Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Seçim 2023 | Ayşegül Karagöz’ün Kahramanmaraş izlenimleri: Depremde tüm yaşananlar yurttaşların oy eğilimlerini nasıl etkiledi?

Türkiye 6 Şubat 2023 tarihinde deprem gerçeğiyle bir kere daha yüzleşti. Saat 4.17’te Kahramanmaraş’ta ilk deprem meydana geldi. Merkez üssü Pazarcık olarak belirlenen depremin büyüklüğü 7,7 olarak açıklandı. Depremden etkilenen vatandaşlar panik içindeyken ilk sarsıntıdan dokuz saat sonra bölgede 7,4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. İlk depremde hasar alan onlarca bina ikinci depremde çöktü.

17 Ağustos 1999 depreminden sonra Türkiye’de meydana gelen en büyük deprem olan Kahramanmaraş merkezli depremler, sadece Kahramanmaraş’ı değil, Suriye de dahil fay hattı boyunca en az 10 ilde yıkıma yol açtı. Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Gaziantep, Şanlıurfa, Malatya, Adıyaman ve Hatay büyük hasar aldı.

Birbirinden yaklaşık 100 kilometre uzaklıkta meydana gelen iki büyük deprem nedeniyle yıkımların etki alanı genişledi. Can kaybı, yaraları sayısı ve hasara uğrayan bina sayısı arttı. Depremin büyüklüğü nedeniyle hükümet deprem bölgesi için uluslararası yardımı da içeren dördüncü seviye alarm ilan etti. Tüm bu olanlardan sonra 8 Şubat 2023 tarihinde bölgede 90 gün süre boyunca olağanüstü hal ilan edildi. Peki Kahramanmaraş’ta vatandaşlar nerede, nasıl oy kullanacak? Cumhurbaşkanı adayları kim? Deprem sürecinde yaşananlar oy verme eğilimlerini değiştirdi mi? Kahramanmaraş’ın OHAL bölgesinde yer alması seçimleri etkileyecek mi?

Esat Şengül

“Hükümet enkaz altında kaldı”

CHP Kahramanmaraş İl Başkanı Esat Şengül, bölgede deprem olacağının bilim insanları tarafından söylendiğini ancak bir önlem alınmadığını belirtti:

“Depreme ilişkin bir tedbir alınmadı. Devleti yöneten hükümetlerin maalesef bir deprem ajandası yok. Hükümet enkazın altında kaldı. İlk üç gün vatandaşın yaşadığı enkazlara müdahale edilemedi. Asker, polis, kurtarma ekipleri yoktu. İnsanlar göçüklerin altında bağıra bağıra öldü. Kocaeli depreminde enkazların üzerinde insanlar alttan ses verin sese gelelim diye bağırıyordu ama Kahramanmaraş depreminde alttaki insanlar bizi kurtaran yok mu diye bağırıyordu.”

“CHP’li belediyelerin gönderdiği erzaklara el konuldu”

Şengül, hükümetin deprem zamanı vatandaşların ihtiyaçlarını karşılayamadığını belirterek Kızılay’ın çadır satmasına ilişkin “Devletin en önemli kuruluşlarından birisi olan Kızılay’ın çadır satması kadar aymaz bir davranış olabilir mi?” ifadelerini kullandı. Şengül, sözlerine şöyle devam etti:

“Cumhuriyet Halk Partili belediyeler, parti örgütlerimiz buralara binlerce tır erzak gönderdi. Gönderilen erzaklara ya AFAD tarafından el koyuldu ya da bunu dağıtamazsınız, bunu veremezsiniz şeklinde ayrımcı, dışlayıcı bir politika izlendi. Hâlâ çadır ve konteynere ihtiyacı olan vatandaşlarımız var. Sabretsinler zaten bu iktidar gidecek. Sayın Genel Başkanımız 13. cumhurbaşkanı olacak. Millet İttifakı iktidara gelecek.”

İktidarın miladını depremden önce doldurduğunu söyleyen Şengül bunun sebebinin de insanların ekonomik anlamda geçinememesi olduğunu söyledi. Şengül, “Vatandaş, depremde kim olduğu sorulmaksızın ihtiyaçlarının karşılanabildiği bir anlayışla karşı karşıya kaldı. Bunun bir karşılığı olacaktır” dedi.

