla sürekli aradığını ancak hiçbirinin telefonunu açmadığını belirtti. Konuştuğum erkeklerin çoğu benzer şeyler anlattı: “Devlet Bahçeli’nin memleketi olan Osmaniye’ye yardım yapılmaması ‘haksızlık’, gelen yardımlar çok azaldı, yeterli çadır yok…”

Osmaniye'de çadırlar

Çadır sıkıntısı

Belli bir mesafede konuşulanları dinleyen iki erkekse yanımıza yaklaşıp bana, konuşulanların yalan olduğunu Osmaniye’de kimsenin yardıma ihtiyacı olmadığını, her şeyin fazlası ile olduğunu söyledi. Özellikle çadır sıkıntısı olup olmadığını sorduğum erkeklerden biri “Kesinlikle yok” dedi. Kendisinin nerede kaldığını sorduğum da ise bana çalıştığı şirketin kendisine iki tane çadır yolladığını söyledi. 

Osmaniye’de pek çok noktada AFAD çadırlarının olduğu küçük çadır kentler vardı. Buralarda yurttaşların gıda ve ısınma ihtiyaçları karşılanıyor, askerler ve polisler sürekli çadırların etrafında dolanıyordu. Mahalle aralarında ise durum bambaşkaydı. Elle yapılmış ya da kişilerin kendi imkânlarıyla temin ettiği çokça çadırla karşılaştım. Rahime Hatun Mahallesi’nde, çoğunlukla Şanlıurfalı Arap ailelerin yaşadığı yaklaşık 40-50 kadar çadırın olduğu bir alan vardı. Buradaki çadırların bazılarını insanlar kendi imkânlarıyla branda ve tahtalardan yapmıştı. Geri kalanların neredeyse hepsi parayla satın alınmıştı.

Çadırların büyük bir kısmında kadınlar ve küçük çocukları vardı. Yöresel kıyafetler giyen kadınlar benimle uzun uzun konuşsalar da hiçbiri video röportaj teklifimi kabul etmedi. Gerekçeleri ise çok net ve aynıydı: “Babam, eşim, abim kızar, izin vermez.” Kadınlar bana çamaşırlarını yıkamak, tuvalete girmek ve duş almak için sık sık hasarlı evlerine girip çıktıkların anlattı. Çadırları sorduğum kadınlar nereden ve nasıl aldıklarını söyleyip, her biri fiyat verdi: Satın alınan çadırların en ucuzu 700 lira, en pahalı ise 5 bin liraydı. İlginç olansa yurttaşların neredeyse hepsinin deprem bölgesinde devletten çadır gelmeyince parayla çadır almanın normal olduğunu düşünmesiydi. Osmaniyeli bir kadın ise başvuran akrabalarının çadır alamadığını görünce çadır için başvuru yapmadıklarını, kendi imkânlarıyla çadır temin ettikleri anlattı. Aynı kadın, röportajımız bittikten sonra yanıma gelip anlattıklarını siyasi bir yöne çekmemem gerektiğini bana iki kere söyledi.  

Osmaniye'de çadırlar

“5 bin liralık çadır devlete zeval getirir mi?”

Çadır alanından 150-200 metre ileride bu çadır alanında yaşayan bir erkekle karşılaştım. Bana çadırlarını 5 bin liraya aldıklarını söyledi, röportaj teklifimi ise devletin her şeye yetişemeyeceğini, imkânları olduğunu ve çadır aldıklarını, bunun büyütülecek bir şey olmadığını, 5 bin lira için devlete zeval getirmenin anlamının olmadığını söyleyerek reddetti. 

Daha sonra konuştuğum bir yurttaş, biraz önce bulunduğum çadır alanında yaşayan ailelerin neredeyse tamamının AKP ve MHP’li olduğunu, hükümet aleyhine bir laf etmemek için bir çadıra 10 bin lira da verseler asla konuşmayacakları söyledi. 

Yürürken güneş enerjisi sistemleri için parçalar satan dükkandan bir esnaf seslenerek beni kahve içmeye davet etti. Depremde işyeri yıkılan İbrahim Halil Küçükaslan, dükkanına yeni taşınmıştı. Kirasının 14 bin lira olduğunu belirten Küçükaslan, depremden önce kirasının en fazla 2 bin lira olduğunu ekledi. 

“Osmaniye’nin yok olduğunu” söyleyen Küçükaslan, Bahçeli’nin Osmaniyeli olmasına rağmen neden bu şehre yardım etmediğini, bir daha hangi yüzle buraya gelip oy isteyeceğini sordu. Kendini, “koyu bir Kürt” olarak tanımlayan Küçükaslan, son seçimde  İYİ Parti’ye oy verdiğini, önümüzdeki seçimde MHP’ye oy vermeyi ve partiye üye olmayı planladığını ancak depremden sonra Devlet Bahçeli’yi sevmediğini söyledi. 

Konuştuğum Osmaniyeli pek çok yurttaş, Osmaniye’yi Cumhur İttifakı’nın kalesi olarak gördüklerini, deprem gecesi gün aydınlanınca kadar arama-kurtarma ekipleri ve devletin geleceğine emin olduklarını anlattı ancak bütün umutlarının boşa çıktığını söyleyen öfkeli, haksızlığa uğramış bir çaresizlikle anlattı.

Yurttaşların satın aldığı bazı çadırlar ve fiyatları

3 bin lira 
700 lira
5 bin lira
2 bin 500 lira

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.