“AKP’nin vekillik saltanatını sona erdireceğiz”

Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’ın, Kemal Kılıçdaroğlu’ndan yüksek oy alabileceğini söyleyen Şengül, “Kahramanmaraş yüzde 90 muhafazakâr ve milliyetçi kesimin yaşadığı bir kent. Burada Millet İttifakı’yla oluşturduğumuz ittifaktan dolayı oyların ciddi bir kısmını alırız, yine de cumhurbaşkanlığında Tayyip Erdoğan Sayın Kılıçdaroğlu’ndan bir tık fazla alabilir. Ama milletvekilliği seçimlerinde ciddi anlamda Adalet ve Kalkınma Partisi’ni sallayacağız. Her dönem altı vekil garanti suretiyle ciddi bir saltanat kurmuşlardı. Onu bu dönem sona erdireceğiz” diye konuştu.

“Seçim günü meydanı boş bırakmayacağız”

Şengül, 14 Mayıs’ta sandık güvenliğinin sağlanacağını, Millet İttifakı olarak ciddi çalışma yaptıklarını söyledi:

“Millet İttifakı olarak çok yoğun çalıştık. 2020 yılından bu yana sandık, okul, bilişim sorumlularımızı hazırladık. Seçim kurulunda görev yapacak arkadaşlarla hukuk komisyonlarından tutun bölge sorumlularına kalan her türlü şeyi hazırladık tıpkı İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’nun seçim kazandığı sandık güvenliği projesi gibi. Bunu Kahramanmaraş’ta ve 81 ilde uygulayacak bir duruma geldik. Meydanı boş bırakırsak yapmak isteyecekler ama meydanı boş bırakmayacağız.”

İkametgâhını başka bir ile aldırmayan Maraşlı vatandaşları şehre oy kullanmaya davet eden Şengül, kendi imkânlarıyla gelemeyecek vatandaşlar için ise çeşitli organizasyonları olduğunu belirtti:

“Oy vermek bir demokrasi geleneğidir. İnsanın kendi hürriyetini savunabilmesi adına bir tercihidir. Dolayısıyla gelip oy vermesi gerek. Gelemeyecek durumda olan hemşerilerimiz için çeşitli organizasyonlar yapıyoruz. 81 ilde parti örgütlerimizde, il ve ilçe başkanlarımızla, iletişim halindeyiz. Hangi ilde, hangi vatandaşımız varsa bunların tespitleri yapılıyor. Gerek oradaki parti örgütlerimiz tarafından gerekse de bizim buradan ayarlayacağımız araçlarla seçmenlerimizi buraya getirip burada bir gece misafir etmek suretiyle oylarını kullandıracağız.”

Peki, nasıl oy kullanılacak?

Şengül, oy verme noktalarının belirlendiğini belirterek depremde hasar almayan okulların veya kamu binalarının oy kullanma merkezi olacağını söyledi:

“Çok az sayıda hatta hiç yok diyebileceğim kadar çadırda oy verme işlemi var. Onun dışındakiler kamu binalarında okullarda ve tespit edilen diğer yerlerde oy kullanma işlemi gerçekleştirilecek. Adliye binamız sağlıklı olduğu için Kahramanmaraş merkezde herhangi bir sıkıntı yok. Adliye binalarında bu işlemler yapılacak.”

Kazım Can

“AKP iktidarı en son aldığı oy oranına ulaşamayacak”

İYİ Parti Hukuk Politikalarından Sorumlu Kahramanmaraş İl Başkan Yardımcısı Avukat Kazım Can, doğal afetin hükümetin kötü yönetimi nedeniyle bir felakete dönüştüğünü söyledi:

“Hükümet burada dördüncü güne kadar enkaz çalışmalarına ciddi bir oranda katılım sağlayamadı. Eksi yirmi iki derece havada insanlar enkaz başlarında beklemek zorunda kalmışlardı. Depremle ilgili zaten Kahramanmaraş’ta ciddi bir önlem alınmamıştı. Kentsel dönüşüm Kahramanmaraşlılar yeterince yerine getirilmemişti.”

14 Mayıs’ta üç milletvekili çıkarabilmek için çalışmalar yaptıklarını belirten Can, “AKP iktidarının Kahramanmaraş’ta en son aldığı oy oranı yaklaşık 74. Şimdi Kahramanmaraş’ta bu oy oranına ulaşabileceklerine ihtimal vermiyorum. Kahramanmaraş’ta alabilecekleri maksimum oy yüzde elli bandında. Belki yüzde elli bandının birazcık üzerinde olabilir. Kahramanmaraş AKP iktidarının kalesiydi Biz bu kaleyi içeriden fethetmek için halkımızın gönlüne dokunmaya çalışıyoruz” dedi.

“OHAL iktidarın beceriksiz yönetiminin kapatılması adına çıkarıldı”

Can, depremden sonra yürürlüğe sokulan OHAL’in seçime yönelik olmadığını belirterek, “OHAL deprem bölgesinde yaraların sarılabilmesi adına iktidarın beceriksiz yönetimini en azından ilerleyen süreçte kapatabilmesi adına çıkarmış olduğu bir hukuki düzenlemeydi” dedi.

OHAL’in seçimlere etkisinin ne olabileceği sorusunun tartışmalı olduğunun altını çizen Can, OHAL’in Kahramanmaraş’ta bir sorun teşkil etmeyeceğini düşünüyor:

“Biz Kahramanmaraş’ta bütün sandıklarımıza üyelerimize atadık. Sandıkların üzerinde okul sorumlularını, okul sorumlularının bağlı olduğu bölge sorumlularını atadık. Farklı İstanbul gönüllüleri, oy ve ötesi gibi kurum ve kuruluşlarla da iş birliği yaparak onların da sandıklara müşahit atamasını sağladık. O yüzden biz OHAL kapsamında herhangi bir problem olacağını düşünmüyoruz. Kahramanmaraş’ta partili, partisiz, Millet İttifakı’ndan olsun olmasın bütün avukatlardan yardım talep ettik. Şu anda bizim de İYİ Parti olarak 100’e yakın bir sayıda avukat topluluğumuz var. Bu avukat arkadaşlarımıza, meslektaşlarımla birlikte seçim günü özellikle tüm noktaları tutarak hukuksuzluğa karşı mücadele edeceğiz.”

“Hükümet OHAL’i kötüye kullanabilir”

Can, yine de OHAL konusunda tereddütlü, hükümetin OHAL’i seçim zamanı kötüye kullanmasından endişe ediyor:

“Hükümet OHAL’i kötüye kullanabilir. Bu konuda endişem var. Seçimi kaybedebileceklerini görmeleri durumunda OHAL’in verdiği yetkilerle çeşitli hukuksuzluk yollarına başvurabilirler. İl, ilçe seçim kurullarında bizlere sıkıntı çıkarabilirler. Sandık başlarında tutanakların toplanması ya da bu tutanaklarla ilgili ilçe seçim kurullarındaki bazı problemli durumlarda bize sorun çıkarabilecekleri endişesi taşıyoruz.”

“Meclis çoğunluğunu da cumhurbaşkanlığını da kazanacağız”

Can, Kahramanmaraş’ta üç milletvekilini İYİ Parti adına Meclis’e göndereceklerini, Kemal Kılıçdaroğlu’nu da 13. cumhurbaşkanı yapacaklarını söyledi:

“Bu fetret, Tiran Devri’nin son bulmasını sağlayacağız. Biz artık baskılardan bıktık, baskılardan artık yılmadan bu son seçimi de demokrasi adına son seçim olduğunu düşünüyoruz. Meclis çoğunluğunu, cumhurbaşkanlığında kazanacağız. Sayın Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi milletin hakkını milletten çalanlardan fitil fitil burunlarından getireceğiz.”

Peki, vatandaşlar ne düşünüyor?

Kahramanmaraş’ta çadırda yaşayan vatandaşların büyük bir çoğunluğu seçimin gelmesini bekliyor. Bizler gündelik yaşamlarımıza dönsek de televizyon kanallarında artık daha az deprem görsek bile sorunlar hala devam ediyor. Sıcakların artması çadırda yaşayan vatandaşları endişelendiriyor ancak depremin üzerinden üç ay geçmesine rağmen hala çadıra erişemeyen onlarca vatandaş olduğu da bir gerçek. Hâlâ temiz su, seyyar tuvalet konusunda eksikler var. Vatandaşlar, ne yapacaklarını nereye gideceklerini bilmiyor. Gelecekleri konusunda da karamsarlar. Bu nedenle seçimi bekliyorlar.

Seçimden önce, deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlara seçim konusu hakkında soru sorduğumda aldığım cevaplar genelde “Canımızın derdine düşmüşüz, siyasetle ilgilenmiyoruz” oluyordu. Ancak sorunların devam etmesi ve çözümü noktasında ilerleme kaydedilememesi fikirlerini oldukça değiştirmiş durumda. Şimdiyse büyük bir çoğunluğu bir değişim olması gerektiğini söylüyor.

“Bu iktidar devam ederse gittikçe batar”

Pazarcık’ta yaşayan bir vatandaş, deprem sonrasından yanına hiçbir siyasetçinin gelmediğini şu ifadelerle anlatıyor:

“Yanımıza gidip gelen yok, herkesten önce belediye başkanının buraya yetişmesi lazımdı. Nerede bu adam, kim, tanıyan var mı? Yok. Yarın bir gün seçim olacak, nasıl gelip oy isteyecekler bilmiyorum. İnsanlar üç dört gün enkazın altında bizi kurtarın dedi, soğuktan donarak öldüler. Devletin makinası, malzemesi mi yoktu? Bu iktidar devam ederse gittikçe batar.”

“Kılıçdaroğlu kazanmazsa daha kötü olur”

Çadırda yaşamın zorluklarından bahseden bir vatandaş, “Üç ay içinde dört kere zorluklarla banyo yaptık. Devleti burada görmedik, öksüz kaldık. Bunu söyleyeceğim, isterse beni idama götürsünler. Kılıçdaroğlu kazanırsa belki değişik bir şey olur. Onu da bilmiyoruz ama kazanmazsa daha kötü olur” dedi.

“Hiçbiri kapıma oy istemek için gelmesin”

“11 ilde deprem oldu, bu Allah’ın verdiği doğal bir afetti bu yüzden hükümeti suçlayamayız” diyen vatandaşlar olduğu kadar, değişim isteyenler de vardı. Birçoğu yalnızlığa terk edildiklerini, siyasetçilerin sadece seçim zamanı geldiklerini söyledi. Böyle düşünen bir vatandaş, yaşananları şöyle anlattı:

“20 yılda değişmeyen bir ülke hiçbir zaman değişmez”

“Buna yaşam denirse, yaşıyoruz. Ama bu bir yaşam değil. Çamurda, yağmurda, pislikte yaşıyoruz. Gelen giden yok daha kimsenin yüzünü görmedik. Sadece birbirimizi ve çadırları görüyoruz. 3 aydır buradayız daha kimse kapımıza gelmedi. Oy zamanı geldiği zaman bak ki gelecekler. Nasılsınız, durumunuz nasıl diye soracaklar. Seçimden önce sormaları lazım. Kapıma gelmesinler, hiçbiri kapıma gelmesin oy verin diye. Hepsi yalan.”

14 Mayıs’ta yapılacak olan seçimin önemli olduğunun hepsi farkında. Oy tercihleri aynı kalan vatandaşların yanı sıra oy verme eğilimini değiştiren vatandaşlar da var. Ancak her şeyden öte geleceği konusunda bir beklentisi olmayan vatandaşların sayısı çoğunlukta:

“Bundan önce de kimsenin umudu yoktu, bundan sonra da olmamaya devam edecek. Geleceğe dair umudumuz yok. Benim kendi payıma hiçbir umudum yok, liseden beri iyi kötü bir hayalim vardı o da çalındı, her şey çalındı. Çocukluğumuz değil, gençliğimiz değil, bütün hayatımız çalındı. 14 Mayıs’ta ben yine aynı sonucu bekliyorum, yine aynısı olacak değişen bir şey olmayacak. 20 yılda değişmeyen bir ülke hiçbir zaman değişmez.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.